11. Hukuk Dairesi 2018/2501 E. , 2019/8309 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 17/11/2015 tarih ve 2015/334-2015/565 sayılı kararın Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili ile davalı şirket vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 17.12.2019 günü hazır bulunan davacı vekili Av....ile davalılardan Sincan Plastik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı ...'in kardeş olduklarını, 1985 yılından beri diğer davalı şirkette % 50 paylı ortakken 2005 yılında bu ortaklığı sonlandırma kararı aldıklarını, 05.05.2005 tarihli sözleşmeyi düzenlediklerini, müvekkilinin davalı şirketteki %50 hissesini davalı ağabeyinin oğlu olan ...'e devredileceğinin kararlaştırıldığını, buna karşılıkta şirkete ait fabrika ve idare binasının bulunduğu taşınmazın yarı hissesinin müvekkiline verilmesi ile toplamda 400.000 TL ödemenin yapılmasının kararlaştırıldığını, 20.06.2005 tarihinde müvekkilinin şirketteki tüm hissesini davalının oğluna devrettiğini, durumun ticaret sicilinde de ilan edildiğini, 400.000 TL'nin ödendiğini, ancak taşınmazın tapusunun devredilmediğini ileri sürerek, taşınmazın yarı payının iptali ile müvekkili adına tesciline, bunun mümkün olmaması halinde bedelinin belirlenerek şimdilik 100.000 TL' nin faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili, uyuşmazlığın taraflar arasında sözleşmeye dayandığını, noter senedi incelendiğinde bedelinin tamamen ödendiğinin yazılı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ..., yanıt vermemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, Davacının talebinin davacı ile davalı şirket arasında düzenlen ve davacının şirketten ayrılmasına ilişkin olan 05/05/2005 tarihli protokole dayandığı, davalı ...'in, diğer davalı şirketi temsilen protokole imza atması nedeniyle kendisine doğrudan husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığı, davacının, davalı ...'in oğluna hisselerini devir ederek 05/05/2005 tarihli protokolden kaynaklanan edimini yerine getirdiği, davalı şirketin dedavacıya 400.000,00 TL ödemek suretiyle bu sözleşmeden kaynaklanan edimini kısmen ifa ettiği, taşınmaz devir vaadi geçerli şekilde yapılmadığından, davacının tapu iptal ve tescil talebinin yerinde olmadığı fakat uyuşmazlığın 05/05/2015 tarihli protokolden kaynaklandığından, davacı protokol tarihi itibariyle bu taşınmazın değerinin yarısını tazminat olarak talep edebileceği, protokolde yer alan '...Şirketten ayrılan ...'e şirketin aktifinde kayıtlı 4 dönüm arsanın 2 dönümü ...'e devredilecektir...' şeklindeki ifadeden, tarafların taşınmaz üzerindeki fabrika binası ve eklentilerini sözleşmeye dahil etmedikleri, sadece arsanın yarısının davacıya devrini öngördüklerinin anlaşıldığı gerekçesiyle, davalı ... aleyhine açılan davanın husumetten reddine, davalı Sincan Plastik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi aleyhine açılan davanın kabulü ile, 100.000,00 TL tazminatın 05/05/2005 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ile davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı şirket vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, limited şirket ortaklığından ayrılmaya dair düzenlenen protokole dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda protokol tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın arsa değerinin 283.010,00 TL olduğu, davacının bu miktarın yarısını talep edebileceği ancak taleple bağlı kalınarak 100.000,00 TL’nin tahsiline karar verildiği belirtilerek hüküm tesisi cihetine gidilmiş ise de, davacı tarafça taşınmazın değerinin tespiti konusunda yapılan bilirkişi incelemesine yönelik somut ve ciddi itirazlarda bulunulduğu anlaşılmakla, taşınmazın değerinin tespiti hususunda davacının işbu itirazlarını da karşılayan, denetime elverişli bir bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar vermek gerekirken anılan husus nazara alınmaksızın eksik incelemeye dayalı, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı şirket vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, kararın davacı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 5.123,25 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı şirketten alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 19/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
11. Hukuk Dairesi 2018/2501 E. , 2019/8309 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 4 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 3 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 2 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 2 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat