11. Hukuk Dairesi 2020/500 E. , 2020/4196 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

11. Hukuk Dairesi 2020/500 E. , 2020/4196 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 04.11.2019 tarih ve 2019/149-2019/381 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalının GM-M3500 model termal masaj yatağı için kullandığı TSE uygunluk belgesinin iptali için davacıya başvurduğunu, davacı kurumun bu başvuruya istinaden sözleşmeyi feshederek TSE belgesini iptal ettiğini, buna rağmen davacının Kırıkkale bayisinin reklam broşürü ve kataloglarında TSE logo ve markasını haksız olarak kullanmaya devam ettiğini, davalı hakkında 4.720,00 TL maddi, 23.600,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam yasal faizi ile birlikte 29.367,46 TL tazminatın tahsili amacıyla Ankara 8. İcra Müdürlüğü’nün 2012/10700 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davalının 556 sayılı KHK'nın 9. ve 61. maddesi kapsamında davacının marka hakkına tecavüz teşkil eden eylemlerde bulunduğu, manevi tazminat dışındaki hususların bozma konusu yapılmadığı için zımnen kesinleştiği ancak infazda tereddüt oluşturmaması için bu hususlarda tekrar hüküm kurulduğu, davalının eylemlerinin manevi tazminatı da gerektirdiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalı tarafın Ankara 8. İcra Müdürlüğü’nün 2012/10700 Esas sayılı icra takip dosyasında ileri sürdüğü itirazın 4.500,00 TL için iptaline, fazlaya yönelik maddi tazminat isteminin reddine, icra takibinin bu miktar üzerinden devamına, davacı tarafın tazminat alacağına 15/08/2012 olan takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, hüküm olunan miktarın %20'si olan 900,00 TL'nin icra inkar tazminatı şeklinde davalıdan alınıp davacıya verilmesine, takdiren 4.500,00 TL manevi tazminatın 15.08.2012 olan icra takibi tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya yönelik manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, maddi ve manevi tazminat alacağının tahsili amacıyla yapılan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 26. maddesine göre hakim taleple bağlı olup ondan fazlasına veya başkasına karar veremez. Davacı 4.720.- TL maddi, 23.600.- TL manevi tazminat ve faiz alacağına yönelik itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiş olmasına rağmen mahkemece maddi tazminat bakımından itirazın iptaline, manevi tazminat istemi ise alacak davası olarak nitelendirilerek bu yönden de davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Oysa maddi ve manevi tazminat istemleri takip talebinde yer almakta olup, manevi tazminat bakımından da itirazın iptaline ilişkin karar verilmesi gerekirken infazda tereddüt oluşturacak şekilde manevi tazminat bakımından dava, alacak davası olarak değerlendirilerek alacağın tahsili hükmü kurulması doğru olmamış ve kararın bu yönüyle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle kararın BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 19.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön