9. Hukuk Dairesi 2016/29236 E. , 2018/8050 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davalı şirkete ait işyerinde çalışan müvekkilinin iş akdini haklı nedenle feshettiğini ancak hak ettiği tazminat ve bir kısım işçilik alacaklarının davalı işveren tarafından ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile fazla mesai, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacı ödenmeyen alacaklarının bulunduğundan bahisle dava açtığını ancak müvekkili davalı tarafa herhangi bir tebligat yapılmadan davanın esasına girilip, bilirkişiden rapor alındığı ve davacı tarafça da davanın ıslah edildiğini, davacının iş akdini feshetmesindeki gerekçeler yerinde olmadığı gibi iddia edilen ücret miktarının da doğru olmadığını, fazla mesai yapmadığını, genel tatillerde çalışmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Yargılamanın hukuka uygun ve sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunmanın özgürce ileri sürülebilmesi ve delillerin eksiksiz olarak toplanıp tartışılabilmesi, öncelikle tarafların yargılamadan haberdar edilmeleri ile olanaklıdır. Hasımsız davalar hariç olmak üzere, dava dilekçesi ile duruşma gün ve saati karşı tarafa tebliğ edilmeden ve taraf teşkili sağlanmadan davaya bakılamaz ve yargılama yapılamaz.
Davanın tarafları ile vekillerinin davaya ilişkin işlemleri öğrenebilmesi için, tebligatın usulüne uygun olarak yapılması, duruşma gün ve saatinin kendilerine bildirilmesi gerekmektedir. Duruşma günü ile tebligatın yapıldığı tarih arasında makul bir süre olmalıdır. Aksi takdirde tarafların hukuksal hakları kısıtlanmış olur.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27. maddesinde yer bulan “Hukuki Dinlenilme Hakkı” gereğince davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hakkın yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içermektedir.
Somut uyuşmazlıkta, mahkemece, usule aykırı şekilde davalı tarafa tebligat yapılıp taraf teşkili sağlanmadan yargılamada ıslah aşamasına kadar gelindiği, ıslah aşamasından sonra ise dava dilekçesi, bilirkişi raporu ve ıslah dilekçesinin birlikte davalıya tebliğ edildiği ancak davalı tarafın isimlerini bildirdiği 3 tanığında il dışında oturmalarına rağmen, 3 tanıktan 2’si adına talimat yazılması yerine davetiye çıkartıldığı, bir tanık hakkında ise hiçbir işlem yapılmadığı, sonrasında ise sadece bir tanık için talimat yazıldığı, talimat cevabının bila ikmal gelmesi üzerine de, adres bildirilmesi için usulüne uygun olmayacak şekilde kesin süre verildiği ve sonuç olarak davalı tarafın tanıklarının dinlenmediği, ayrıca davalı tarafın dosyaya ibraz ettiği yıllık izin belgelerinin değerlendirilmediği anlaşılmaktadır.
Mahkemece bu suretle özensiz şekilde yargılama yürütülüp, taraf teşkili sağlanmadan ve davalı tarafın delilleri toplanmadan esasa girilip dosyanın bilirkişiye verilmesi hukuki dinlenilme hakkının ihlalidir. Mahkemece davalı tarafın gösterdiği tüm deliller toplandıktan sonra dosya bilirkişiye tevdi edilerek varılacak sonuca göre karar verilmelidir. Yargılamanın emredici usul hükümlerine aykırı olarak yapılıp, sonuçlandırılması hatalıdır.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 09/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
9. Hukuk Dairesi 2016/29236 E. , 2018/8050 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 32 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat