13. Hukuk Dairesi 2016/6167 E. , 2018/2180 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca, davalı-... Eğitim ve Sosyal Yardım Vakfı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, burnundaki şekil bozukluğu ile ve sol kulağındaki tıpta 'Kepçe Kulak Deformisetis' denilen şekil bozukluğunu estetik ameliyat ile giderilmesi için davalılardan doktor ...'a başvurduğunu ve 13.03.2007 tarihinde davalı hastanede doktor ... tarafından ameliyata alındığını, ameliyattan sonra sol kulak arkasında kist oluştuğunu, bunun ağrı ve kaşıntıya neden olduğunu, bunun yanında burun ameliyatı esnasında davalı doktorun ağır kusuru sonucu burun kemiği ile hatalı olarak sol gözaltı elmacık kemiğinin de kırıldığını, tüm bu nedenlerle yaşamış olduğu manevi acı ve üzüntülerden dolayı 20.000,00TL manevi tazminat ile fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile 5.000,00TL maddi tazminatın 13.03.2007 tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 2.000,00 TL davacı tarafça yapılan ameliyat gideri, 1.000,00 TL ileride geçireceği ameliyat için yapılacak masraf olmak üzere toplam 3.000,00 TL maddi tazminat ile 1.500,00 TL manevi tazminatın 13.03.2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş,hüküm;davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava konusu uyuşmazlık, estetik amaçlı yapılan ameliyat neticesinde,hekim hatasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dosyada mevcut 21.11.2011 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunun incelenmesinde; '... Septonozaplasti ameliyatı sırasında meydana gelen infraorbital rim kırığının bu operasyonun beklenir bir komplikasyonu olmadığı göz önüne alındığında Dr. ...’ın uygulamalarının tıp kurallarına uygun olmadığı,idareye atfedilebilecek bir kusur olmadığı...' saptandığı anlaşılmaktadır.
Kural olarak hükmedilecek manevi tazminatın miktarının belirlenmesi hakimin takdirindedir. Kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakim bu hakkını Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesinde açıklanan hakkaniyet ilkesine uygun olarak kullanmalıdır.
Manevi tazminatın miktarı belirlenirken kişilik hakkına saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranı, sıfatı, iştigal ettikleri makam ile diğer sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınmalı, her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşullar bulunabileceği gözetilerek, takdir hakkını etkileyebilecek nedenler karar yerinde denetime elverişli biçimde ve objektif olarak gösterilmelidir.
Manevi tazminat davaları sonucunda hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirebilecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bu para bir ceza olmadığı gibi hükmedilecek manevi tazminatla bu malvarlığı zararlarının karşılanması da amaçlandığından tazminat miktarının onun amacına göre belirlenmesi gerekir. Bu nedenle, takdir edilecek miktar elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır
Tüm bu bilgiler ışığında somut olay irdelendiğinde; davalı tarafından gerçekleştirilen estetik operasyon sonrasında, davacının Adli Tıp Kurumu raporuyla tespit edilen zararının oluştuğu ve bu zararın oluşumunda davalı Dr. ...’ın kusurlu bulunduğu nazara alındığında, takdir edilen manevi tazminat miktarının, meydana gelen zararın ağırlığı karşısında, manevi huzuru gerçekleştirmeye yeterli bulunmadığı, yaşanan olayın özellikleri, davacının tespit olunan maluliyet oranı ve olayın oluş şekli nazara alındığında, takdir edilen manevi tazminat miktarının az olduğu anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca mahkemece, daha yüksek oranda bir manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus da bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 27,70 TL harcın davacıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
13. Hukuk Dairesi 2016/6167 E. , 2018/2180 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 31 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 4 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat