22. Hukuk Dairesi 2016/2456 E. , 2019/11 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

22. Hukuk Dairesi 2016/2456 E. , 2019/11 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacı işçinin Akdağmadeni Noterliği'nin 31/08/2012 tarih ve 03646 sayılı ihtarıyla iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının işçinin son maaşının henüz hak ediş tarihi gelmeden iş sözleşmesini haklı neden olmaksızın feshettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-4857 sayılı İş Kanununun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin feshi halinde kullanılmayan izin sürelerine ait ücretlerin, son ücret üzerinden ödenmesi gerektiği kurala bağlanmıştır. Ancak, kanunda izin ücreti için kesin bir ödeme günü belirlenmiş değildir. İş sözleşmesinin feshedildiği tarihte izin ücreti muaccel olur. Bununla birlikte, faiz başlangıcı bakımından işverenin ayrıca temerrüde düşürülmesi gerekir.
Dairemizce, iş sözleşmesinin feshinde ödenmesi gereken izin ücreti, geniş anlamda ücret içinde değerlendirilmemiş ve 4857 sayılı Kanunun 34. maddesinde sözü edilen bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilemeyeceği kabul edilmiştir. O halde, izin ücreti için uygulanması gereken faiz yasal faiz olmalıdır.
Somut olayda mahkemece yıllık izin ücretine en yüksek banka mevduat faizi talep edildiğinden taleple bağlılık ilkesi gereği yasal faiz oranını aşmamak üzere en yüksek banka mevduat faizine hükmedilmesi gerekirken “en yüksek banka mevduat faizi” işletilmesine karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
Ancak bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
3-Mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği, bilirkişi raporunda davacı alacaklarının brüt olarak hesaplandığı görülmüştür.
Mahkemece hüküm altına alınan alacaklarının brüt mü net mi olduğunu belirtilmemesi infazda tereddüt yaratır mahiyette ise de, bu hatanın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
Sonuç:
Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Temyiz olunan kararın hüküm fıkrasında bulunan 'Davanın bilirkişi raporu doğrultusunda kabulüne,' ifadesinden sonra gelmek üzere karara 'hüküm altına alınan kıdem tazminatı, ulusal bayram ve genel tatil çalışma ücreti, yıllık izin ücreti brüt tutarda olmakla yasal kesintilerin infaz aşamasında dikkate alınmasına' sözcüklerinin eklenmesine
2-Temyiz olunan kararın 3 nolu bendinde yer alan ' en yüksek banka mevduat faizi' sözcükleri silinerek yerlerine 'yasal faizi aşmamak üzere en yüksek banka mevduat faizi' sözcüklerinin yazılmasına hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön