22. Hukuk Dairesi 2018/16494 E. , 2019/314 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ : 5. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : İŞE İADE
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, 03/03/2010- 18/08/2016 tarihleri arasında davalı işverenlikte çalıştığını, iş akdinin haksız olarak feshedildiğini, davalı işverenlikte çalıştığı sürece hiçbir disiplin soruşturması geçirmediğini, işyerinin faaliyet gösterdiği alanın niteliğini, güvenlik ve stratejik boyutlarını bilen ve buna son derece riayet eden, vatanını ve milletini seven ve yaptığı işin tüm ülkeye sağlıdığı katkı ile motive olup asla yılmayan bir personel olduğunu, hakkında işe başlamadan önce yapılan güvenlik araştırmasında herhangi bir olumsuzluk olması halinde, bu kadar süre davalı işverenlikte pürüzsüz bir şekilde iş ilişkisini sürdüremeyeceğini, fesih bildirimi içeriğinde '... Yapılan inceleme ve araştırmada ... çalışma ilkelerine ve çalışma düzenine aykırı olacak şekilde güven temelinin çökmesine neden olduğunuz tespit edilmiştir.' ibaresinin bulunduğunu, ancak davalı işverenin, fesih bildiriminde, hangi davranış veya eylemi ile güven temelinin çökmesine neden olduğunun izah edilmediğini, hayatı boyunca sadece bu yapı ile değil, herhangi bir cemaatle bağlantısının olmadığını, herhangi bir sohbete gitmediğini, kimseye para vermediğini, üniversitede okurken herhangi bir kulübe, sonrasında herhangi bir derneğe, partiye üye olmadığını beyan ederek feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iadesine ve boşta geçen süreye ait ücret ve diğer hakları ile işe başlatmama tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş akdinin 18/08/2016 tarihinde 4857 Sayılı İş Kanununun 25/2 maddesi uyarınca davalı tarafından haklı nedenle feshedildiğini, 15 Temmuz 2016 ve sonrasında yaşanan gelişmeler sonucunda, devletin ilgili kurumlarından gelen bilgiler kapsamında ... ile bir şekilde bağlantı bulunduğu bildirilen kişiler ile iş ilişkisinin devam ettirilmesinin öncelikle ülkemiz ve müvekkili şirket güvenliği açısından beklenemez bir davranış olduğunu, davacının da devletin ilgili kurumları tarafından aktarılan bilgilerde ismi geçen kişilerden biri olduğunu, bunun davacıya olan güven ilişkisinin temelden çökmesine neden olduğunu, davacı beyanlarında eşinin iş akdi feshinin dayanaksız olduğunu söz konusu örgütle herhangi hiç bir bağlantısı olmadığı şeklinde beyanda bulunmadığını sadece suçların şahsiliği ilkesine değindiğini, eşinin söz konusu örgütle bağlantılı olma şüphesinin dahi ... gibi ülke savunmasında kritik öneme sahip bir şirket açısından davacının iş sözleşmesinin devamı en başta ülke ve şirket menfaatleri açısından beklenemez bir davranış olduğunu, be nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesi'nce, ... Müsteşarlığına yazılan müzekkere cevabında, ... Müsteşarlığının görev ve faaliyetleriyle, bu görev ve faaliyetler kapsamında elde edilen istihbaratın paylaşılacağı kurumların, 2937 sayılı yasa gereğince belirlendiğini, bu nedenle bilgi paylaşamayacağının bildirildiği, davacı hakkında ... mensubu olup olmadığına dair herhangi bir bilginin paylaşılmadığı,
Emniyet Genel Müdürlüğü'nün aynı konuda yazılan müzekkere cevabında, .../... yönelik çalışma ve operasyonlara devam edildiğini, müzekkere cevabı verilen 16/11/2016 saat 11.00 itibariyle, davacı hakkında intikal etmiş bilgi ve belgenin bulunmadığını, istihbarat ve Kom Daire Başkanlığının konu hakkında bilgisi olabileceğinin bildirildiği,
Kom Başkanlığı'na yazılan müzekkere cevabında, davacının adının yapılan soruşturmalarda, ihbarlarda, ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2014/37666 sayılı Ana soruşturmasında,...'e ait 25/12/2013 tarihli telefon konuşmasında, yapmış olduğu ... 'ya para yatırın talimatı sonucu ... 'ya para yatıran kişilerin listesinin bulunduğu ve 31/12/2013-24/12/2014 tarihleri arası, ... 'ya hesap açan şahıslar listesinde istihbarat Dairesi Başkanlığına gönderilen ... Ek 7 maddesindeki istihbari mahiyetteki olan haricen delillendirilmedikçe delil niteliği taşımayan, örgüt içerisindeki iletişimi sağladıkları, by lock adlı programın mobil cihaza yükleyen ve kullandıkları değerlendirilen şahıslar listesinde, 15 Temmuz darbe girişimi sonunda, hakkında işlem yapılan şahıslar listesinde davacının adına rastlanmadığı bilgisinin verildiği,
... Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazılan müzekkere cevabında, Uyap sisteminde yapılan sorgulama sonucu, davacının hakkında soruşturma bulunan kişilerden olmadığı, ancak yapılan sorgulamanın ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yetki alanı ile sınırlı olduğu, ilçeler ve Mahkemelerin yaptıkları soruşturmaların Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sorgulanamadığı, 26/12/2016 tarihi itibariyle yapılan sorguda davacının adına rastlanmadığının bildirildiğinin anlaşıldığı,
Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı'na yazılan müzekkere cevabında, davacının çocuğunun kapatılan ve sahibi ... olan Özel ...İlkokulunda okuduğu bildirilmiş olup, davacı tarafından 05/04/2017 tarihli oturumda çocuğunun bu okulda okuduğunun doğrulandığı, 17/25 Aralık soruşturmasından sonra devam eden süreçte 2016 yılı Haziran ayında eğitim dönemi bittiğinde, çocuğunu bu okuldan aldığı, 15/06/2016 tarihinde Doktorlar Kolejine kaydını yaptırdığını beyan ederek, bu hususun doğruluğunu bildirdiğinin anlaşıldığı,
Toplanan deliller yukarıda izah edildiği üzere, davacının çocuğunun ... ile bağlantılı olduğu tespit edilen bir ilkokulda okuduğu, eşinin de aynı gerekçe ile çalışmakta olduğu ... 'dan görevden alındığı, ancak hem davacının hem de eşinin bu terör örgütü ile bağlantıları sebebi ile işten çıkarılma dışında başka bir işleme tabi tutulmadıklarının tespit edildiği,
... nedeni ile kapatılan okullar listesinin oldukça çok olduğu, bu okullarda binlerce çocuğun okuduğu ülkemizin bir gerçeği olduğu, başka bir bağlantı tespit edilmeden, yalnızca çocuğunu bu okullara gönderen kişilerin terör örgütü mensubu olarak belirlenmeleri de maddi gerçeğe uygun olmadığı gibi hakkaniyete de uygun olmadığı, normal şartlar altında toplanan bu delillerden sonra, işten çıkarma koşullarının gerçekleşmediği düşünülse de, davacının ve eşinin terör örgütü üyesi olmak suçundan görevden alınmaları, daire amirlerinin bu şekilde bir değerlendirmeye tabi tutmuş bulunmaları, ülkemizin 15 Temmuz 2016 tarihinden sonra girmiş olduğu kritik süreç ve davacının çalıştığı ... kuruluşunun tam anlamıyla güvenilir insanlarla çalışılmak zorunda olan savaş sanayi konusunda hizmet veren, çalışanların güvenlik soruşturmasının büyük önem taşıdığı bir kuruluş olması sebebiyle, işveren tarafından yapılan feshin şüphe feshi olduğu, böyle bir fesihte işverenin işçisine karşı duyduğu şüphenin aralarındaki güven ilişkisinin zedelenmesine yol açtığı, işveren tarafından katlanması beklenmeyecek bir şüpheden dolayı, işçinin, iş ilişkisinin devamı için gerekli olan uygunluğun ortadan kalktığı, güven ilişkisinin sarsılmasına yol açan şüphenin işçinin kişiliğinde bulunan bir sebepten kaynaklandığı, somut olayların haklı kıldığı şüphe, güven potansiyeline sahip olmaksızın, ifa edilemeyecek iş için, işçinin uygunluğunu ortadan kaldırdığından, iş ilişkisinin devamı için gerekli güvenin sarsıldığı, objektif olay ve vakıalara dayanan güçlü bir şüphenin bulunduğu, davalı ... 'ın 15 Temmuz 2016 tarihli silahlı darbe teşebbüsünde terör örgütü tarafından önemsenerek, özellikle hedef olarak görülen bir kuruluş olduğu hep birlikte değerlendirildiğinde, iş akdinin işveren tarafından geçerli nedenle feshedildiği kanaat ve sonucuna varılarak, davanın reddine dair karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
Karara karşı davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararı:
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, ilk derece mahkemesi hakiminin objektif, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitleri ile karar gerekçesine ve uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu; ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı tarafın yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine, karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Davacının iş sözleşmesi 18.08.2016 tarihli “15 Temmuz ve sonrasında yaşanan gelişmeler çerçevesinde ...’ın faaliyet gösterdiği alanın niteliği, güvenlik ve stratejik boyutları değerlendirildiğinde öncelik ülkemizin ve şirketimizin güvenliği ve çıkarları olmaktadır. Ancak yapılan inceleme ve araştırmalarda ... çalışma ilkelerine ve çalışma düzenine aykırı olacak şekilde güven temelinin çökmesine neden olduğunuz tespit edilmiştir.
Yukarıda yer alan hususlar doğrultusunda, güven ilişkisinin sarsılması veya güven temelinin çökmesi nedeniyle iş ilişkisinin sürdürülmesi tarafımızdan beklenemeyeceğinden iş akdiniz 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II. Maddesi hükmüne dayanarak 18.08.2016 tarihi itibari ile haklı nedenle derhal feshedilmiştir.” fesih bildirimi ile feshedilmiştir.
Mahkemece, fesih bildirimin geçerli neden oluşturacağı belirtilerek işe iade talebi reddedilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk Dairesince de davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamında ilk derece mahkemesi tarafından feshe neden olabilecek bilgi ve belgelerin tespiti adına araştırma yapıldığı anlaşılmıştır.
Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yapılan inceleme sonucunda,'... kaydı, ... hesap hareketleri, ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından davacı hakkında soruşturma yapılıp yapılmadığı, dernek veya vakıf üyeliklerinin bulunup bulunmadığı, ' konularında davacının kaydına rastlanılmadığı, ...'ya para yatırılması talimatının üzerine 31.12.2013-24.12.2014 tarihlerinde para artışı olan yada yeni hesap açan şahıslar listesinde yer almadığı, Terörle Mücadele Dairesi Başkanlığı'nın 15 Temmuz darbe girişimi sonrası işlem yapılan şahıslar listesinde adı geçenleri gösterir tabloda kaydına rastlanılmadığının bildirildiği görülmüştür. Her ne kadar Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı'nın cevabı yazısında davacının çocuğunun kapatılan Özel...İlkokulda okuduğu bildirilmiş ise de, 15 Temmuz darbe girişimi öncesi Haziran 2016 tarihinde davacının çocuğunun kaydını bu okuldan aldığı dikkate alındığında, tek başına bu hususun davacı işçi yönünden örgüt üyeliğiyle irtibatı veya iltisakı olduğu yönünde yeterli bir şüphe oluşturmayacağı, yukarıda bahsedilen araştırma sonuçları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacı işçinin şüpheyi haklı kılacak herhangi bir davranışı tespit edilemediğinden feshin geçersiz olduğu ve davacının işe iadesine karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından, Mahkemece ve Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince verilen davanın reddi kararı, 4857 sayılı İş Yasasının 20/3. maddesi uyarınca Dairemizce kaldırılmış ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 2017/1555 esas ve 2017/1614 karar sayılı ve ... 6. İş Mahkemesinin 2016/1722 esas, 2017/135 karar sayılı kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-İşverence yapılan FESHİN GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
3-Davacının kanuni sürede işe başvurmasına rağmen, işverenin süresi içinde işe başlatmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının işçinin beş aylık ücreti olarak belirlenmesine,
4-Davacının işe iade için işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar doğmuş bulunan en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının davacıya ödenmesi gerektiğinin belirlenmesine,
5-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 44,40TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 15,20 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına, davacının yatırdığı peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre 2.180,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 416,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
8-Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, karardan bir örneğin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avanslarından varsa kullanılmayan bakiyelerinin ilgili tarafa iadesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, kesin olarak 09.01.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
22. Hukuk Dairesi 2018/16494 E. , 2019/314 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat