8. Hukuk Dairesi 2016/4176 E. , 2018/13979 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ile davalı asıl tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı ... vekili, evlilik birliği içinde davalı kadın adına edinilen bir adet araç ve taşınmaz bulunduğunu izah ederek malların aynen iadesini, bu talep mümkün olmaz ise bedellerinin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş dava değeri 25.000,00 TL olarak bildirilmiştir.
Davalı asıl ..., aracın ilk evliliğinden olan çocukları tarafından parası ödenerek satın alındığını, taşınmazın ise evlilik öncesi edinildiğinden kişisel mal olduğunu, davacı tarafın adına kayıtlı motorsikletleri bulunduğunu, evlilik içinde edinilen ev eşyalarının davalı tarafta kaldığını, esasen bunların paylaşılması gerektiğini, bu malların değerlerinin yarısının kendisine ait olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüyle 24.014,00 TL'nin karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davacı vekili ve davalı asıl tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davacı vekilinin ve davalı asılın aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince
Tasfiyeye konu edilen 1998 model ... araç eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 10.09.2008 tarihinde davalı adına edinilmiştir. Mahkemece, araç alımında bedelin yarısının davalı kadının oğlu tarafından karşılandığı, dolayısıyla bu miktarın kişisel mal olduğu, bu nedenle aracın değerinin yarısı artık değer kabul edilerek bu değerin yarısı üzerinden katılma alacağına hükmedilmiştir. Ne var ki dosya kapsamında davalı tarafın savunduğu şekilde araç alınırken oğlu tarafından bedel ödendiğine dair somut delil bulunmadığı ve bu savunmanın ispat edilemediği anlaşılmaktadır. Mahkemece, aracın değerinin tamamının edinilmiş mal olarak kabulüyle katılma alacağı hesaplanması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi bozma nedeni yapılmıştır.
3- Davalı asılın diğer temyiz itirazlarına gelince
Tasfiyeye konu edilen 1 parsel sayılı taşınmazın taraflar evlendiklerinde mevcut arsa ve tek katlı yapı ile evlilik birliği içinde bu tek katın üzerine inşa edilen ikinci kat yönünden davacı lehine katılma alacağına hükmedilmiş ise de arsa ve üzerindeki tek katlı yapı (birinci kat) yönünden yapılan hesaplama yöntemi incelendiğinde dosya kapsamı ile örtüşmediği ve hatalı olduğu anlaşılmaktadır.
Dosyadaki bilgi, belge, tapu kaydı, belediye yazıları ve beyanlar incelendiğinde davaya konu taşınmazın arsası ve üzerindeki tek katlı gecekondunun evlenmeden önce çok uzun senelerdir davalı kadın tarafından kullanıldığı, belediye tarafından bu kullanıma istinaden tahsis ile bu yerin tapusunun yine evlenmeden önce 02.05.2003 tarihinde davalı adına tescil edildiği, belediyeye ödenmesi kararlaştırılan tahsis ücreti 2.010,00 TL için taksitlendirme yapıldığı ve taksitlerin 1.010,00 TL'sının evlilik birliği içinde ödendiği anlaşılmaktadır. Mahkemenin, sadece bu tahsis ücretinden yola çıkarak evlilik öncesi ve sonrası ödemeleri birbirine oranlamak suretiyle katılma alacağı hesaplaması doğru olmamıştır.
Mahkemece yapılacak iş, öncelikle taşınmazın edinme tarihi 02.05.2003 itibariyle mevcut nitelik ve özelliklerine göre değeri tespit edilmeli, bu miktar ile belediye tahsis ücreti toplanarak taşınmazın toplam değeri bulunmalıdır. Taşınmazın bu toplam değeri ile evlilik birliği içindeki ödenen taksit miktarı (1.010,00 TL) oranlanarak davalı kadına ait bu taşınmaza evlilik birliği içinde edinilmiş mallardan yapılan katkı oranı tespit edilmelidir. Bu belirlenecek oran, taşınmazın tarafların evlendikleri tarihteki mevcut halinin tasfiye tarihindeki sürüm (rayiç) değeriyle çarpılarak ortaya çıkacak artık değerin yarısı üzerinden davacının katılma alacağı hesaplanmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle davacı vekilinin, (3) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalı asılın yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, tarafların diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenle reddine, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, istek halinde peşin harcın temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, 12.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
8. Hukuk Dairesi 2016/4176 E. , 2018/13979 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 105 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 32 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 27 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 27 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat