23. Hukuk Dairesi 2016/4532 E. , 2019/5533 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

23. Hukuk Dairesi 2016/4532 E. , 2019/5533 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın tapu iptali yönünden reddine, alacak davası yönünden kısmen kabulüne birleşen davanın husumet nedeniyle usulden reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl davada davacı şirket davalı arsa sahibiyle aralarında 27.09.2007 tarihli adi olarak düzenlenen inşaat yapım sözleşmesi ve 25.03.2008 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğunu belirterek davalıya bir dükkan teslim ettiğini arsa payı sözleşmesi gereğince kendisine verilmesi gereken 16/1060 m²'lik arsa payının tapu iptal ve tesciline, bunun mümkün olmaması halinde 30.000 TL inşaat bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen 2013/27 Esas dosyada davacı arasındaki ..., kendisi adına kızı...’ın Kayhan Karaman’a vekalet verdiğini, bu vekaletin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapılması için verilmemesine rağmen yüklenici şirketin elemanı olan Kayhan’ın vekalet görevini kötüye kullanarak davalı şirketle sözleşme yaptığını, bu nedenle 25.03.2008 tarihli sözleşmenin iptaline ve kendisine bırakılan dükkanın 2/19 payının tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece asıl davada tapu iptali ve tescil talebinin reddine, yüklenicinin tazminat talebinin kısmen kabulü ile 17.846 TL’nin arsa sahibinden alınarak davacıya verilmesine, birleşen davanın husumet nedeniyle reddine karar vermiştir.
... temyizinde, kendisine ait dükkanın 2/19 hissesini davacı şirketin sattığını, noterde yapılan arsa payı karşılığı sözleşmenin geçersiz olduğunu, kendilerine ait olan hissenin bedeli ile peşin ödenen 3.000 TL’nin mahsup edilerek yüklenicinin inşaat bedelinin tespiti gerektiğini, davada reddedilen kısımlar yönünden lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek hükmün bozulmasını talep etmiştir.
Asıl davada davacı temyizinde; davacı şirket, taraflar arasında yapılan 25.03.2008 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geçerli olduğunu, yüklenicinin 1 adet dükkanın (zemin kat 3. dükkan) 17/19 payını davalı adına tescil ettiğini, sözleşme gereğince davalıya ait 16/1060 payın tapusunun iptal edilerek kendi adına verilmesi gerekirken dükkanın yapım bedeline hükmedilmesinin isabetsiz olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
Mahkemece asıl davada tapu iptal talebinin reddine, inşaat bedeli olarak 41.321 TL’den 3. kişiye satılan 2/19 hisse bedeli olan 19.474 TL ve peşin ödenen 3.000 TL’nin güncel değeri olan 4.001 TL’nin mahsup edilerek neticeden 17.846 TL inşaat bedeline hükmetmiştir. Birleşen davanın da reddine karar vermiş ise de, yapılan araştırma yetersiz ve verilen hüküm talep ve somut olaylarla örtüşmemektedir. Bu nedenle;
1-Asıl davada davacı HMK’nın 111. maddesine göre terditli dava açmıştır. Terditli davasında öncelikli talebi tapu iptali ve tescil olduğuna göre, tapu iptali ve tescil isteminin yeterli gerekçe gösterilmeden reddedilmesi doğru görülmemiştir.
2-Birleşen davada, 25.03.2008 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmenin vekalet görevi kötüye kullanılarak yapıldığı ileri sürülerek iptali talep edilmiş olmasına rağmen, bu taleple ilgili yeterli araştırma yapılmadan gerekçesiz olarak reddedilmesi isabetsiz olmuştur.
3-25.03.2008 tarihli noterde yapılan sözleşmenin geçerli olduğu sonucuna varılması ve tapu iptali tescil kararının verilmesinin mümkün olmaması halinde, dükkanın ...’e teslim edildiği tarihte sözleşmeye göre yükleniciye intikal etmesi gereken 16/1060 hissenin teslim tarihi itibariyle rayiç bedelin tespit edilerek anılan sözleşmeye göre varsa eksik ve ayıplı imalat bedeli, peşin alınan meblağda mahsup edilerek ve davacı ...’in Küçükçekmece 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/283 Esas sayılı dosyasındaki maddi ve manevi tazminat isteminin reddedildiği de dikkate alınarak bulunacak meblağa hükmetmek gerekirken geçersiz olan 27.09.2007 tarihli adi sözleşmeye göre tazminata hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan (1), (2) ve (3) numaralı bentlerde belirtilen nedenlerle kararın her iki taraf yararına BOZULMASINA, bozma nedenlerine göre tarafların diğer bozma nedenlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 25.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.












Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön