8. Hukuk Dairesi 2016/8175 E. , 2020/146 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

8. Hukuk Dairesi 2016/8175 E. , 2020/146 K.

'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Dosyanın incelenmesinden
A-1. Davanın taraflarından, ...’ın vefat ettiği, ancak mirasçılarına usulüne uygun gerekçeli kararın tebliğ edilmediği, (vekile gerekçeli karar tebliği tarihinde ...’ın ölü bulunduğu) anlaşılmıştır.
2. Davanın taraflarından ...’a gönderilen gerekçeli karar tebliğinin, tevziat saatlerinde adresin kapalı olması nedeniyle muhtara yapıldığı anlaşılmaktadır.
Tebligat Kanunu 21/1'e göre yapılacak tebligatlarda, muhatabın adreste bulunmama sebebinin tespiti ile birlikte, 2 nolu haber kağıdının kapıya yapıştırılması ve durumun komşuya/yönetici veya kapıcıya bildirilmesi gerekmektedir.
...’a gönderilen karar tebliği, her ne kadar adresin kapalı olması nedeni ile mahalle muhtarına yapılmış ise de, muhatabın adreste bulunmaması halinde tebliğ memurunun ne şekilde davranması gerektiğini düzenleyen Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30. maddesinin birinci fıkrasında 'Adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine meşruhat verilerek çıkarılan tebligatlar hariç olmak üzere, muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste sürekli olarak bulunmazsa, tebliğ memurunun adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar kurulu veya meclis üyeleri, zabıta amir ve memurlarından tahkik ederek beyanlarını tebliğ mazbatasına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir' hükmü öngörülmüştür. Yönetmeliğin 30. maddesi, tebliğ memuruna ilgilinin neden adreste bulunmadığını 'tahkik etme' görevini yüklemiştir. Buna göre tebliğ memuru tahkik etmekle kalmayıp, bunu tevsike yönelik olarak yaptığı tahkikatın sonucunu Tebligat Kanunu'nun 23/7 ve Tebligat Yönetmeliğinin 35/f bendi gereğince tebliğ evrakına yazacak ve maddede açıkça belirtildiği üzere ilgilisine imzalatacaktır. Ancak bu şekilde, yapılan işlemin usulüne uygun olup olmadığı hakim tarafından denetlenebilir. Muhatabın, tebliğ adresinde ikamet etmekle birlikte, kısa ya da uzun süreli ve geçici olarak adreste bulunmadığının, tevziat saatlerinden sonra geleceğinin beyan ve bunun tevsik edilmesi halinde ancak, maddede sayılanlardan, örneğin muhtara imza karşılığı tebliğ edilip, 2 numaralı fişin kapıya yapıştırılması ve komşunun durumdan haberdar edilmesi işlemlerine geçilebilecektir. ...’a yapılan gerekçeli karar tebliği işleminde, tevziat saatlerinde adresin kapalı olduğu tespit edilerek tebliğ evrakı Muhtarlığa teslim edilmiş ise de, az yukarıda açıklanan şekilde araştırma yapılarak, neticesinde elde edilen bilgilere yer verilmediğinden yapılan karar tebliği işlemi usulüne uygun değildir.
3.Davanın taraflarından ... mirasçısı ... ile ... mirasçılarından ...’a gönderilen gerekçeli kararın, muhatapların adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresleri olduğundan bahisle tebliğ evraklarındaki adrese tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun
'Bilinen Adreste Tebligat' kenar başlıklı 10. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında, 'Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır.
Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.'
Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin
'Bilinen adreste tebligat' kenar başlıklı '16. maddesinde '(1) Tebligat, öncelikle tebliğ yapılacak şahsın bilinen en son adresinde yapılır. Bilinen en son adresin tespitinde, tebliğ isteyenin beyanı, muhatabın veya diğer ilgililerin bildirimleri ya da mevcut belgeler esas alınır. (2) Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır. Ayrıca başkaca adres araştırması yapılmaz. 79 uncu maddenin ikinci fıkrasına göre renkli bastırılan tebligat zarfında, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek bu adrese tebligat yapılacağına dair meşruhata yer verilir.',
Hükümlerine yer verilmiştir.
Tebligat Kanunu, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla değiştirildikten sonra, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir. Bu değişikliğe göre, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine, Kanunun 21. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca doğrudan tebligat yapılması mümkün değildir. Muhataba çıkarılan ilk tebligat, bilinen veya gösterilen adresine yapılacaktır. Buna göre, ilk defa bildirilen adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi veya başka bir adres olması arasında fark yoktur. Her iki adres de Tebligat Kanunu'nun 10/1. maddesi kapsamında bilinen adrestir. Bildirilen adrese çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi de nazara alınarak muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre tebligat çıkarılacaktır.
Tebligat Kanunu'nun 10/2 ve 21/2. maddeleri farklı şekilde yorumlanarak, başka adresi bilinmediği gerekçesiyle muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine doğrudan doğruya 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılması muhatabın savunma hakkını kısıtlayacağından, Anayasanın 'Hak arama hürriyeti' kenar başlıklı 36. maddesine ve Tebligat Kanunu'nun yukarıda bahsi geçen hükümlerine aykırı olacaktır.
Bu nedenlerle, adı geçen tarafların adreslerine, az yukarıda açıklanan ilkeler gözönünde bulundurulmak suretiyle, 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde gerekçeli kararın tebliği sağlanarak ve yasal temyiz süresinin beklenilmesi,
B-1. Davaya konu 90 parsel sayılı taşınmaza ait kadastro tutanağının kesinleşme şerhini de içerecek şekilde tüm sayfalarının onaylı ve okunaklı suretleri ile varsa kadastro sırasında uygulanan dayanak belgelerin bulundukları yerlerden getirtilerek dosya arasına konulması,
2. Davaya konu 90 parsel sayılı taşınmaza ait tapu kayıtlarının ilk tesis tarihten itibaren atlanmaksızın tüm geldi ve gittileriyle, intikal görmüş ise taşınmazdaki hisselerin intikaline ilişkin resmi senetler, akit tabloları ve varsa dayanağı belgeler (Mahkeme Kararı ile intikal olmuş ise Mahkeme Kararı da eklenerek) ile birlikte ilgili Tapu Müdürlüğü'nden getirtilerek dosyaya arasına alınması,
C- İncelenmesine gerek duyulan, ..., ... , ... , ... , ... , ... ve ... ’a ait veraset ilamlarının dosya arasına alınması,
D- Davada dayanılan satış sözleşmelerinin asıllarının temini ile dosya arasına alınması ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın Yerel Mahkemeye GERİ ÇEVRİLMESİNE, 14.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön