16. Hukuk Dairesi 2016/13306 E. , 2019/7219 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu,... Köyü/Mahallesi çalışma alanında bulunan 105 ada 1 parsel sayılı 704.081,77 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kamu orta malı mera vasfıyla sınırlandırılarak özel siciline kaydedilmiştir. Davacılar ... ve ..., irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 105 ada 1 parsel sayılı taşınmaz içerisinde bulunup 22.04.2016 havale tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 2.910,285 metrekarelik kısmın ifrazı ve mera kaydının iptali ile aynı adanın son parsel numarası verilerek davacılar adına eşit hisseli olarak tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın mera vasfında olmadığı ve davacılar lehine 3402 sayılı Yasa’nın 14. ve 46/1. maddesinde belirtilen zilyetlikle kazanım koşullarının oluştuğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ne var ki, Mahkemece dava konusu taşınmaz başında yapılan keşifte dinlenilen yerel bilirkişilerce, dava konusu yerin davacıların babaları tarafından, öncesinde ise dedeleri tarafından çayır olarak kullanıldığı bunun dışında kalan yerlerin mera olduğu beyan edilmiş ise de; dosya içerinde bulunan bilirkişi raporlarına ekli fotoğraflardan çekişmeli bölümü ile, taşınmazın mera olduğu belirtilen bölümü arasında sabit sınır ve doğal ayırıcı unsur bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda temyize konu (A) bölümünün de meradan açıldığının kabulu zorunludur. Bilindiği üzere meralar üzerinde sürdürülen zilyetliğe süresi neye ulaşırsa ulaşssın hukuken değer verilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin taktirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
16. Hukuk Dairesi 2016/13306 E. , 2019/7219 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat