13. Hukuk Dairesi 2016/5450 E. , 2018/10552 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

13. Hukuk Dairesi 2016/5450 E. , 2018/10552 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

K A R A R

Davacı, davalı ... ile 12.09.2007 tarihinde gayrimenkul satış sözleşmesi imzalayarak konut satın aldığını, sözleşmede teslim süresinin 24 ay olarak belirlendiğini, buna göre 12.09.2009 tarihinde teslim edilmesi gereken konutun 10.08.2010 tarihinde teslim edildiğini ileri sürerek, geç teslim nedeni ile uğranılan kira kaybı alacağının tahsiline ilişkin; fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 200,00 TL'nin konutun teslim edilmesi gereken 12.09.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini istemiş; bilahare ıslah ile talebinin 2.270,00 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 2.270,00TL kira alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, dava dilekçesi ile fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla 200,00 TL talep etmiş, ıslah dilekçesi ile de talebini 2.270,00 TL olarak yükseltmiştir. Borçlar Kanunun 117. maddesine göre muaccel hale gelen bir borcun borçlusu ancak alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur, ihtar mevcut değil ise dava ve ıslah tarihlerinden itibaren faiz yürütülür. Bu durumda dosyada davalıya tebliğ edildiği kanıtlanmış olan ve usulünce hazırlanmış bir ihtar bulunmadığından davalının 200.00 TL yönünden dava tarihinden, kalan miktar yönünden ıslah tarihi olan 03.12.2015 tarihinden itibaren temerrüde düştüğünün kabulü gerekeceğinden, alacak miktarının tamamına, mahkemece dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bent gereğince mahkeme kararının hüküm bölümünün 1. bendindeki cümlenin çıkarılarak yerine “Davanın kabulü ile 2.270.00 TL' nın, 200.00 TL' sına dava tarihinden, 2.070.00 TL' sına ıslah tarihi olan 03.12.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine” cümlesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön