9. Hukuk Dairesi 2018/2732 E. , 2018/21461 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 29. HUKUK DAİRESİ
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin red kararına karşı taraflar avukatları istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi;
A) Davalı avukatının istinaf başvurusunu esastan reddine,
B) Davacı avukatının istinaf başvurusunun kabulü ile davacının işe iadesine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi'nin kararı süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davalı işyerinde 07/05/2013-28/07/2016 tarihleri arasında operasyon bölümünde yüklemeci olarak çalıştığını, davacının fazla çalışması karşılığında zamlı ücret ödemelerinin eksik yapıldığını, davacıya yıllık izin kullandırılmadığını, önceki yıllara ilişkin ise yıllık izinlerinin mazeretli ve hasta olarak rapor aldığı günlere sayıldığını, davacıya yıllık izin günleri karşılığında ücret verilmediğini, milli ve dini bayramlarda çalıştığını, ödenmesi gereken zamlı ücretlerin davacıya ödenmediğini, davacının 28/07/2016 tarihinde işbaşı yapmaya geldiğinde işine son verildiğinin, işçi azaltımına gidildiğinin ve rapor süresinin çok olduğunun söylendiğini, bunun üzerine işten çıkarıldığını ve davalının işten çıkarma sebeplerinin geçerli olmadığını iddia ederek feshin geçersizliğinin tespitini, müvekkilin işe iadesini ve yasal sonuçlarına hükmedilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının davalı işyerinde 07/05/2013 tarihinde yüklemeci olarak göreve başladığını, iş akdinin İş Kanunu'nun 25/II maddesi uyarınca 29/07/2016 tarihinde haklı nedenle feshedildiğini, davacının fesih bildirimini imzalamaktan imtina etmesi üzerine İş Kanunu'nun 109. Md. Gereğince tutanak altına alındığını ve aynı gün fesih bildiriminin noterlik kanalıyla davacıya gönderildiğini, davacının işyerinde hekim, doktor bulunmasına rağmen davalı işyerinde muayene olmadan başka sağlık kuruluşlarından çok sık rapor aldığını, bu nedenle işyerinde çalışma arkadaşlarının fazla çalışmak zorunda kaldığını, davacının rapor aldığı günlerde maaşının....
kesilmediğini, davacının sadece 2016 yılında 174 gün rapor aldığını bunun üzerine hasta olup olmadığı konusunda kuşku uyandırdığını, aynı şekilde fazla rapor alanların da iş sözleşmelerinin feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, tarafların delilleri, sigorta kayıtları ve işyeri sicil dosyası ile fesih bildirimi ve dosyaya sunulan doktor raporları ile tanıkların beyanları birlikte değerlendirildiğinde; davacının 1 yıl içerisinde 174 gün ve çeşitli tarihlerde, birbirinden farklı sebeplere dayalı olarak rapor alması suretiyle devamsızlığının iş yerinde olumsuzluklara yol açtığı ve iş ilişkisinin işveren açısından çekilmez hale geldiği, işverenin feshinin davacının yetersizliğinden kaynaklanan geçerli nedene dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Ç) İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davacı ve davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
D) Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince; davacının 07/05/2013-28/07/2016 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığı, davacının son 1 yıl içinde 174 gün çeşitli tarihlerde birbirinden farklı sebeplere dayalı olarak rapor aldığı, davacının raporlu olduğu görülen günlerin aralıklı olduğu, davacının çalışma süresine göre ihbar önelini 6 hafta aşmadığı, 4857 sayılı Yasa'nın 25/I numaralı bendi gereğince yasal şartlarının gerçekleşmediği, ancak, İlk Derece Mahkemesince davacının sık sık raporlu olması nedeniyle iş akdinin geçerli nedenle feshedildiği kabul edilmiş ise de, davacının verimsizliğinden (raporlu olması) kaynaklanan nedenle iş akdinin feshedilmesine rağmen davacı işçinin fesih öncesi savunmasının alınmadığı gerekçesiyle davalı tarafın istinaf isteminin reddi ve davacı tarafın istinaf isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, davacının davasının kabulüne, feshin geçersizliğinin tespitine ve işe iadeye karar verilmiştir.
E) Temyiz Başvurusu:
Bölge Adliye Mahkemesinin kararını davalı vekili temyiz etmiştir.
F) Gerekçe:
4857 Sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesinde iş sözleşmesinin işveren tarafından işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanılarak feshedilebileceği düzenlenmiştir. Söz konusu geçerli sebepler İş Kanunu’nun 25. maddesinde belirtilen derhal fesih için öngörülen nedenler yanında, bu nitelikte olmamakla birlikte, işçinin ve işyerinin normal yürüyüşünü olumsuz etkileyen hallerdir.
İşçinin yeterliliğinden veya davranışlarından kaynaklanan sebepler ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde fesih için geçerli sebep olabilirler. İş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli sebeplere dayandığı kabul edilmelidir.
İş Kanunu’nun gerekçesinde hangi hallerin işçinin yetersizliği nedeniyle geçerli fesih hakkı bahşedeceği örnek kabilinden sayılmış olup bunlardan biri de sık sık hastalanarak rapor almadır. Sık sık rapor alma halinde, işveren aralıklı da olsa işçinin iş görme ediminden faydalanamayacaktır. Sık sık hastalanan ve rapor alan işçinin, bu nedenle devamsızlığının işyerinde olumsuzluklara yol açacağı açık bir olgudur. İş Kanunu’nun gerekçesinde sık sık hastalanmanın yeterlilikten kaynaklanan neden olarak örnek kabilinden sayılması, işyerinde olumsuzluklara yol açtığının kabul edilmesindendir.
Somut uyuşmazlıkta; davacının iş sözleşmesi muhtelif sağlık birimlerinden hasta olmadığı halde raporlar getirip devamsızlık yaptığı gerekçesiyle 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II maddesi uyarınca feshedilmiştir. Davacının sahte rapor aldığı kanıtlanmamaktaysa da, davalı fesih bildiriminde davacının sıklıkla raporlar getirdiğini ve bu nedenle devamsızlık yaptığını belirtmiştir. Nitekim dosya içeriğine göre, işyerinde 07/05/2013-30 /07/2016 tarihleri arasında çalışan davacının rahatsızlandığı için son bir yılda bir çok defa toplamda 174 gün rapor kullandığı, davacının raporları incelendiğinde 20.07.2015-31.12.2015 tarihleri arasında 5 ay 12 gün süreyle, 31.01.2016-13.06.2016 arasında 4 ay 14 gün ve son olarak 27.06.2016-06.07.2016 arasında 10 gün rapor kullandığı, iş akdinin kullandığı bu raporlar sebebiyle 30.07.2016 tarihinde feshedildiği....
anlaşılmaktadır. Davacının 20.07.2015-31.12.2015 ve 31.01.2016-13.06.2016 tarihleri arasında aldığı istirahat raporlarının süresi ayrı ayrı ihbar süresine ilaveten 6 haftalık süreyi aştığından söz konusu her iki istirahat döneminden sonra davalının 4857 İş Kanunu'nun 25/1- b maddesine göre fesih hakkı doğmuştur.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 26. maddesinde bahsedilen hak düşürücü süre aynı Kanun'un 25/II. maddesine istinaden ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırı davranışlar nedeniyle yapılan fesihlerde uygulanmakta olup diğer fıkralarda öngörülen fesih nedenleri bakımından hak düşürücü süre öngörülmemiştir. Bu durumda feshin makul sürede yapılması yeterlidir ve savunma alınmasına gerek yoktur.
Ayrıca İş Kanunu'nun 25-1/b maddesine göre yapılacak fesihlere ilişkin 'Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu' nun “4857 sayılı Yasanın 25/1-b maddesi gereğince almış olduğu sağlık raporları nedeniyle yapılan derhal fesihlerde işçiden savunma alınması gerekmediğine' ilişkin 19.10.2018 tarih ve 2017/9 E. 2018/10 K. sayılı içtihadı birleştirme kararının Yargıtay Daireleri dahil herkesi bağlayacağı açıktır.
Somut uyuşmazlıkta davacının aldığı son raporun üzerinden 6 iş günlük süre geçtikten sonra fesih yapılmışsa da davacının aldığı raporların süresi ve sıklığı dikkate alındığında iş akdi İş Kanunu'nun 25-1/b maddesine göre haklı nedenle feshedildiğinden davanın reddi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
4857 sayılı İş Yasa'sının 20/3. maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-... Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi’nin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 35,90 TL. karar harcından peşin alınan 29.20 TL. harcın mahsubu ile bakiye 6,70 TL. harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4- Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 391,00 TL. TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, gider avansında arta kalan miktarların istek halinde ilgililere iadesine,
5-Davalı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre belirlenen 2.180,00 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine,
7-Dosyanın İlk Derece Mahkemesi'ne, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine,
Kesin olarak 26.11.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
9. Hukuk Dairesi 2018/2732 E. , 2018/21461 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 28 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 35 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 46 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 26 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 33 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 49 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 40 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat