13. Hukuk Dairesi 2016/4624 E. , 2018/9572 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

13. Hukuk Dairesi 2016/4624 E. , 2018/9572 K.


'İçtihat Metni'



MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı-karşı davalı, davalı-karşı davacının vekalet ücreti alacağının tahsili için dava dışı ' ... Yapım Organizasyon San. ve Tic. A.Ş.' aleyhine ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne 2004/353 Esas sayılı davayı açtığını, mahkemece davanın kabulüne karar verildiğini, ilamın ... 24. İcra Müdürlüğü'nün 2011/20729 Esas ve ... 5. İcra Müdürlüğü'nün 2013/1715 Esas sayılı dosyalarıyla icraya konulduğunu, davalı-karşı davacının bu dosyalarla takibe koyduğu alacağını tahsil edememesi üzerine aralarında kendisinin de bulunduğu, şirket yöneticileri aleyhine ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne 2006/376 Esas sayılı davayı açtığı, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği, toplam 187.489 USD ve 44.374,86 TL alacağın tahsiline ilişkin 2006/376 Esas, 2009/269 Karar sayılı ilamın kesinleştiğini, ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2001/353 Esas sayılı ilamına dayanılarak; ... 24. İcra Müdürlüğü'nün 2011/20729 Esas ve ... 5. İcra Müdürlüğü' nün 2013/1715 Esas sayılı dosyalarıyla yapılan icra takiplerine konu borcun asıl borçlu şirket tarafından ödendiğini, borcun bu şekilde itfa edilmesi nedeniyle, kendisi ve diğer borçlular aleyhine hükmolunan;... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2006/376 Esas 2009/269 Karar sayılı ilamının da gereğinin yapılmış olduğunu, davalı- karşı davacının buna rağmen kendisi ve diğer borçlular hakkında icra takiplerine girişerek, aynı alacağı mükerrer olarak talep ettiğini kendisinin ... 12. İcra Müdürlüğü' nün 2011/21623 ve 2011/21624 Esas sayılı dosyalarıyla mükerrer olarak yapılan icra takiplerinden dolayı davalı-karşı davacı alacaklıya borçlu olmadığının tespiti ile davalı-karşı davacının %20 oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiş, karşı davanın reddini dilemiştir.
Davalı-karşı davacı, ilamların ve yapılan icra takiplerinin farklı olduğunu, davacı-karşı davalının sorumlu olduğu borç yönünden borcun itfa edilmediğini, davacı-karşı davalı hakkında mükerrer takip yapıldığına ilişkin iddianın hukuka aykırı ve mesnetsiz olduğunu savunarak davanın reddini dilemiş, karşı dava ile; direngen davacı-karşı davalıdan alacağını tahsil edememesi ve temerrüt faizi ile karşılanamayacak zararın oluştuğu gerekçesiyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davacı, davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, dava dilekçesinin görev yönününden reddi ile karar kesinleştiğinde ve talep halinde dava dosyasının ... Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
Somut olayda, davacı-karşı davalı kendisi aleyhine girişilen ilamlı icra takip dosyalarına konu borcun, ödeme sebebiyle sona erdiğinin tespitini istemiş, davalı-karşı davacı ise direngen davacı-karşı davalı nedeniyle alacağını tahsil edememesi ve temerrüt faizi ile karşılanamayacak zararın oluştuğu gerekçesiyle aşkın zararını istemiştir. Mahkemece, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 553/1 maddesinde; Anonim Şirket kurucularının, yönetim kurulu üyelerinin, yöneticilerinin kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlal etmeleri halinde, hem şirkete, hem pay sahiplerine, hem de şirket alacaklılarına karşı verdikleri zarardan sorumlu olacakları öngörüldüğü,davanın 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden sonra açıldığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın bu kanun kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, yasanın 3. maddesinde; bu kanunda düzenlenen hususlarla ilgili bütün işlem ve fiillerin 'Ticari İş ' niteliğinde olduğu, 4/1-a maddesinde; bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının ' Ticari Dava' niteliği taşıdığı belirtildiği, TTK'nın 5.maddesinde ise; ticari davaların Asliye Ticaret Mahkemesinde görüleceği hükme bağlandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 5/3 fıkrası uyarınca dava tarihi itibariyle Asliye Hukuk Mahkemesi ile Asliye Ticaret Mahkemesi arasındaki ilişki görev ilişkisi olduğuna göre ve tarafların istemleri nazara alındığında taraflar arasında vekalet ilişkisi olmadığı gibi,ticari işte mevcut değildir. Eldeki dava Ticaret Kanununda düzenlenen mutlak ticari davalardan da değildir. Hal böyle olunca davaya bakmaya Ticaret Mahkemesi değil Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. Mahkemece, davanın esasına girilip taraf delilleri toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde dava dilekçesinin görev nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle kararın davacı-karşı davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 27,70 TL harcın davacı-karşı davalıya, 27,70 TL harcın davalı-karşı davacıya iadesine, HUMK’nun 440/III-3 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 17/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön