1. Hukuk Dairesi 2017/4432 E. , 2020/1496 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada
Davacı, dava konusu 885 parsel sayılı taşınmazın ilk önce 736/24000 oranında paydaşı olduğunu, taşınmazın 958/24000 oranında paydaşı olan dava dışı ...’nın payından 850 m2'lik bölüme kamulaştırmasız el atma nedeniyle adı geçen tarafından açılan ve Pendik 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1996/623 Esas 1996/836 Karar sayılı dosyası üzerinden görülen dava neticesinde 850 m2’lik kısmın dava dışı ... Büyükşehir Belediyesi adına terkinine karar verildiğini, dava dışı paydaş ...’un bu karardan sonra fakat terkin işlemininin yapılmasından önce 808/24000 payı kendisine, 150/24000 payı da davalıya satış yoluyla temlik ettiğini, neticeten dava konusu taşınmazda önceki payıyla birlikte toplam 1544/24000 paya ulaştığını, dava dışı ...’un aynı zamanda 15.11.1999 tarihli taahhütname ile dava konusu taşınmazda kamulaştırma dışında kalan kısımdaki haklarını sattığını kabul ve taahhüt ettiğini, dava dışı ...’dan aldığı 808/240000 pay için taahhütname gereği herhangi bir terkin işlemi yapılmaması gerekirken sanki adı geçene ait 958/24000 payın tamamını satın almış gibi tapu müdürlüğü tarafından hatalı değerlendirme yapılarak terkin işleminin tamamının kendisine ait paydan yapıldığını, davalıya ait 150/24000 pay üzerinde herhangi bir terkin işlemi yapılmadığını, davalı lehine haksız kazandırmaya sebebiyet verildiğini, satıcının verdiği taaahütname geçerli olmasa dahi terkinin devredilen pay oranında yapılması gerektiğini ileri sürerek davalıya ait payın tamamının terkininden sonra eksik kalan kısmın kendisine ait paydan terkin edilmek suretiyle tapu kaydının düzeltilmesini ve haksız olarak terkin edilen bölüm kadar tapu kaydının iptali ile adına tescilini, olmadığı taktirde oransal olarak terkin işleminin gerçekleştirilerek kendisinden fazla terkin edilen tapu kaydının düzeltilerek haksız olarak terkin edilen bölümün tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
Davalı, davanın idare mahkemesinde görülmesi gerektiğini, kendisine karşı husumet yöneltilemeyeceğini, zamanaşımı süresinin geçtiğini, taahhütlerle bir ilgisi bulunmadığını, tüm paydaşların davaya dahil edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu 885 parsel sayılı taşınmazda dava dışı paydaş ...'nın toplam 958/24000 payı var iken Pendik 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kararına göre dava dışı ...’un payından 850 m2'lik kısmın yola terk edilmesine karar verildiği, bu aşamada dava dışı ...’un 808/24000 payını davacıya, 150/24000 payını da davalıya sattığı, yola terk edilen 850 m2'lik kısmın tamamının davacının payından terk edildiği, yapılan imar uygulaması sonucunda davalıya 111 ada 10 parsel sayılı taşınmazın tamamının verilip davacıya ise 110 ada 1 parsel sayılı ./..
taşınmazın 90630/169661 payının verildiği, Pendik 1. Asliye Hukuk Mahkemesi kararında, dava konusu 885 parseldeki 17 ve 18 no’lu özel parseller için karar verilerek kararın kesinleştiği, 17 ve 18 no’lu özel parsellerin davacının imarla paydaş olduğu 110 ada 1 parsel sayılı taşınmaz içinde kaldığı, davalıya verilen 111 ada 10 no’lu parsel içinde kalmadığı, yola terkin yapılırken 17 ve 18 no’lu özel parseller dikkate alınarak terkin yapıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 03.03.2020 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat Emine Öztürk ile temyiz edilen davalı vekili Avukat Pelin Tümkaya Avşar geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 02.01.2020 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen vekili için 2.540.00. TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 29.20. TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 03.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
1. Hukuk Dairesi 2017/4432 E. , 2020/1496 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 3 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 3 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat