11. Hukuk Dairesi 2016/10548 E. , 2018/2755 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ : ... FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 14.07.2016 tarih ve 2015/138-2016/107 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, 2008/19222 sayılı '...' markasının müvekkili adına tescilli olduğu halde davalının ...'da aynı isimle işyeri çalıştırdığını, bu işyerinin müşterilerce müvekkilinin şubesi sanıldığını, ihtara rağmen 3 yıl boyunca markayı kullanmaya devam eden davalının markaya tecavüz suçundan ceza aldığını ileri sürerek şimdilik 5.000 TL maddi, 3.000 TL manevi tazminatın ceza mahkemesinin kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ihtarı müteakip müvekkilinin işyerindeki kullanımını değiştirdiğini, ...'de faaliyet gösteren davacının ...'da iştigal eden müvekkilinin eyleminden dolayı bir zarar görmediğini, müşteri kitlelerinin tamamen farklı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı hakkında açılan ceza davasında davalının kullanımının markasal olduğu ve davacının marka hakkına tecavüz teşkil ettiğinin kabul edilip hükmün açıklanmasının geri bırakılması yönünde karar verildiği, kendisine gönderilen ihtardan sonra davalı tarafından marka tescil başvurusu yapıldıysa da başvurunun reddedildiği, davalının davacı markasını kullandığının sabit olduğu, resmi belgeler üzerinden davalının markayı kullanmakla elde ettiği kazancın tespit edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 3.823,18 TL maddi, 3.000 TL manevi tazminatın 20.02.2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 436,89 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 16.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
11. Hukuk Dairesi 2016/10548 E. , 2018/2755 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 52 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat