13. Hukuk Dairesi 2017/9739 E. , 2018/752 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

13. Hukuk Dairesi 2017/9739 E. , 2018/752 K.


'İçtihat Metni'



MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi


Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı, taşınmazında bulunan asansörün bakımını aylık 110 TL karşılığında yaptırırken davalı dernek tarafından 2014 yılında alınan kararla asansör bakım ücretinin aylık 400 TL olarak belirlendiğini, üyesi olan asansör firmalarına da belirlenen ücretin alınmasına yönelik baskı yaptığını, davalının aylık bakım ücretini belirleme konusunda karar almada yetkili olmadığını ileri sürerek, davalı tarafından 2014 yılı için asansör bakım ücretinin aylık 400,00 TL olduğuna yönelik olarak aldığı kararın iptali ile güncel koşullara uyarlanmasını istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, ilgili asansör firmalarına binalarında bulunan asansör bakımını aylık 110 TL bedelle yaptırırken davalının 2014 yılında aldığı karar gereği aylık bakım ücretinin 400,00 TL olarak belirlediğini ve üyelerine bu bedelin alınması husunda baskı uyguladığını ileri sürerek, davalı tarafından 2014 yılı aylık asansör bakım ücretinin 400,00 TL olarak belirlediği kararın iptali ile bakım ücretinin güncel koşullara uyarlanması istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkeme gerekçesinde; iptali istenen dernek kararının tavsiye niteliğinde olduğu ve sözleşme ilişkisine dayanmadığından doğrudan uygulanabilirliğinin bulunmadığı gerekçesiyle esastan red gerekçesi oluşturulduğu gibi, dernek kararının iptali talebinin T.M.K. 83 maddesi kapsamında ancak üyelerinin iptal talebinde bulunabileceği ve davacının davayı açmasında doğrudan hukuki menfaatinin bulunmadığı gerekçesiyle usulden red sebebi oluşturularak davanın reddine karar verilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki, bir davada hem usulü hem de esastan reddi gerektiren sebepler var ise davanın öncelikle usulden reddi gerekir. Bir başka deyişle görülmekte olan davada hem usulden ve hem de esastan ret gerekçesi oluşturularak karar verilmesi olanaksızdır. Mahkemece, değinilen bu yön gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön