6. Hukuk Dairesi 2015/7014 E. , 2016/2475 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

6. Hukuk Dairesi 2015/7014 E. , 2016/2475 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Alacak

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kira ilişkisinden kaynaklanan hor kullanma tazminatının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde; Taraflar arasında müvekkiline ait binanın davalı tarafından işyeri olarak kullanılması için kiralanmasına dair 03.03.2013 başlangıç tarihli 1 yıl süreli kira sözleşmesi yapıldığını, kira sözleşmesinin sona erdiğini, davalının kiralananı boşalttığını ancak taşınmazı kötü kullanarak zarar verdiğini, bu durumun ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/28 D.İş sayılı dosyası kapsamında tazim edilen bilirkişi raporu ile tespit edildiğini, belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalı tarafından kötü kullanım nedeniyle kiralanan taşınmazda meydana gelen 10.000 TL hasar bedeli alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili ise kiralanan ne şekilde teslim alındı ise aynı şekilde teslim edildiğini, meydana gelen hasarın kiralananın tahliyesinden sonra meydana geldiğini, ayrıca tespit bilirkişi raporunda hasar bedellerinin nasıl hesaplandığının belirsiz olduğunu, belirlenen bedelin de yüksek olduğunu beyan etmiş ve yeniden rapor alınmasını talep etmiştir. Mahkemece davalının tespit dosyası içeriğine itirazlarının esasa etki eder nitelikte bulunmadığı belirtilerek davanın kabulü ile hor kullanımdan kaynaklanan hasar bedeli 10.000 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davalının tespit raporuna ilişkin temyiz itirazına gelince;
Delil tesbiti 1086 Sayılı HMUK'nun 368-374 (6100 Sayılı HMK'nun 400-406 ) maddelerinde düzenlenmiştir. Bu kısımda tespit raporuna itiraz konusunda açık düzenleme yer almamakla birlikte, yasanın 373. maddesinin yollaması ile aynı yasanın 283. maddesine göre, yokluğunda tespit yapılan tarafın bir haftalık süre içinde tespit sonucu alınan bilirkişi raporuna itiraz hakkı bulunmaktadır. Bu süre 6100 Sayılı HMK'nun 281. maddesinde iki hafta olarak düzenlenmiştir Bu rapora itiraz edilmez ya da itiraz süresi geçirilirse tespit bilirkişisi raporu taraflar bakımından kesinleşir. Ancak, bu kesinleşme mahkeme açısından geçerli değildir. Mahkeme bilirkişiden tamamlayıcı bilgi alma, açıklama isteme ve yeni bilirkişi incelemesi yaptırma yetkisini hüküm verilinceye kadar her zaman kullanabilir. Tespit raporuna süresinde itiraz etmeyen tarafın dava sırasındaki itirazı da 1086 Sayılı HMUK'nun 283. maddesi anlamında artık teknik bir itiraz olmayıp mahkemeden bu yetkisini kullanmasını istemesinden ibarettir. Bu itibarla, davalı tarafın yokluğunda yapılan tespit sonrasında alınan ve itiraza uğrayan, tespit raporunun hükme esas alınması usul ve yasaya aykırıdır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 316.maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı tam bir özenle kullanmak ve aynı Kanunun 334. maddesi gereğince sözleşme sonunda aldığı hali ile kiralayana teslim etmekle yükümlüdür. Ancak, kiracı sözleşmeye uygun kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu olmayıp, münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumludur.
Taraflar arasında 03.03.2013 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Mahkemece, davacı kiralayanın talebi üzerine Amasya Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/28 D.İş sayılı sayılı delil tespiti dosyasında davacının 27.05.2014 tarihli talebi ile, davalıya tebligat yapılmaksızın davalının yokluğunda yapılan delil tespiti üzerine hazırlanan bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ise de, davalı yargılama sırasında bu bilirkişi raporuna itiraz etmiştir. İtiraza uğrayan delil tespiti bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru değildir. Bu durumda mahkemece, tespit raporunda belirlenen bulgulardan hareketle dosya üzerinden konusunun uzmanı bilirkişi kurulu aracılığı ile inceleme yaptırılarak, hor kullanma bedeli yönünden hor kullanma olağan kullanma ayrımı yapılarak kira sözleşmesi hükümleri de gözetilmek suretiyle denetime elverişli bilirkişi raporu alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulması doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre harca ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 29.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2016 Yılı Kararları” sayfasına dön