3. Hukuk Dairesi 2018/7368 E. , 2018/13282 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

3. Hukuk Dairesi 2018/7368 E. , 2018/13282 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; tarafların 1995 yılında evlendiğini, 1998 doğumlu ...adında müşterek çocuklarının olduğunu, davalının kendisine karşı ...1.Aile Mahkemesinin 2014/18 Esas, 2014/491 Karar sayılı ilamı ile açmış olduğu boşanma davasının reddedildiğini, halen tarafların ayrı yaşadığını, davalının evlilik birliğinin kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmediğini belirterek, davacı için aylık 2.500-TL, müşterek çocuk ...için 1.000-TL tedbir nafakasının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı;davacının iddialarının asılsız olduğunu belirterek, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; davacı kadının ayrı yaşamada haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, çocuk ... için hükmedilen aylık 300-TL olan tedbir nafakasının 75- TL daha arttırılarak aylık 375-TL, davacı için hükmedilen aylık 600-TL tedbir nafakasının 150-TL daha arttırılarak 750- TL olarak belirlenmesine karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 2016/8537 esas- 2016/12131 karar sayılı ve 24.10.2016 tarihli kararı ile 'Boşanma davasının reddine ilişkin kararın kesinleşmesi ile; o davada takdir edilen tedbir nafakası sona ermiştir. Davacı, 19.06.2015 tarihinde açtığı bu dava ile ayrı yaşamda haklılık nedenine dayalı olarak tedbir nafakası isteminde bulunmuştur. Her dava, açıldığı şartlara göre değerlendirilir.Davalının dava tarihindeki ekonomik ve sosyal durumu yeterli araştırılarak, davacı eş ve müşterek çocuk için hakkaniyete uygun bir miktar tedbir nafakasına hükmolunması gerektiğinden ' gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.Bozma ilamına uyularak yapılan ilk yargılama sonucunda mahkemece; davanın kabulü ile, dava tarihinden itibaren başlamak üzere aylık müşterek çocuk için 375 TL, davacı kadın için aylık 750 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, hükmedilen bu nafakaların her sene ÜFE-TÜFE oranına göre otomatik artışa tabi tutulmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 2017/13369 E 2017/12539 K sayılı ve 21.09.2017 tarihli kararı ile '...Mahkemece bozma kararına uyulduğu halde gerekleri tam olarak yerine getirilmemiş, Dairemizce davalının dava tarihindeki ekonomik ve sosyal durumu yeterli araştırılmasına karar verilmesine rağmen bozma ilamı doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılmamıştır. Ayrıca mahkemenin 03.03.2016 tarihli ilk hükmü 'davacı eş ve müşterek çocuk için hakkaniyete uygun bir miktar tedbir nafakasına hükmolunması' gerekçesiyle davalı yararına bozulduğundan mahkemece takdir edilen nafakalarda hakkaniyete uygun bir indirim yapılması gerekmekte olup..' gerekçesi ile yeniden bozulmasına karar verilmiştir.Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama sonucunda; davacının davasının kısmen kabulü ile, müşterek çocuk için dava tarihinden itibaren 300,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar kesinleştikten sonra 300,00 TL iştirak nafakası olarak aynen devamına, davacı eş için dava tarihinden itibaren 500,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar kesinleştikten sonra 500,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, belirlenen bu nafakaların her yıl ÜFE oranına göre otomatik artışa tabi tutulmasına karar verilmiş hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Somut uyuşmazlık tedbir nafakası talebine ilişkindir.TMK.nun 197.maddesinde düzenlenen tedbir nafakası, boşanma ve ayrılık davası açılmadan önceki dönemde evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin taraflarca yerine getirilmemesi, birlikte yaşamaya ara verilmesi halinde eş ve reşit olmayan çocuklar yararına hükmedilen nafakadır. Yardım nafakası, TMK'nın 364/1 maddesinde düzenlenmiş olup herkesin yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan alt ve üst soyuna nafaka vermekle yükümlü olduğu hükme bağlanmıştır. Aynı Kanun'un 365. maddesinin 2. fıkrasında ise davanın; davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibaret olduğu düzenlenmiştir. İştirak nafakası ise, TMK'nın 182/2. maddesinde düzenlenen velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve giderlerine gücü oranında katıldığı nafakadır. Somut olayda davacının talebi tedbir nafakasına ilişkin olup mahkemece, gerekçede davanın ayrı yaşamada haklılık nedenine dayalı olarak açılmış tedbir nafakası istemine ilişkin olduğu, davacının ayrı yaşamakta haklı olması nedeniyle davacı kadın ve müşterek çocuk lehine tedbir nafakasına hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Gerekçede tedbir nafakası olarak değerlendirme yapılmasına rağmen hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinde 'karar kesinleştikten sonra iştirak nafakası olarak aynen devamına' ve 'yardım nafakası olarak aynen devamına' ibarelerinin kullanılması doğru görülmemiştir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK'nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün 1 numaralı bendinin hükümden çıkartılarak yerine '1- Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile müşterek çocuk için dava tarihinden itibaren aylık 300,00 TL tedbir nafakasının ve davacı eş için dava tarihinden itibaren aylık 500 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, belirlenen bu nafakaların her yıl TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmasına' ifadesinin eklenmesine, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/12/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.







Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön