22. Hukuk Dairesi 2015/27305 E. , 2018/6680 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2015/27305 E. , 2018/6680 K.

'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesini Sosyal Güvenlik Kurumu primlerinin gerçek ücret üzerinden ödenmemesi, fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücretlerinin ödenmemesi nedeni ile haklı sebeple feshettiğini belirterek kıdem tazminatı ve birkısım ücret alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının istifa ederek işten ayrıldığını savunmuş ve davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla mesai yapıp yapmadığı, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıp çalışmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını, ulusal bayram genel tatil günlerinde çalıştığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil çalışmasının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, bu çalışmaların yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma ve genel tatil çalışması olup olmadığı araştırılmalıdır.

Somut olayda, Mahkemece, imzalı bordrolarda tahakkuk bulunan aylar dışlanarak 04.11.2008-31.08.2009 tarihleri arasında, davacı tanıklarının beyanlarına itibar edilerek haftada on iki saat için hesaplanan fazla çalışma ücreti alacağı hüküm altına alınmıştır. Ancak, davacı tanığı ...'ün hesaplamaya konu dönemde işyerinde çalışması bulunmadığı gibi tanık ...'ün işverene karşı açtığı aynı nitelikte davası vardır. Salt husumetli tanık beyanı ile söz konusu çalışmaların ıspatlandığı kabul edilemeyeceği gibi hesaplamaya konu dönemde davacı ile birlikte çalışmayan tanık beyanı ile sonuca gidilmesi de isabetli olmayacaktır. Bu sebeple fazla çalışma ücreti alacağının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü hatalıdır.
Yine, ulusal bayram genel tatil ücreti alağının da aynı gerekçe ile reddine karar verilmesi gerekirken, hesaplama sırasında fazla çalışma ücretine dahil edildiği gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.





Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön