11. Hukuk Dairesi 2016/14055 E. , 2018/2188 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

11. Hukuk Dairesi 2016/14055 E. , 2018/2188 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 29/.../2015 tarih ve 2014/444-2015/589 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının davalı bankadan değişik zamanlarda tüketici kredisi adı altında farklı miktarlı krediler kullandığını, ancak kendisine ödeme yapılırken davacıdan her kullandığı kredilerden komisyon, dosya masrafı adı altında para tahsilatı yapıldığını, bundan sonra davacının davalı kuruma yazılı başvuruda bulunarak yapılan haksız kesintilerin iadesini istemesine rağmen kendisine olumsuz cevap verildiğini, sözleşmelerin bir örneği davacıya verilmediği gibi matbu sözleşme olması dolayısıyla sözleşmenin içeriğine müdahale hakkı da verilmediğini ileri sürerek davalı kurum tarafından davacıdan haksız şekilde dosya ve komisyon masrafı adı altında tahsil edilen 16.699,00 TL bedelin kesintinin yapıldığı tarihlerden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının sözleşme şartlarına uygun olarak bu masrafları ve komisyonları kendi rızası ile ödediğini, davacının taleplerinin haksız, kötü niyetli ve hukuka aykırı olduğunu, kredi ile ilgili olarak müşteri ile imzalanmış olan sözleşmede müşterinin krediye ilişkin faiz, komisyon ve masrafları ödemeyi açıkça taahhüt ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dört farklı kesinti dışındaki kredilerden tahsil edilen masrafların davalı banka ile davacı arasındaki genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesi uyarınca akdedildiği, davacının sözleşmeyi ''Sözer konfeksiyon- ...'' şeklinde imzaladığı, davacının kredileri ticari işletmesi ve ticari faaliyetinin finansmanı ile ilgili olarak kullanmış olduğu, bu sebeple kredilerin ticari kredi niteliğinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, davacının davalı bankadan değişik tarihlerde kullandığı krediler sebebiyle yapılan haksız kesintilerin istirdadı istemine ilişkin olup, mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, uyuşmazlığa konu sözleşmelerin tamamı dosya içerisine getirtilip, yapılan kesintilerin niteliği belirlendikten sonra sözleşmelerde bu ücretlerin alınacağına dair bir hüküm bulunup bulunmadığı incelenmeden eksik incelemeyle karar verilmiştir. Bu durumda, mahkemece, öncelikle dava konusu kredi sözleşmelerinin tamamı getirtilerek, kullanılan kredilerin kesintilerin niteliği belirlendikten sonra sözleşmede bu kesintilerin tahsil edileceğine dair bir hüküm bulunup bulunmadığı, varsa oran veya miktarının sözleşmede belirlenip belirlenmediği, davacıdan tahsil edilen kesintilerin kalem kalem ne kadar olduğu ve hangi tarihte hangi kredi sözleşmesine istinaden tahsil edildiği, bu nitelikteki bir krediler için hangi miktar ve oranda masraf ve ücret alındığının diğer bankalardan sorulmak suretiyle davalı bankanın tahsil ettiği masraf oranı ve miktarının davacı tarafın aleyhine ve onun durumunu ağırlaştıracak nitelikte ve dürüstlük kuralına aykırı olarak belirlenip belirlenmediği, genel işlem koşullarının sözleşme tarihlerine göre değerlendirilmesi ve ayrıca 6098 sayılı TBK’ nın yürürlüğünden sonra imzalanan sözleşmelerde bulunan kesintilere dair hükümlerin genel işlem şartı olup olmadığı değerlendirildikten sonra davalı banka uygulamasının yerinde olup olmadığı konusunda ortaya çıkacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz inceleme ve araştırma ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, .../03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön