9. Hukuk Dairesi 2020/5581 E. , 2020/16331 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
9. Hukuk Dairesi 2020/5581 E. , 2020/16331 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalıya ait işyerinde en son idari işler müdürü olarak çalışırken iş sözleşmesinin işverence haksız şekilde fesh edildiği gibi fesih öncesi psikolojik tacize maruz kaldığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım aylık ücret, prim, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil alacakları ile manevi tazminat alacağının tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, zamanaşımı def'ini öne sürerek, davacının ödenmemiş herhangi bir alacağının bulunmadığını, kendisine psikolojik taciz de uygulanmadığını, savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, iş sözleşmesinin davalı tarafça haklı neden olmadan fesh edildiği, davacının ihbar tazminatı alacağı ile prim ve genel tatil ücreti alacakları olduğu, manevi tazminat dayanağının ispatlanamadığı, üst düzey çalışan olması nedeniyle fazla çalışma alacağı olmadığı, hafta tatilini kullandığı ve bakiye ücretin de ödendiği ve bu yönde de alacağı olmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir.
Mahkemece verilen karar taraflarca temyiz olunmuştur. Dairemizin 09.02.2019 tarih 2016/22460 esas 2019/4074 karar sayılı ilamı ile davalı temyizi yerinde görülmeyip davacı temyizi açısından ise 'Davacı mesaisini kendisi belirleyen üst düzey yönetici konumunda olmadığından Mahkemece dosyadaki mevcut delillere göre davacının fazla çalışma alacağı olup olmadığı belirlenmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile talebin reddi isabetsiz olup kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.' gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozmaya uyularak toplanan delillere göre davacının fazla çalışma yaptığı kabul edilmiş ve prim uygulaması nedeniyle hesaplama %50 zamlı ücret üzerinden yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkemece verilen karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dairemizin 18/02/2020 tarih 2019/7696 esas 2020/2440 karar sayılı ilamı ile diğer temyiz itirazları yerinde görülmeyerek 'Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece davacının fazla çalışma alacağı hesaplanırken davacıya yıllık prim ödemeleri yapılması nedeniyle hesaplama sadece % 50 (0.5) zamlı ücretten yapılmıştır. Ancak dosya kapsamına göre davalı işyerinde idari işler müdürü olarak çalışan davacıya yapılan prim ödemesi fazla çalışmaya bağlı bir ödeme değildir. Buna göre hesaplamada saat ücretinin % 150 zamlı miktarının dikkate alınması gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hesaplama yapılması bozmayı gerektirmiştir.' gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, dosyada mevcut olan ve bozma öncesi alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı tarafın kararı temyizi üzerine, Ek Karar ile temyizin süresinde olmadığı, gerekçesiyle temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Mahkeme kararı davalı tarafından temyiz olunmuştur.
Gerekçe:
Mahkemece 14/08/2020 tarihli Ek Karar ile, temyizin süresinde yapılmadığı gerekçesiyle davalının temyiz talebinin reddine karar verilmiş ise de davalı vekili olduğundan bahisle gerekçeli kararın tebliğ edildiği vekilin tebliğ tarihinde vekillik görevi olmayıp öncesinde vekillik görevinden azledildiği ve yetkili vekilin kararı 07/08/2020 tarihinde öğrendiğini beyan edip yasal süre içinde kararı temyiz ettiği anlaşılmakla, Ek Karar kaldırılarak yapılan inceleme sonunucunda
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Yukarıda açıklandığı üzere, Dairemizce verilen ilk bozma kararında, davacının üst düzey yönetici konumu olmadığından fazla çalışması olup olmadığının belirlenmesi gerektiği, belirtilmiş ve Mahkemece, bozma ilamına uyularak, davacının haftada 10 saat fazla çalışması olduğu kabulü ile ve prim uygulaması gerekçesiyle %50 zamlı ücret üzerinden alacak hesabı yapılmıştır. Kararın davacı tarafından temyizi üzerine bu kez Dairemizce prim ödemesinin fazla çalışmaya bağlı bir ödeme olmadığı belirtilerek hesaplamanın %150 zamlı ücretten yapılması gerektiği açıklanmıştır.
Mahkemece, Dairemizin 18/02/2020 tarih 2019/7696 esas 2020/2440 karar sayılı bozma ilamı üzerine, bozmaya konu olmaması nedeniyle kesinleşen 17/09/2019 tarih 2019/363 esas 2019/410 karar sayılı gerekçedeki hesaplama verileri üzerinden, %150 zamlı ücrete göre davacı alacağı belirlenmesi gerekirken, davalı lehine oluşan usuli kazanılmış hak ihlal edilerek ilk bozma öncesi dosyaya sunulan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 23/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalıya ait işyerinde en son idari işler müdürü olarak çalışırken iş sözleşmesinin işverence haksız şekilde fesh edildiği gibi fesih öncesi psikolojik tacize maruz kaldığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım aylık ücret, prim, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil alacakları ile manevi tazminat alacağının tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, zamanaşımı def'ini öne sürerek, davacının ödenmemiş herhangi bir alacağının bulunmadığını, kendisine psikolojik taciz de uygulanmadığını, savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, iş sözleşmesinin davalı tarafça haklı neden olmadan fesh edildiği, davacının ihbar tazminatı alacağı ile prim ve genel tatil ücreti alacakları olduğu, manevi tazminat dayanağının ispatlanamadığı, üst düzey çalışan olması nedeniyle fazla çalışma alacağı olmadığı, hafta tatilini kullandığı ve bakiye ücretin de ödendiği ve bu yönde de alacağı olmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir.
Mahkemece verilen karar taraflarca temyiz olunmuştur. Dairemizin 09.02.2019 tarih 2016/22460 esas 2019/4074 karar sayılı ilamı ile davalı temyizi yerinde görülmeyip davacı temyizi açısından ise 'Davacı mesaisini kendisi belirleyen üst düzey yönetici konumunda olmadığından Mahkemece dosyadaki mevcut delillere göre davacının fazla çalışma alacağı olup olmadığı belirlenmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile talebin reddi isabetsiz olup kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.' gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozmaya uyularak toplanan delillere göre davacının fazla çalışma yaptığı kabul edilmiş ve prim uygulaması nedeniyle hesaplama %50 zamlı ücret üzerinden yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkemece verilen karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dairemizin 18/02/2020 tarih 2019/7696 esas 2020/2440 karar sayılı ilamı ile diğer temyiz itirazları yerinde görülmeyerek 'Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece davacının fazla çalışma alacağı hesaplanırken davacıya yıllık prim ödemeleri yapılması nedeniyle hesaplama sadece % 50 (0.5) zamlı ücretten yapılmıştır. Ancak dosya kapsamına göre davalı işyerinde idari işler müdürü olarak çalışan davacıya yapılan prim ödemesi fazla çalışmaya bağlı bir ödeme değildir. Buna göre hesaplamada saat ücretinin % 150 zamlı miktarının dikkate alınması gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hesaplama yapılması bozmayı gerektirmiştir.' gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, dosyada mevcut olan ve bozma öncesi alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı tarafın kararı temyizi üzerine, Ek Karar ile temyizin süresinde olmadığı, gerekçesiyle temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Mahkeme kararı davalı tarafından temyiz olunmuştur.
Gerekçe:
Mahkemece 14/08/2020 tarihli Ek Karar ile, temyizin süresinde yapılmadığı gerekçesiyle davalının temyiz talebinin reddine karar verilmiş ise de davalı vekili olduğundan bahisle gerekçeli kararın tebliğ edildiği vekilin tebliğ tarihinde vekillik görevi olmayıp öncesinde vekillik görevinden azledildiği ve yetkili vekilin kararı 07/08/2020 tarihinde öğrendiğini beyan edip yasal süre içinde kararı temyiz ettiği anlaşılmakla, Ek Karar kaldırılarak yapılan inceleme sonunucunda
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Yukarıda açıklandığı üzere, Dairemizce verilen ilk bozma kararında, davacının üst düzey yönetici konumu olmadığından fazla çalışması olup olmadığının belirlenmesi gerektiği, belirtilmiş ve Mahkemece, bozma ilamına uyularak, davacının haftada 10 saat fazla çalışması olduğu kabulü ile ve prim uygulaması gerekçesiyle %50 zamlı ücret üzerinden alacak hesabı yapılmıştır. Kararın davacı tarafından temyizi üzerine bu kez Dairemizce prim ödemesinin fazla çalışmaya bağlı bir ödeme olmadığı belirtilerek hesaplamanın %150 zamlı ücretten yapılması gerektiği açıklanmıştır.
Mahkemece, Dairemizin 18/02/2020 tarih 2019/7696 esas 2020/2440 karar sayılı bozma ilamı üzerine, bozmaya konu olmaması nedeniyle kesinleşen 17/09/2019 tarih 2019/363 esas 2019/410 karar sayılı gerekçedeki hesaplama verileri üzerinden, %150 zamlı ücrete göre davacı alacağı belirlenmesi gerekirken, davalı lehine oluşan usuli kazanılmış hak ihlal edilerek ilk bozma öncesi dosyaya sunulan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 23/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.