2. Hukuk Dairesi 2018/5280 E. , 2018/12964 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
2. Hukuk Dairesi 2018/5280 E. , 2018/12964 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından katılma yoluyla kendi boşanma davasındaki vekalet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, reddedilen tazminat talepleri, kendi boşanma davasındaki vekalet ücreti ile ziynet alacağı davasının kabul edilen kısmı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Davacı-karşı davalı kadının temyiz itirazı bakımından yapılan incelemede,
Davacı-karşı davalı kadın tarafından açılan boşanma davasında, davanın kabulüne karar verildiği halde, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kendini vekille temsil ettiren davacı-karşı davalı kadın lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
2- Davalı-karşı davacı erkeğin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
b- Mahkemece, davalı-karşı davacı erkeğin ağır kusurlu olduğu kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden davacı-karşı davalı kadının başka erkeklerle mesajlaşmak suretiyle güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, davalı-karşı davacı erkeğin ise eşine hakaret ve küfür ettiği, eşini evden kovduğu anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu oduklarının kabulü gerekir. Hal böyleyken erkeğin ağır kusurlu olduğunun kabul edilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
c-Yukarıda 2-b bendinde açıklandığı üzere boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda taraflar eşit kusurludur. Eşit kusurlu eş yararına maddi ve manevi tazminata (TMK m. 174/1-2) hükmedilemez. O halde kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar vermek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
d-Davalı-karşı davacı erkek tarafından açılan karşı boşanma davasının kabulüne karar verildiği halde, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kendini vekille temsil ettiren davalı-karşı davacı erkek lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
e-Davacı-karşı davalı kadın, dava dilekçesinde ziynet eşyasına yönelik olarak 35 adet çeyrek altın, 1 adet künye. 17'er gramdan 5 adet bilezik ve 22 ayar setin aynen iadesi, bu mümkün olmazsa toplam bedelinin ödenmesi talebinde bulunmuştur. Mahkemece 'Davacı karşı davalının altınların iadesi talebinin kısmen kabulü ile kuyumcu bilirkişi tarafından tespit edilen 22 ayar 5 adet 85 gram bileziğin ve 14 ayar 20 gr. 3 adet bilezik, 8 adet çeyrek altın. 1 adet ziynet altın, 1 adet 14 ayar zincir ve çerçeve 1 adet 14 ayar bileklik, 1 adet 14 ayar küpe, 1 adet 14 ayar alyans ve 1 adet 14 ayar yüzük, 13 adet çeyrek altının davacı karşı davalıya aynen iadesi, aynen iade mümkün olmadığı takdirde takı bedeli olan 17.228.00 TL'nin ve
tespit edilen takı parası olan 1.650 TL'nin davalı karşı davacıdan alınmasına' karar verilmiştir. Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden 5 adet 22 ayar toplam 85 gr bilezik ile 12 adet çeyrek altının davalı-karşı davacı erkek tarafından alındığı ispatlanmış olup, talep edilen diğer takıların erkekte kaldığı hususu ispatlanamamıştır. Kaldı ki; hakim taleple bağlı olup, mahkemece talepten fazlasına hükmedilemez (HMK m. 26). Ayrıca ziynet eşyalarının değerlerinin dava tarihi itibarıyla hesaplanması gerekirken düğün tarihi ve bilirkişi incelemesinin yapıldığı tarih itibarıyla hesaplandığı bilirkişi raporunun hükme esas alınması isabetli olmadığı gibi ziynet eşyalarının hüküm fıkrasında değerlerinin ayrı ayrı gösterilmemesi de yanlış olmuştur. O halde, ziynet alacağı davasının yalnızca 5 adet (22 ayar toplam 85 gram) bilezik ve 12 adet çeyrek altın yönünden dava tarihi itibariyle değerleri hesaplanmak suretiyle denetime elverişli şekilde bilirkişi raporu alınarak ve değerleri hüküm fıkrasında ayrı ayrı gösterilerek kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken, davacı-karşı davalı kadın tarafından talep edilmeyen ziynet eşyasına hükmedilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm oluşturulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1, 2/b, 2/c, 2/d ve 2/e bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2/a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.11.2018 (Salı)
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından katılma yoluyla kendi boşanma davasındaki vekalet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, reddedilen tazminat talepleri, kendi boşanma davasındaki vekalet ücreti ile ziynet alacağı davasının kabul edilen kısmı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Davacı-karşı davalı kadının temyiz itirazı bakımından yapılan incelemede,
Davacı-karşı davalı kadın tarafından açılan boşanma davasında, davanın kabulüne karar verildiği halde, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kendini vekille temsil ettiren davacı-karşı davalı kadın lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
2- Davalı-karşı davacı erkeğin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
b- Mahkemece, davalı-karşı davacı erkeğin ağır kusurlu olduğu kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden davacı-karşı davalı kadının başka erkeklerle mesajlaşmak suretiyle güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, davalı-karşı davacı erkeğin ise eşine hakaret ve küfür ettiği, eşini evden kovduğu anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu oduklarının kabulü gerekir. Hal böyleyken erkeğin ağır kusurlu olduğunun kabul edilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
c-Yukarıda 2-b bendinde açıklandığı üzere boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda taraflar eşit kusurludur. Eşit kusurlu eş yararına maddi ve manevi tazminata (TMK m. 174/1-2) hükmedilemez. O halde kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar vermek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
d-Davalı-karşı davacı erkek tarafından açılan karşı boşanma davasının kabulüne karar verildiği halde, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kendini vekille temsil ettiren davalı-karşı davacı erkek lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
e-Davacı-karşı davalı kadın, dava dilekçesinde ziynet eşyasına yönelik olarak 35 adet çeyrek altın, 1 adet künye. 17'er gramdan 5 adet bilezik ve 22 ayar setin aynen iadesi, bu mümkün olmazsa toplam bedelinin ödenmesi talebinde bulunmuştur. Mahkemece 'Davacı karşı davalının altınların iadesi talebinin kısmen kabulü ile kuyumcu bilirkişi tarafından tespit edilen 22 ayar 5 adet 85 gram bileziğin ve 14 ayar 20 gr. 3 adet bilezik, 8 adet çeyrek altın. 1 adet ziynet altın, 1 adet 14 ayar zincir ve çerçeve 1 adet 14 ayar bileklik, 1 adet 14 ayar küpe, 1 adet 14 ayar alyans ve 1 adet 14 ayar yüzük, 13 adet çeyrek altının davacı karşı davalıya aynen iadesi, aynen iade mümkün olmadığı takdirde takı bedeli olan 17.228.00 TL'nin ve
tespit edilen takı parası olan 1.650 TL'nin davalı karşı davacıdan alınmasına' karar verilmiştir. Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerden 5 adet 22 ayar toplam 85 gr bilezik ile 12 adet çeyrek altının davalı-karşı davacı erkek tarafından alındığı ispatlanmış olup, talep edilen diğer takıların erkekte kaldığı hususu ispatlanamamıştır. Kaldı ki; hakim taleple bağlı olup, mahkemece talepten fazlasına hükmedilemez (HMK m. 26). Ayrıca ziynet eşyalarının değerlerinin dava tarihi itibarıyla hesaplanması gerekirken düğün tarihi ve bilirkişi incelemesinin yapıldığı tarih itibarıyla hesaplandığı bilirkişi raporunun hükme esas alınması isabetli olmadığı gibi ziynet eşyalarının hüküm fıkrasında değerlerinin ayrı ayrı gösterilmemesi de yanlış olmuştur. O halde, ziynet alacağı davasının yalnızca 5 adet (22 ayar toplam 85 gram) bilezik ve 12 adet çeyrek altın yönünden dava tarihi itibariyle değerleri hesaplanmak suretiyle denetime elverişli şekilde bilirkişi raporu alınarak ve değerleri hüküm fıkrasında ayrı ayrı gösterilerek kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken, davacı-karşı davalı kadın tarafından talep edilmeyen ziynet eşyasına hükmedilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm oluşturulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1, 2/b, 2/c, 2/d ve 2/e bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2/a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.11.2018 (Salı)