3. Hukuk Dairesi 2017/16433 E. , 2018/4234 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kiralananın tahliyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, malik olduğu taşınmazda davalının kiracı olduğunu, taşınmazın bulunduğu eski binayı tamamen yıkarak taşınmaz üzerinde büyük bir proje inşa edeceğini, bu hususun ihtarname ile davalıya bildirdiğini ancak davalının taşınmazı tahliye etmediğini ileri sürerek, kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın yeniden inşa ve imar nedeniyle tahliye davası olması nedeniyle verilen sürelere rağmen davacı tarafça onaylı herhangi bir proje ibraz edilmediği, belediye başkanlığından gelen yazı cevabına göre 3194 sayılı yasanın 18. maddesi uyarınca yapılan çalışmaların ne zaman sona ereceğinin belli olmadığı, onaylı projenin sunulmasının ilanihaye beklenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, 05.11.2015 tarihli celsede 'Davacı vekiline projenin belediyeye sunulması ve onay alınması için süre verilmesine,' şeklinde, 01.03.2016 tarihli celsede 'Davacı vekiline Belediye başkanlığından onaylı projeyi alıp, mahkememize sunması için süre verilmesine' şeklinde ara kararlar kurulmuş, onaylı projenin sunulmaması üzerine davacı vekili, belediye tarafından 3194 sayılı yasanın 18. maddesi uyarınca çalışma yapıldığı, bu çalışmanın sonucunun beklenmesi istenmiştir. Mahkemece onaylı proje sunulamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 94.maddesine göre hakim tayin ettiği müddetin kesin olduğuna karar verebilir. Ancak, böyle bir durumda kesin sürenin hukuki sonuç doğurabilmesi için, buna ilişkin ara kararının yasaya ve içtihatlara uygun şekilde oluşturulması, hiçbir tereddüde yer vermeyecek derecede açık olması ve kesin süreye uyulmamasının sonuçlarının ilgili tarafa ihtar edilmesi gerekir. Mahkemece davacı tarafa işlemin yapılmasına yeterli ve usulune uygun kesin süre verilmemiş, sadece onaylı proje sunulması için süre verilmiştir. Bu durumda verilen süre bir sonuç doğurmaz. Bu nedenle Mahkemece davacıya usulüne uygun şekilde kesin süre ihtaratı yapılarak, sonucuna göre deliller yeniden değerlendirilip bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
3. Hukuk Dairesi 2017/16433 E. , 2018/4234 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 32 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 26 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 27 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 4 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat