12. Hukuk Dairesi 2017/5590 E. , 2018/7275 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, sair sebepler yanında icra dairesinin yetkisiz olduğundan bahisle yetki itirazında bulunduğu, mahkemece HMK'nun 150/5. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anılan kararın temyizi üzerine, Dairemizin 09.06.2016 tarih ve 2016/1303 E. - 16493 K. sayılı ilamı ile; ''... süresinde uyap üzerinden gönderilen dilekçe ile yapılan ve fakat 13.11.2015 tarihinde evrakın geç onaylanması sebebiyle mahkeme tarafından farkedilmeyen yenileme dilekçesi dikkate alınarak yargılamaya devam olunması gerektiği,' gerekçesi ile kararın bozulduğu, bozma sonrası yargılamada mahkemece, 27.01.2017 tarihli celsede taraflarca takip edilmeyen dosyanın HMK'nun 150. maddesi gereğince işlemden kaldırılmasına karar verilmesinin ardından, yasal süre içinde yenilenmediğinden bu defa HMK'nun 150/5. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmektedir. Dairemizin 09/06/2016 tarihli bozma kararında davacının yenileme dilekçesi dikkate alınarak yargılamaya devam edilmesi gerektiği belirtilmiş olup, bozma sonrası 16/12/2016 tarihli duruşmaya gelen olmadığından mahkemece tarafların mevcut dilekçelerinin kabul edilerek duruşmanın 27/01/2017 tarihine bırakıldığı, bu celse için davacının duruşmaya gelmediği gibi, mazeret dilekçesi de vermediği, davalının 27/01/2017 tarihli dilekçesinde bozma ilamına uyulmamasını ve direnilmesini başka bir anlatımla davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini, 'davacının kötüniyetli olarak davanın uzaması ve alacağın tahsil imkanının ortadan kalkmasına yönelik tutumundan kaynaklanan gecikmelerin kasıtlı yapıldığını düşünmekteyiz...' cümlesi ile davacının mazeretini kabul etmediklerini de ayrıca ve açıkça beyan ettiklerini, bu istemlerinin kabul edilmemesi halinde ise davacı şirket yetkililerinin imza örneği vermeleri için kesin süre verilmesini talep ettiği görülmektedir. Davalının dilekçesinde davacının mazeret dilekçesini kabil etmediği çok açık olup bu istemlerinin kabul edilmemesi hali için olmak üzere davacı şirket yetkililerine imza örneği vermeleri için kesin süre verilmesi talebinde bulunması davaya devam etme iradesini göstermez. Bu nedenle yetki itirazı dışındaki borca itirazlar yönünden mahkemenin dosyanın işlemden kaldırılmasına karar vermesi usul ve yasaya uygundur.
İİK'nun 169/a-1. maddesinin son cümlesine göre; icra mahkemesi hakimi, yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir. Bu nedenle borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazı yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilemez.
O halde mahkemece, borçlunun yetki itirazının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın açılmamış sayılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.07.2018 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
(M)
Sn. Üye ...'un Karşı Oy Yazısı :
Çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibinde borçlu yetkiye, imzaya ve borca itiraz ederek icra mahkemesine başvurmuş,
Mahkemece davacının davayı takip etmemesi ve 6100 sayılı HMK'nun 150/5. maddesi hükmüne göre üç ay içinde yenilenmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karar Dairemizin 09.06.2016 gün ve 2016/1303-16493 sayılı ilamı ile bozulmuştur.
Bozmadan sonra 16.12.2016 günlü duruşmada davacı ve davalı vekili mazaret dilekçesi vermiş, duruşma 27.01.2017 tarihine bırakılmış, bu tarihte yapılan duruşmaya taraflardan gelen olmamış; davalı vekili 27.01.2017 tarihli mazeret dilekçesi ile Yargıtay bozma ilamına uyulmamasını ve direnilmesini, uyma kararı verildiği takdirde, davacı tarafın mazeret taleplerini kabul etmediklerini, 'davacı şirket yetkililerine imza örneği vermeleri için kesin süre verilmesini, imza örneği vermekten imtina etmeleri halinde taleplerinin ve davanın reddine karar verilmesini' talep ettiklerini bildirmiştir.
Mahkemece, 27.01.2017 günlü duruşmaya taraflardan gelen olmaması nedeniyle davacı vekili duruşmaya gelmediği, herhangi bir mazeret bildirmediği gerekçesiyle dosyanın HMK.nun 150/1. maddesi uyarınca yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına, 15.05.2017 tarihinde de davanın yasal süre içerisinde yenilenmediğinden 6100 sayılı HMK.nun 150/5. maddesi gereğince 28.04.2017 tarihi itibariyle açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili, davalı vekilinin mazaret sunduğu halde dosyanın işlemden kaldırılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek hükmü temyiz etmiştir.
Dairemizce oy çokluğu ile İİK. borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazı yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmeyeceği, borçlunun yetki itirazının incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Ancak, somut olayda, 16.12.2016 ve 27.01.2017 günlü duruşmalara davacı ve davalı vekili katılmamış, 16.12.2016 günlü duruşma için davacı ve davalı vekili mazeret dilekçesi vermiş, 27.01.2017 günlü duruşma için davacı vekili mazaret bildirmeden duruşmaya katılmamış, davalı vekili ise aynı günlü dilekçesi ile mazaret bildirmiş ve Yargıtay bozma ilamına uyulmamasını ve direnilmesini, uyma kararı verildiği takdirde 'davacı tarafın mazeret taleplerini kabul etmediklerini davacı şirket yetkililerine imza örneği vermeleri için kesin süre verilmesini, imza örneği vermekten imtina etmeleri halinde taleplerinin ve davanın reddine karar verilmesini' talep etmesi nedeniyle davayı takip etme yönünde iradesini ortaya koyması olarak değerlendirilmesi gerektiğinden, mahkemece 27.01.2017 günlü duruşmada davalı vekilinin talepleri ile ilgili karar verilip duruşmanın ertelenmesi gerekirken, işlemden kaldırılmasına karar verilip, 15.05.2017 tarihinde de yasal süre içerisinde yenilenmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı, mahkeme kararının bu gerekçe ile bozulması gerekirken sadece yetki itirazının incelenerek sonucuna göre karar verilmesi için bozulması yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum.
12. Hukuk Dairesi 2017/5590 E. , 2018/7275 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 30 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 41 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 32 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 27 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 32 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 33 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 35 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 26 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat