17. Hukuk Dairesi 2018/1629 E. , 2019/12341 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... ve Tar. Ür. Dağ. A.Ş vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, 09.02.2007 tarihinde, müvekkillerinin eş/annesi olan yaya ...'nün, davalıların sürücüsü, işleteni ve zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu aracın çarpması sonucu vefat ettiğini belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla davacı eş için 20.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden işleyecek ticari temerrüt faiziyle tüm davalılardan ve her bir davacı için 50.000,00'er TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketi dışındaki davalılardan, müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ..., davaya cevap vermemiş; diğer davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile davacı eş için 15.041,07 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı ... şirketinden dava, diğer davalılardan kaza tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte; davacıların her biri için 10.000,00'er TL olmak üzere toplam 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte sigorta şirketi dışındaki davalılardan, müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... ve Tar. Ür. Dağ. A.Ş vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle mahkemece uzman bilirkişiden alınan rapordaki kusur oranının benimsenmesinde ve maddi tazminat raporunun hükme esas alınmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı ... ve Tar. Ür. Dağ. A.Ş vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı TBK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar lehine takdir olunan manevi tazminatların ayrı ayrı bir miktar çok olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun manevi tazminatlara hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-Davacılar vekilince dava dilekçesinde manevi tazminat yönünden yasal faiz talep edilmesine karşın hükmedilen manevi tazminatlara avans faizi işletilmesine karar verilmesi talep aşımı olup isabetli değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... ve Tar. Ür. Dağ. A.Ş vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE,(2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... ve Tar. Ür. Dağ. A.Ş vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... ve Tar. Ür. Dağ. A.Ş.'ye geri verilmesine 23/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
17. Hukuk Dairesi 2018/1629 E. , 2019/12341 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat