11. Hukuk Dairesi 2020/4604 E. , 2020/4010 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

11. Hukuk Dairesi 2020/4604 E. , 2020/4010 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ


Taraflar arasında görülen davada İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 24.05.2017 tarih ve 2016/426- 2017/624 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesinin taraf vekilleri tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için mahalline gönderilen dosyanın eksikliklerin giderilmesinden sonra gönderildiği anlaşılmakla,dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl davada davacı vekili, Toprakbank A.Ş. ile dava dışı Dona Gıda San. Tic. A.Ş. arasında arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine davalının kefil olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptalini ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl davada davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, dava dışı şirketin Toprakbank’tan kredi kullanmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
Birleşen davada davacı vekili, Toprakbank A.Ş. ile dava dışı Dona Gıda San. Tic. A.Ş. arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine davalının kefil olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini, davalının kefalet limitine göre 9.524,70 TL nakit ve 1.215,88 TL gayrinakit deposunun tamamından sorumlu olduğunu ileri sürerek, itirazın iptalini ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davalı, borcun zamanaşımına uğradığını, dava dışı şirkete verilen teminat mektubunun paraya çevrilmesi istenilmediğinden muaccel hale gelmiş bir borcun olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hükmün davacı vekili ile asıl davada davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 2015/154 esas ve 2015/17590 karar sayılı ve 24.12.2015 tarihli kararı ile; 'Davacı ... Bankası A.Ş. vekilince açılan İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2013/66 Esasında kayıtlı davanın aralarında hukuki ve fiili irtibat olduğu gerekçesiyle İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2009/107 Esasında kayıtlı olan dava ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Birleşen davalar bağımsızlıklarını korurlar. Bu durumda mahkemece herbir dava yönünden infazda tereddüt oluşturmayacak şekilde ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken, infazda tereddüte yol açacak şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.' gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda benimsenen bilirkişi raporuna göre, 5411 sayılı Bankacılık Yasa'sının 141. maddesi gereğince Fon alacaklarında zamanaşamı süresinin 20 yıl olduğu, alacağın muaccel olduğu tarih ile takip tarihi arasında 20 yıllık zamanaşımı süresinin geçmesi söz konusu olmadığından davalıların zamanaşımı itirazının reddi gerektiği, dava dışı şirket ile Toprakbank A.Ş. arasında 3 adet toplam 3.200,00 TL limitli genel kredi sözleşmesinin imzalandığı, davalıların sözleşmeleri müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları ve 3.200,00 TL kefalet limitlerinin olduğu, dava dışı asıl borçluya ihracaat kredilerinin kullandırıldığı, kullandırılan bu kredilerin 22.07.1997 tarihinde ödenerek kapatılmış olduğu, kredi kullandırılan dönemdeki mevzuat gereği, döviz kredi miktarı kadar ihracatın belirli dönemler içerisinde gerçekleştirilmiş olması koşulu ile dava dışı şirketin KKDF ve BSMV'den muaf tutulduğu, ancak belirlenen süreleri içerisinde veya sonrasında ihracat yapmış olduğuna ilişkin herhangi bir gümrük beyannamesini veya ihracat yapmış olduğuna ilişkin başkaca belgeleri ilgili vergi dairesine veya bankaya sunmadığından, muafiyetleri kaldırılarak KKDF ve BSMV ile cezaları taahhuk ettirildiği, bu nedenle davacı tarafından vergi dairesine 4.140,03 TL ödendiği, dava dışı asıl borçlunun ihracatı yaptığına dair gümrük beyannamesi asıllarını zamanında bankaya ibraz etme zorunluluğu olduğu, davalı tarafça ihracatın yapıldığına ilişkin belgelerin bankaya ibraz edilmediği, dolayısıyla bu belgelerin ilgili vergi dairesine sunulamadığı bu nedenle müeyyide uygulandığı ve bankanın bu müeyyide borcunu ödemek zorunda kaldığının anlaşıldığı, ödenen miktarın davalıların kefalet limitinden fazla olduğu, her iki davalının takip ile temerrüte düştüğü gerekçesiyle asıl davalının ve birleşen davanın davalısının itirazlarının 3.200,00 TL asıl alacak (nakdi) yönünden iptaline, takip tarihinden itibaren %105 temerrüt faizi ve faizin %5'i gider vergisi yürütülmek suretiyle takibin devamına ve icra inkar tazminatına, fazlaya ilişkin talebin reddine, gayri nakdi alacak talebinin kefalet limitinin yetersiz olması nedeni ile reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Davacı ... Bankası vekili Av. ... 26.11.2019 tarihli dilekçesiyle, dava konusu alacağın ... tarafından ödendiğinden, alacağın davalı ...’e temlik edildiğini bildirmiş, yazılı temlik sözleşmesini ibraz etmiş, davanın takibine devam edilmeyeceğini bildirerek bundan sonraki tebligatların birleşen davanın davalısı ...’e yapılmasını istemiştir. Dosyaya birleşen davanın davalısı ...’e ait vekaletnameyi ibraz eden Av. Arda İşgören, 05.11.2019 tarihli dilekçesiyle, dosyadaki temyiz taleplerinden feragat ettiklerini bildirmiştir. Birleşen davada davalı vekilinin temyiz taleplerinden feragat ettiğini bildirdiği ve vekaletnamesinde temyizden feragate yetkisi olduğu anlaşıldığından asıl ve birleşen davanın davacısı ve bileşen davanın davalısının temyiz taleplerinin feragat nedeniyle reddi gerekmiştir.
2- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, asıl davaya yönelik asıl davanın davalısı ... vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) no'lu bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davanın davacısı vekilinin ve birleşen davanın davalısının temyiz isteminin reddine, (2) no'lu bentte açıklanan nedenle asıl davanın davalısı vekilinin temyiz isteminin reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 163,95 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl davada davalıdan alınmasına, 12.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


















Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön