1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

9. Hukuk Dairesi 2016/10220 E. , 2019/21686 K.

Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
gönderen İctihat
9. Hukuk Dairesi 2016/10220 E. , 2019/21686 K.


'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı işyerinde 24.11.2006 tarihinden 26.11.2013 tarihine kadar harita mühendisi kadrosunda çalıştığını, son aylık ücretinin 2.340 TL olduğunu, işten ayrılış kodunun 08 olarak (emeklilik nedeniyle) beyan edildiğini, müvekkiline kıdem tazminatı hakkının ödenmediğini iddia ederek davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının müvekkili şirkette hiçbir çalışmasının olmadığını, taraflar aarsında herhangi bir iş akdi kurulmadığını, davaya husumet yönünden itiraz ettiklerini, taraflar arasında işçi ile işveren ilişkisinden kaynaklanan bir alacak olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Anayasa’nın 138 ve 141. maddeleri uyarınca Hakimler, Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler ve bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır. Bu gerekçede hukuki esaslara ve kurallara dayanmalı, nedenleri açıklanmalıdır.
Diğer taraftan 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK.’un 27. Maddesinde hukuki dinlenilme hakkı kurala bağlanmıştır. Hukukî dinlenilme hakkı, Anayasanın 36 ncı maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 ncı maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. Hukuki Dinlenilme Hakkı” gereğince davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hakkın yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içermektedir. Mahkemeler, kararlarını somut ve açık bir şekilde gerekçelendirmek zorundadırlar. Eksik, şeklî ve görünüşte gerekçe yazılması adil yargılanma hakkının (hukukî dinlenilme hakkının) ihlâlidir.
HMK.’un 297. maddesinde de, verilecek hükümde tarafların iddia ve savunmalarının özetinin, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delillerin, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesinin, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin yer alması gerektiği açıkça vurgulanmıştır. Kararın gerekçesinde maddi olay saptanmalı, hukuki niteliği ve uygulanacak hukuki kurallar belirlenmeli, bu konuda gerekli inceleme ve delillerden söz edilmeli, hukuk kuralları somut olaya uygulanmalı ve sonunda hüküm kurulmalıdır. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantı da ancak bu şekilde kurulabilecek, ayrıca yasal unsurları taşıyan bu gerekçe sayesinde, kararların doğruluğunun denetlenebilmesi mümkün olacaktır.
Gerekçeli kararda somut olaya uymayan dava ve cevap dilekçesi özetinin yer aldığı, muhtemelen başka bir dava dosyasına ait olduğu ve gerekçenin iddia ve savunmaları karşılamadığı anlaşılmıştır.
Yukarıdaki açıklamalar karşısında bir bütün ve dosyaya özgü olması gereken gerekçeli karar başka bir dosya ile karıştırılmış olup, bu husus aynı zamanda belgelendirmeyi de bozucu nitelikte olduğundan hatalıdır.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan sebepten dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.