12. Hukuk Dairesi 2016/30382 E. , 2018/3158 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

12. Hukuk Dairesi 2016/30382 E. , 2018/3158 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı ... tarafından borçlu ... hakkında, kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istemli olarak adi kira ve hasılat kiralarına ait örnek 13 nolu ödeme emri ile başlatılan ilamsız icra takibinde; tahliye ilâmı gereğince taşınmazın tahliyesi için mahalline gidildiğinde, 3. kişi ...’ün taşınmaz üzerinde bulunan iş yerinin kendisine ait olduğunu ve borçlu ...'ın taşınmazda oturmadığını beyan ettiği, kendisine tahliye için verilen süre içinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda; tahliyesi istenen taşınmazda eskiden beri kiracı olarak oturduğunu ileri sürerek, icra müdürlüğünün 16/12/2014 tarihli tahliye işleminin iptalini talep ettiği, mahkemece, ... 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/96 E. 2014/197 K. sayılı kararının şikayetçi 3. kişi ile ilgisinin bulunmadığı, kararda yazılı kişinin taşınmazı tahliye ettiği, buna göre şikayetçi 3. kişi hakkındaki takip işleminin usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesi ile şikayetin kabulü ile ... . İcra Müdürlüğünün 2013/9954 Esas sayılı icra takibinin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı HMK'nun 26. maddesine göre; “Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” Anılan kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere; hakim, tarafların iddia ve savunmaları ile bağlı olup, talepten fazlasına hükmedemez.
Somut olayda, şikayetçinin, icra müdürlüğünün 16/12/2014 tarihli tahliye işleminin iptalini talep ettiği görülmektedir. Yukarıda da açıklandığı üzere, HMK'nun 26. maddesi gereğince, hakim tarafların talepleri ile bağlıdır. Buna rağmen, mahkemece talep aşılarak, ... 7. İcra Müdürlüğünün 2013/9954 Esas sayılı icra takibinin iptaline hükmolunması doğru değildir.
Öte yandan taşınmazların ilamsız icra yolu ile tahliyesinde, tahliyesi istenen yerde, kiracıdan başka kişi ile karşılaşılması halinde, uyulması gereken usul, İİK'nun 276. maddesinde düzenlenmiştir. Anılan maddenin birinci fıkrasına göre, tahliyenin infazı sırasında, mecurda kiracıdan başka bir şahıs bulunur ve işgalde haklı olduğuna dair resmi bir vesika gösteremezse derhal tahliye olunur.
Aynı maddenin ikinci fıkrasında da; üçüncü kişi resmi bir vesika gösterememekle beraber, icra müdürlüğüne ibraz olunan mukavele tarihinden önceki bir zamandan beri orayı işgal etmekte olduğunu beyan eder ve bu beyan icra müdürü tarafından mahallinde yapılacak tahkikatla teeyyüt ederse, icra müdürünün tahliyeyi tehir ile üç gün içinde keyfiyeti icra mahkemesine bildireceği öngörülmektedir.
Aynı maddenin 3. fıkrasında ise; 'Merci, tarafları dinleyerek icabına göre tahliyeyi emreder veya taraflardan birinin yedi gün içinde mahkemeye müracaat etmesi lüzumuna karar verir. Bu müddet içinde mahkemeye müracaat edilirse, davanın neticesine göre hareket olunur. 36. madde hükümleri burada da uygulanır. Dava etmeyen taraf iddiasından vazgeçmiş sayılır' hükmü yer almaktadır.
Somut olayda; alacaklı ... tarafından borçlu ... aleyhine yapılan takip nedeniyle, taşınmazın tahliyesi için 16/12/2014 tarihinde taşınmaza gidildiğinde, üçüncü kişi ...’ün, iş yerinin kendi üzerine kayıtlı olduğunu, ...’ı tanımadığını, ... ile hiçbir alakası olmadığını, taşınmazı Milli Emlak Müdürlüğünden kiraladığını beyan ettiği, ... 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/96 E. 2014/ 197 K. sayılı kararı gereğince, icra müdürlüğünce, iş yeri sahibi olarak gözüken 3. kişi ...’e iş yerini tahliye etmesi için bir hafta süre verildiği, 3. kişi ...’ün 17/12/2014 tarihinde icra mahkemesine başvurusunda; tahliyesi istenen taşınmazda eskiden beri kiracı olarak oturduğunu ileri sürerek icra müdürlüğünün 16/12/2014 tarihli tahliye işleminin iptalini talep ettiği, mahkemece aldırılan bilirkişi raporunda; tahliyeye konu taşınmazın, iki ... vatandaşı adına kayıtlı olduğunun, taşınmazın ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin kararı ile kayyumla idare edilmesine karar verildiğinin,taşınmaz üzerinde ...’a ait kargir inşaat halinde bina ve diğer muhtesatların bulunduğunun Milli Emlak Müdürlüğü tarafından 16/12/1997 tarihinde tespit edildiğinin,bu tespitten sonra çeşitli tarihlerde ecrimisil komisyon kararları alındığının, Milli Emlak Müdürlüğü tarafından 26/05/2014 tarihinde taşınmazın ... tarafından lokanta ve otopark olarak işgal edildiğinin tespit edildiğinin, ... tarafından 01/06/2013 tarihli adi kira sözleşmesi ile boş istasyon binası ve restaurant işletmesi olarak taşınmazın 5 yıllığına ...’a kiraya verildiğinin, yine ... tarafından 01/01/2014 tarihli adi kira sözleşmesi ile boş istasyon binası ve restaurant işletmesi olarak taşınmazın 5 yıllığına ...’e kiraya verildiğinin bildirildiği görülmektedir.
Bu durumda, mahkemece, İİK'nun 276. maddesi kapsamında gerekli inceleme yapılarak ve özellikle aynı maddenin ikinci ve üçüncü fıkraları da gözetilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yukarıda da belirtildiği üzere, HMK'nun 26. maddesine de aykırı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön