13. Hukuk Dairesi 2016/18853 E. , 2018/3905 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

13. Hukuk Dairesi 2016/18853 E. , 2018/3905 K.


'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi



Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R

Davacı, davalı yüklenici ile 19.7.2009 tarihinde ayrı ayrı haricen imzalanan gayrımenkul satış vaadi sözleşmesi gereğince toplamda 110.000,00 TL bedelle iki adet daire satın aldığını, satış bedelinin 20.000,00 TL’nı peşin bakiye kalan 90.000,00 TL içinde senetler verdiğini, vadesi gelen bir kısım senetler karşılığı 18.900,00 TL ödeme yaptığını, satış vaadi sözleşmesi haricen düzenlendiğinden geçersiz olduğunu ileri sürerek tahsil edilmeyen senetlerin bedelsiz kaldıklarının tespiti ile iptaline, davalıya ödenen 38.900,00 TL’nin denkleştirici adalet ilkesi gereğince hesaplanacak bedelin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, cevap dilekçesi vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
Mahkemece, Asliye Hukuk Mahkemeleri’ne görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Yine anılan yasanın 3/d maddesinde, “hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet” olarak tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Somut uyuşmazlıkta, davacı, davalı yüklenici şirket ile haricen imzaladığı gayrımenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğunu ileri sürerek ödediği bedelin iadesi ile satış bedeli karşılığı verilen senetlerin iptalini istemektedir. Bu halde, davacı ile davalı şirket arasında 4077 sayılı yasada tanımlanan şekilde gayrimenkul satış sözleşmesi ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Dairemizin son zamanlardaki uygulamalarına göre; tüketiciler ile yükleniciler arasında gerçekleşen harici konut satış sözleşmelerinde, sözleşmenin geçerli olup olmadığına bakılmaksızın, tüketici mahkemelerinin görevli olduğu kabul edilmektedir. O halde, davada görevli mahkeme tüketici mahkemesi olup, mahkemece işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 29/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.






Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön