11. Hukuk Dairesi 2020/2761 E. , 2020/5205 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

11. Hukuk Dairesi 2020/2761 E. , 2020/5205 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 26.10.2017 tarih ve 2016/950 E- 2017/842 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi'nce verilen 21.02.2019 tarih ve 2018/948 E- 2019/208 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının dava dışı ...’dan 20.02.2012'de dükkan vasıflı taşınmazı satın aldığını, bu taşınmaz üzerinde dava dışı VIP Dijital ... Ltd. Şti’nin davalı bankaya olan kredi borcunun teminatını teşkil etmek üzere ipotek bulunduğunu, adı geçen şirketin kredi borcu nedeniyle dava konusu taşınmazı ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe konu ettiğini, taşınmazın önceki maliklerinden ...ile davalı arasında 28.11.2013 tarihli sulh ve ödeme taahhüdü yapıldığını ve bu taahhüde göre ödemelerin tamamlandığını, protokol nedeniyle davalıya yapılan ödemelerin davalı tarafından takip dosyasına bildirilmediğini, davalı bankanın şubesine yapılan ipoteğin kaldırılması talepli başvuruya ve icra müdürlüğü aracılığıyla takip dosyasına yapılan ödemelerin bildirilmesi talebine cevap verilmediğini, ipoteğin kaldırılması için dava açılmak zorunda kalındığını ileri sürerek, dava konusu taşınmaz üzerindeki davalı banka lehine bulunan ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalının gayrınakit riskinin devam etmesi nedeniyle ipoteğin kaldırılması koşullarının oluşmadığını, takip konusu kredi nedeniyle banka alacağının kalmaması üzerine dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılması için tapu müdürlüğüne bildirim yapıldığını, ipotekli gayrimenkulün kaydındaki 150/C şerhinin fekki için Uyap üzerinden icra dosyasına talep gönderildiğini, dava dışı borçlunun tahsil harcını ödemesi halinde 150/C şerhinin kaldırılacağını ve ipoteğinin fekkinin mümkün olabileceğini, bu durumlardan davalı bankanın kusurunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini ve kötü niyet tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir.
İlk derece mahkemesince yapılan yargılamada, davalı bankanın dava dışı şirketten olan nakit ve gayri nakit alacaklarının dava tarihi itibariyle tahsil edildiği, taşınmaz üzerindeki İİK’nın 150/C maddesi gereği konulan satış şerhinin kaldırılmasına ilişkin gerekli harcın yatırılmaması nedeniyle ipoteğin fekkedilemediği, bu harcın yatırılması yükümlülüğünün dava dışı borçluda olduğu, buna göre ipotek ile teminatlandırılan borcun tüm ferileri ile birlikte sona erdiğinin kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, davalı bankanın dava dışı şirketten olan nakit ve gayri nakit alacaklarının dava tarihi itibariyle tahsil edildiği, davacı tarafın davalı bankanın şubesine 26.08.2016 tarihli dilekçe ile ipoteğin kaldırılması talebi ile başvurduğu, ayrıca ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılan dosya üzerinden 10.11.2015 tarihli yazı ile bankaya muhtıra gönderilmesinin talep edildiği, dosya borçlusu tarafından davalıya yapılan ödemelerin takip dosyasına bildirilmediği, İİK’nın 150/C bendine göre konulan şerhin kaldırılması için borçlu tarafından karşılanması gereken harcın karşılanmadığı, buna göre ipotek ile teminatlandırılan borcun tüm ferileri ile birlikte sona erdiğinin kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddedilmesinin yerinde olduğu, bununla birlikte yargılama giderlerinden davada haksız çıkan tarafın sorumlu olduğu kuralının bazı istisnalarının HMK’nın 327. maddesinde düzenlendiği, davalı banka tarafından dava tarihinden önce dosya borcu tamamen tahsil edilmiş olmasına ve davacının davalı bankaya 26.10.2016 tarihli başvurusuna ve icra müdürlüğünce davalı bankaya 17.11.2016 tarihinde tebliğ edilen yazıya rağmen, yaptığı tahsilatı icra dosyasına bildirmeyen davalının davanın açılmasına ve yargılamanın gereksiz yere uzamasına sebebiyet verdiği, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulması gerektiği gerekçesiyle istinaf isteminin esastan kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine, yargılama giderlerinin tamamının davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle muhakeme hukukuna ve maddi hukuka uygun kararın ONANMASINA, dava dosyasının Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne iadesine, karardan bir örneğin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 19.11.2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.








Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön