13. Hukuk Dairesi 2017/9966 E. , 2018/781 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı idareye şirketin eski yöneticileri tarafından piyasa fiyatının çok altında malzeme satılması nedeniyle şirketin zarara uğradığını, .......Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/108 E-2013/10 K. sayılı dosyasında yapılan yargılamaya asli müdahil olarak katıldığını fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 30.000,00 TL talep edildiği, bu dava dosyasında alınan bilirkişi raporunda satılan malzemelerin bedelinin 57.758,89 TL olduğunun tespit edilmesi üzerine ıslahla birlikte talep sonucunun 57.758,89 TL’na yükseltildiğini ve mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olmasına rağmen kararın temyizi üzerine Yargıtay’ca usulüne uygun ıslah yapılmadığı gerekçesiyle kararın bozulması sonucu mahkemece taleple bağlı kalınarak 30.000,00 TL’na hükmedildiğini ileri sürerek bakiye zarar miktarı olan 27.758,89 TL’nın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, şirketin eski yöneticileri tarafından davalı idareye satılan malzemelerin piyasa fiyatının altında satılması sonucu şirketin zarar gördüğünü ileri sürerek oluşan zararların tazmini istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, davanın sebepsiz zenginleşmeden kaynaklandığı, malzemelerin satış tarihinin 13.07.2006 tarihi olduğu, davacının asli müdahale talebi ile katıldığı davada fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 30.000,00 TL talep ettiği ve alınan bilirkişi raporunda malzemelerin bedelinin 57.758,89 TL olduğu, alınan bu raporun davacıya 10.04.2008 tarihinde tebliğ edilmesi sonucu davacının zarar miktarını öğrenmiş olduğu ve bu tarihten sonra usulüne uygun ıslah talebinde bulunmaması ve süresinde ek dava açılmaması nedeniyle davanın açıldığı tarih itibarıyle B.K. 66. maddesinde belirlenen 1 yıllık zamanaşımının dolması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Oysa ki davacı, eski şirket yöneticileri tarafından davalıya satılan malzemelerin gerçek değerinin altında satılması sonucu oluşan zararını talep etmekte olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık satım sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Bu durumda 818 sayılı B.K 125.maddesi(6098 sayılı TBK'nın 146. maddesi) gereğince 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçerli olduğunun kabulü gerekir. Sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine bağlı olarak 1 yıllık zaman aşımı süresinin uygulanacağının kabulü mümkün değildir. Hal böyle olunca; mahkemece, sözleşme ilişkisi nedeniyle 10 yıllık zamanaşamı süresinin uygulanması gerektiği gözetilerek işin esasına girilmek suretiyle sonuca uygun karar verilmesi gerekirken davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
13. Hukuk Dairesi 2017/9966 E. , 2018/781 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 4 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 75 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 72 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat