1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

İHTİYATİ HACZİ TAMAMLAYAN MERASİM

Gönderilme zamanı: 15 Kas 2021, 13:48
gönderen Hepsihukuk
YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ


Esas No : 2013/17036
Karar No : 2013/23361

♦İHTİYATİ HACZİN KALDIRILMASI İSTEMİ
♦ÖDEME EMRİNE İTİRAZ
♦HÜKMÜN İÇERİĞİ
♦İHTİYATİ HACZİ TAMAMLAYAN MERASİM


DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği düşünüldü:

KARAR : Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde alınan ihtiyati haciz kararı üzerine mal varlığına haciz konulan borçlunun, ödeme emrine süresinde itiraz ettiğini ve itirazın alacaklıya tebliğ edildiği halde İ.İ.K.nun 264/2. maddesi uyarınca alacaklının süresinde itirazın kaldırılması veya itirazı iptali davası açmadığını, bu sebeple ihtiyati haczin hükümsüz kaldığını ileri sürerek ihtiyati haczin kaldırılması için mahkemeye başvurduğu, mahkemece talebin reddine karar verildiği görülmektedir.

Borçluya karşı genel haciz yoluyla takip yapmış olan alacaklı, takip kesinleşmeden (kendisine kesin haciz isteme yetkisi gelmeden, m.78) önce, hakkını tehlikede görmüş ve (aynı alacak için) borçlunun mallarına ihtiyati haciz koydurtmuş olabilir. Bu halde alacaklının artık yeni bir takip talebinde bulunmasına (m.264,1)gerek yoktur. Fakat alacaklı, m. 264/2'deki sürelere uymak zorundadır; aksi halde ihtiyati haciz hükümsüz kalır. (md. 264/4). Buna göre borçlu ödeme emrine itiraz ederse, bu itiraz alacaklıya hemen tebliğ olunur. Alacaklı itirazın kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ya icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemek (m. 68-70) veya mahkemede itirazın iptali davası açmak (m.67) zorundadır (m. 264,2 c.1 ve c.2). İcra mahkemesi itirazın kaldırılması talebini reddederse, alacaklının, bu ret kararının tefhim veya tebliğinden itibaren yedi gün içinde genel mahkemede borçluya karşı alacak davası açması gerekir, (m. 264/2, c.3) (Prof. Dr. B. Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, syf. 913 vd.)

Alacaklının bu müddetleri geçirmesi veya davasından veya talebinden vazgeçmesi veya takip talebinin yasal sürenin geçmesi sebebiyle düşmesi veya H.M.K.nun 150. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılması ya da davada haksız çıkması hallerinde ihtiyati haciz hükümsüz kalır (İ.İ.K.nun 264/4). Bu konudaki şikayet, İ.İ.K.nun 16/2. maddesi uyarınca bir hakkın yerine getirilmemesiyle ilgili olup süreye de tabi değildir.

Somut olayda; alacaklı tarafından 26.3.2012 tarihinde başlatılan takipte, borçlu tarafından ödeme emrinin 27.3.2012 tarihinde tebliği üzerine yasal 7 günlük süresinde 3.4.2012 tarihinde icra takibine itiraz edildiği, alacaklının Gaziantep 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/115 D. İş Sayılı 10.8.2012 tarihli ihtiyati haciz kararıyla borçlunun maaşına haciz koydurduğu, itiraz dilekçesinin alacaklı vekiline 21.9.2012 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir. Mahkemece, takibin ihtiyati haciz kararına dayanılarak başlatılmadığı, sonradan ihtiyati haciz kararı alınıp uygulandığı, bu durumda İ.İ.K.nun 264/2. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

İ.İ.K.nun yukarda belirtilen 264/2-4. maddesi uyarınca, alacaklı tarafça, borçluların itirazlarının tebliğinden itibaren 7 gün içinde itirazın kaldırılması veya iptali talebinde bulunulmadığı için ihtiyati haciz hükümsüz kalmıştır. Mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, anılan gerekçelerle şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir.

Öte yandan H.M.K.nun 297. maddesinin (1). fıkrasının (e) bendi gereği hükümde "gerekçeli kararın yazıldığı tarihin" yer alması zorunlu olup, kanunun bu emredici hükmüne aykırı davranılması da doğru bulunmamıştır.


SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulüyle mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istenmesi halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.