9. Hukuk Dairesi 2016/6502 E. , 2019/16696 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
9. Hukuk Dairesi 2016/6502 E. , 2019/16696 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin davalının yanında 24/10/1996 yılında apartman görevlisi olarak işe başladığını, 01/10/2012 tarihinde apartman satılana kadar yaklaşık 16 yıl bilfiil davalının yanında çalıştığını ve apartmanın bütün işleri ile ilgilendiğini, apartmanın satılması ile müvekkilinin iş akdinin fiilen sona erdiğini, davalının müvekkilinin kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, ihbar tazminatı, senelik izin ücreti ve milli bayramlarda çalışma ücretini ödeme sözü vermesine rağmen herhangi bir ödeme yapmadığını, müvekkilinin davalıyı Bölge Çalışma Müdürlüğü'ne şikayet ettiğini, fakat bir sonuç elde edemediğini, en son aldığı maaşın 500,00 TL. nakit ve apartmanında bodrum katında bila bedel oturduğunu, bodrum katın kira bedelinin yaklaşık 350,00 TL. olduğunu, yani müvekkilinin aldığın en son net 850,00 TL.ye tekabül ettiğini, müvekkilinin Pazar günleri dahil her gün 08:00-17:00 saatleri arasında çalıştığını, milli bayramlarda da çalıştığını, senelik izinlerini kullanmadığını iddia ederek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, toplam 6500,00 TL. alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep ile dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı cevap dilekçesinde: davacının taleplerinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, kısmi talepli olarak açılan davanın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı ile aralarında 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında değerlendirilebilecek bir işçi işveren ilişkisinin kurulmadığını, davacının hiçbir zaman mülkiyeti kendisine ait olan apartmanda kapıcı olarak çalışmadığını, yurt dışında yaşıyor olması ve sürekli seyahat etmesi nedeniyle evladı gibi sevip kolladığı davacıyı Beyoğlu 20. Noterliğinin 24/10/1996 tarih ve 38422 yevmiye numaralı vekaletnamesi ile taşınmazının kiraya verme ve kiraları toplama vb işlemleri yürütmesi için vekil tayin ettiğini, davacının kiraları topladığını, binada tadilat işi çıktığında bunları kendi adına yaptırdığını, buna karşılık davacının apartmanın en üst katındaki dairede ailesi ile birlikte bedelsiz olarak kaldığını, iş ilişkisinin hiçbir zaman olmadığını, sadece vekaleten iş görme ilişkisinin mevcut olduğunu, davacının düzenli olarak inşaatlarda boya ve tadilat ustası olarak çalıştığını, davacının mesleğinin bu olduğunu, kendisine yanında çalışmasını teklif ettiğini ancak davacının piyasada serbest çalıştığını ve boya tadilat işi yaptığını beyan ederek bu teklifi reddettiğini maliki bulunduğu apartmanın 01/10/2012 tarihinde değil 18/09/2011 tarihinde alıcı ve şahitlerin imzasıyla yapılan protokol uyarınca 23/09/2011 tarihinde satışının yapmış olduğunun görüleceğini, davacının ibraname imzaladığını, davacının güvenini suistimal ettiğini, kendisinden yüklü paralar koparmaya çalıştığını, davacının iddialarının hukuksal ve mantıksal temelden uzak olduğunu, davacı çalışmış olsa dahi sorumlusunun apartman maliki değil apartman sakinleri ve yönetimi olacağını, davacının maaş iddialarının gerçek dışı olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçi ihbar ve kıdem tazminatı isteğinde bulunmuş, Mahkemece isteklerin kabulüne karar verilmiştir
Davalı işveren 04.10.2011 tarihinde ödenen 10.000,00 TL.nin mahsup edilmediğini ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.
Davacının imzasını taşıyan 04.10.2011 tarihli belgede yardım amacıyla 10.000,00 TL. ödendiği belirtilmiş olup ödeme tarihi iş sözleşmesinin işyerinin satılması sebebiyle feshedildiği tarih sonrasındadır. Yapılan ödemenin kıdem tazminatından mahsubu ile sonuca gidilmesi gerekir.
3-Dava dilekçesinde davaya konu tazminat ve alacaklardan fazla çalışma için 6.100,00 TL., diğerleri için 100,00’er TL. talep edilmiş, bilirkişi raporunda fazla çalışma ile milli bayram çalışma alacağı bulunmadığı belirlenmiş, diğer tazminat ve alacaklar ile ilgili hesaplamaya gidilmiştir.
Davacı vekili 28.9.2015 tarihli ıslah dilekçesinde bilirkişinin hesapladığı 25.011,40 TL.den dava dilekçesindeki toplam talep miktarı olan 6.500,00 TL. mahsup edilmek suretiyle 18.511,40 TL. bakımından talep artışı yapılmıştır. Mahkemece bilirkişi raporunda belirlenen toplam 25.011,40 TL.nin kabulüne karar verilmiş ise de taleple bağlılık kuralına aykırı hüküm kurulmuştur. Bilirkişi raporunda hesaplama yapılmayan fazla mesai ve milli bayram çalışma alacakları bakımından dava dilekçesinde yatırılan harcın diğer taleplere sayılması mümkün olmayıp her iki istekle ilgili red kararı verilmeli, ıslah dilekçesindeki toplam talep olan 18.511,40 TL.nin fazla çalışma ve milli bayram çalışma alacakları dışındaki talep konusu alacaklardan ne kadarının hangilerine ait olduğu davacı tarafa açıklatılmalı ve sonucuna göre taleple bağlı şekilde hüküm kurulmalıdır.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25/09/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin davalının yanında 24/10/1996 yılında apartman görevlisi olarak işe başladığını, 01/10/2012 tarihinde apartman satılana kadar yaklaşık 16 yıl bilfiil davalının yanında çalıştığını ve apartmanın bütün işleri ile ilgilendiğini, apartmanın satılması ile müvekkilinin iş akdinin fiilen sona erdiğini, davalının müvekkilinin kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, ihbar tazminatı, senelik izin ücreti ve milli bayramlarda çalışma ücretini ödeme sözü vermesine rağmen herhangi bir ödeme yapmadığını, müvekkilinin davalıyı Bölge Çalışma Müdürlüğü'ne şikayet ettiğini, fakat bir sonuç elde edemediğini, en son aldığı maaşın 500,00 TL. nakit ve apartmanında bodrum katında bila bedel oturduğunu, bodrum katın kira bedelinin yaklaşık 350,00 TL. olduğunu, yani müvekkilinin aldığın en son net 850,00 TL.ye tekabül ettiğini, müvekkilinin Pazar günleri dahil her gün 08:00-17:00 saatleri arasında çalıştığını, milli bayramlarda da çalıştığını, senelik izinlerini kullanmadığını iddia ederek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, toplam 6500,00 TL. alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep ile dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı cevap dilekçesinde: davacının taleplerinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, kısmi talepli olarak açılan davanın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı ile aralarında 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında değerlendirilebilecek bir işçi işveren ilişkisinin kurulmadığını, davacının hiçbir zaman mülkiyeti kendisine ait olan apartmanda kapıcı olarak çalışmadığını, yurt dışında yaşıyor olması ve sürekli seyahat etmesi nedeniyle evladı gibi sevip kolladığı davacıyı Beyoğlu 20. Noterliğinin 24/10/1996 tarih ve 38422 yevmiye numaralı vekaletnamesi ile taşınmazının kiraya verme ve kiraları toplama vb işlemleri yürütmesi için vekil tayin ettiğini, davacının kiraları topladığını, binada tadilat işi çıktığında bunları kendi adına yaptırdığını, buna karşılık davacının apartmanın en üst katındaki dairede ailesi ile birlikte bedelsiz olarak kaldığını, iş ilişkisinin hiçbir zaman olmadığını, sadece vekaleten iş görme ilişkisinin mevcut olduğunu, davacının düzenli olarak inşaatlarda boya ve tadilat ustası olarak çalıştığını, davacının mesleğinin bu olduğunu, kendisine yanında çalışmasını teklif ettiğini ancak davacının piyasada serbest çalıştığını ve boya tadilat işi yaptığını beyan ederek bu teklifi reddettiğini maliki bulunduğu apartmanın 01/10/2012 tarihinde değil 18/09/2011 tarihinde alıcı ve şahitlerin imzasıyla yapılan protokol uyarınca 23/09/2011 tarihinde satışının yapmış olduğunun görüleceğini, davacının ibraname imzaladığını, davacının güvenini suistimal ettiğini, kendisinden yüklü paralar koparmaya çalıştığını, davacının iddialarının hukuksal ve mantıksal temelden uzak olduğunu, davacı çalışmış olsa dahi sorumlusunun apartman maliki değil apartman sakinleri ve yönetimi olacağını, davacının maaş iddialarının gerçek dışı olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçi ihbar ve kıdem tazminatı isteğinde bulunmuş, Mahkemece isteklerin kabulüne karar verilmiştir
Davalı işveren 04.10.2011 tarihinde ödenen 10.000,00 TL.nin mahsup edilmediğini ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.
Davacının imzasını taşıyan 04.10.2011 tarihli belgede yardım amacıyla 10.000,00 TL. ödendiği belirtilmiş olup ödeme tarihi iş sözleşmesinin işyerinin satılması sebebiyle feshedildiği tarih sonrasındadır. Yapılan ödemenin kıdem tazminatından mahsubu ile sonuca gidilmesi gerekir.
3-Dava dilekçesinde davaya konu tazminat ve alacaklardan fazla çalışma için 6.100,00 TL., diğerleri için 100,00’er TL. talep edilmiş, bilirkişi raporunda fazla çalışma ile milli bayram çalışma alacağı bulunmadığı belirlenmiş, diğer tazminat ve alacaklar ile ilgili hesaplamaya gidilmiştir.
Davacı vekili 28.9.2015 tarihli ıslah dilekçesinde bilirkişinin hesapladığı 25.011,40 TL.den dava dilekçesindeki toplam talep miktarı olan 6.500,00 TL. mahsup edilmek suretiyle 18.511,40 TL. bakımından talep artışı yapılmıştır. Mahkemece bilirkişi raporunda belirlenen toplam 25.011,40 TL.nin kabulüne karar verilmiş ise de taleple bağlılık kuralına aykırı hüküm kurulmuştur. Bilirkişi raporunda hesaplama yapılmayan fazla mesai ve milli bayram çalışma alacakları bakımından dava dilekçesinde yatırılan harcın diğer taleplere sayılması mümkün olmayıp her iki istekle ilgili red kararı verilmeli, ıslah dilekçesindeki toplam talep olan 18.511,40 TL.nin fazla çalışma ve milli bayram çalışma alacakları dışındaki talep konusu alacaklardan ne kadarının hangilerine ait olduğu davacı tarafa açıklatılmalı ve sonucuna göre taleple bağlı şekilde hüküm kurulmalıdır.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25/09/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.