13. Hukuk Dairesi 2016/10778 E. , 2018/12559 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

13. Hukuk Dairesi 2016/10778 E. , 2018/12559 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR

Davacı şirket, davalının şirketin işçisi olarak çalıştığı 2008 yılında bir çok çek ve senedin karşılığı sağlanamayacağı halde batık şirketlere ürün sattığını, ... A.Ş.'ye satılan ürünlerin karşılığı bono alındığını, bu bonolardan şirket yetkilisinin imzalamadığı üç adet bonodan birinin hiç ödenmediğini, diğer ikisinin davalı tarafından tahsil edildiğini ancak şirkete verilmediğini, 4.360,00 TL'nın tahsili amacıyla davalı aleyhine başlatılan icra takibinin itiraz üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacı şirkette çalıştığı dönemde yaptığı tahsilatları eksiksiz olarak teslim ettiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, davacı şirkette çalışan davalının şirket adına yapılan tahsilatları şirkete iade etmediği iddiasına dayalı olarak iade edilmeyen bedelin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
4857 sayılı İş Kanunun 8/1. maddesinde 'İş sözleşmesi, bir tarafın (işçi) bağımlı olarak iş görmeyi, diğer tarafın (işveren) da ücret ödemeyi üstlenmesinden oluşan sözleşmedir’’ Dolayısıyla ücret, emek ve bağımlılık iş sözleşmesinin belirleyici unsurlarıdır. Taraflar arasındaki sözleşmenin konusunu ve işin niteliği birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin 4857 sayılı yasa bağlamında işçi işveren ilişkisi olduğunun kabulü gerekir. 5521 sayılı Kanun’da ise, işçi sayılan kişilerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuki uyuşmazlıklarda İş Mahkemelerinin görevli olduğu düzenlenmiştir. Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlık işçi-iş veren ilişkisinden kaynaklandığına göre davaya bakmakla görevli mahkeme İş Mahkemesidir. O halde, mahkemece, İş Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek işin esası hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 26/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön