11. Hukuk Dairesi 2020/2571 E. , 2020/4464 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

11. Hukuk Dairesi 2020/2571 E. , 2020/4464 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada Trabzon 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 12.07.2018 tarih ve 2017/169 E. - 2018/400 K. sayılı kararın davalılar tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nce verilen 18.10.2018 tarih ve 2018/1324 E. - 2018/1330 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalılar tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının davalı borçluların ...T.A.Ş. ile imzalamış oldukları kredi sözleşmesinde ipotek veren 3.kişi olduğunu, davalı borçlunun borcunu ödemeyince bankanın borçlular hakkında icra takibi başlattığını, borcun esas borçlular tarafından ödenmemesi üzerine taşınmazların satılacağını öğrenen davacının bunu önlemek için ipotek bedeli olan 140.000,00 TL'yi ödediğini, tahsil harcı olan 10.000 TL'yi de icra dosyasına yatırdığını, böylece taşınmaz üzerindeki ipoteği fek ettirdiğini, sözleşmedeki ipotek veren 3.kişi olarak yaptığı ödemeye istinaden davacının davalı borçlulara rücu hakkının olduğunu, borç ödenmeyince icra takibi başlatıldığını, borçluların itiraz ettiklerini ve takibin durduğunu belirterek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, davacının dışarıdan ipotek veren kişi değil bizzat borcun müşterek ve müteselsil kefili olduğunu, davacının hissedarı olduğu eşi ile birlikte yönettikleri kredi borçlusu ATM Ltd. Şti.nin kullandıkları dava konusu kredi için Akbank'a 10 yıl boyunca hiç bir ödemede bulunmadığını, davacı ve eşinin sahibi bulundukları şirket vasıtası ile bir taraftan bankadan aldıkları krediyi kullanırken, diğer taraftan bankaya teminat olarak verdikleri taşınmazın bedelini kendilerinden tahsil etmek istediklerini, bu bedeli kullandıkları kredi ile zaten tahsil ettiklerini, alacaklı tarafın kötü niyetli olduklarını beyanla, haksız ve hukuki kurallara aykırı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan delillere göre, davacıya ait taşınmaz üzerine dava dışı ...T.A.Ş lehine dava dışı Ercan Mühendislik Ltd. Şti.nin bankaya olan borcu için 600.000.- TL'lik teminat amacıyla ipotek tesis edildiği, davacının Ercan Mühendislik firmasının bankaya olan borcundan şahsen sorumlu olmadığı gibi banka kredisine kefil olan ATM şirketinde de ortaklığının olmadığının gelen Ticaret Sicil kayıtlarından anlaşıldığı, davacının sözkonusu borç için 140.000.- TL ana para ve 10.000.- TL tahsil harcı ödediği hususunda taraflar arasında ihtilaf olmadığı, ihtilafın ödenen bu bedelin davalılardan rücuen tahsil hakkının olup olmadığına ilişkin olduğu, TMK'nın 884. maddesi uyarınca davacının ödediği bedel ile ilgili olarak alacaklı yerine geçtiği ve davalılardan ödediği miktar kadar talep hakkının olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalılar tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur.
Bölge adliye mahkemesince, taraflar arasında davacı tarafından yapıldığı iddia edilen ödeme miktarı konusunda uyuşmazlık olmadığı, davacının taşınmazını dava dışı şirket lehine ipotek veren olup, borçtan şahsen sorumlu olmadığı, Türk Medeni Kanunu'nun 884. maddesi ve 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 109. maddesi gereğince davacının alacaklının haklarına halef olduğu, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 596/1-4 maddelerinin olaya uygulanamayacağı, bu nedenle de borca kefil olan davalılardan ödediği miktarı isteyebileceği gerekçesiyle davalıların istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, davacının dava dışı şirketler ile davalı banka arasında imzalanan ticari nitelikte genel kredi sözleşmesinden doğacak borçların teminatı amacıyla verilen ipotek nedeniyle, ipotek veren tarafından yapılan ödemenin davalılardan tahsiline ilişkin takibe itirazın iptali davasıdır. Bu niteliği itibarıyla dava 6102 sayılı TTK'nun 4/1-f maddesinde hükme bağlanan ticari dava niteliğinde olup, aynı yasanın 5/1. Maddesi uyarınca davaya bakma görevi Ticaret Mahkemesine aittir. Dava Trabzon Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılmışsa da dava tarihinde Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesi bulunmaktadır. Dava tarihi itibariyle TTK'nun 5/2. maddesi uyarınca bu iki mahkeme arasında görev ilişkisi olduğundan mahkemece görev hususunun re'sen gözetilerek ilk derece mahkemesi tarafından dosyanın Trabzon Asliye Ticaret Mahkemesine görevsizlik kararı ile gönderilmesi gerekirken işin esasına girilmesi doğru olmadığı gibi istinaf mahkemesi tarafından da görev hususu resen dikkate alınarak bu yönden gerekli kararın verilmesi gerekirken istinaf başvurusunun esastan reddine şeklinde karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin kararının kaldırılarak, Trabzon 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 18.07.2018 tarihli, 2017/169 E. 2018/400 K. sayılı kararının BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, dosyanın Trabzon 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalılara iadesine, 27.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön