1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

9. Hukuk Dairesi 2017/18094 E. , 2020/13517 K.

Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
gönderen İctihat
9. Hukuk Dairesi 2017/18094 E. , 2020/13517 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde alakart şefi aşçı olarak çalıştığını, aylık son net ücretinin 1.700,00 TL olduğunu, haftanın 5 günü 07.00-21.45 saatleri arasında, haftanın 1 günü 08.00-18.00 saatleri arasında çalışarak fazla çalışma yapmasına rağmen ücretinin ödenmediğini ileri sürerek fazla çalışma ücreti ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının işten ayrıldığı esnada tüm haklarını aldığını ve davalıyı ibra ettiğini, işyerinde vardiyalı çalışma sistemi bulunduğunu ve fazla mesai uygulamasının bulunmadığını, davacının çalıştığı ulusal bayram ve genel tatil günlerine karşılık izin kullandığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacının fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Somut olayda davacının fazla çalışma iddiasını tanık anlatımları ile ispat ettiği sonucuna varılmıştır. Ancak dosyada puantaj kayıtları bulunmakta olup, kayıt bulunan dönemler yönünden bu kayıtlara göre sonuca gidilmesi gerekir. Mahkemece puantaj kayıtlarının ait olduğu dönem yönünden tanık anlatımlarına değer verilmesi hatalıdır. Puantaj kayıtları bulunan dönem yönünden bu kayıtlara göre fazla çalışma iddiasının ispat edilip edilemediği belirlenmeli kayıtlara göre belirlenen fazla çalışma ücretinden indirim yapılmaması gerektiği gözden kaçırılmamalıdır.
Ayrıca 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26. maddesine göre hakim talepten fazlasına karar veremez. Davacı, dava dilekçesinde haftada 5 gün 07.00-21.45 saatleri arasında, 1 gün ise 08.00-18.00 saatleri arasında çalıştığını ileri sürmüştür. Mahkemece davacının talebi aşılarak haftada 6 gün 08.00-21.00 saatleri arasında çalıştığının kabulü de isabetli değildir.
3-4857 sayılı İş Kanunu'nun 47. maddesinde, Kanun kapsamına giren işyerlerinde çalışan işçilere, kanunlarda ulusal bayram ve genel tatil günü olarak kabul edilen günlerde çalışmazlarsa, bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücretleri tam olarak, tatil yapmayarak çalışırlarsa ayrıca çalışılan her gün için bir günlük ücretin ödeneceği ifade edilmektedir. Somut olayda, davacının çalışma karşılığı olmayan ücretinin aylık ücretin içerisinde ödendiği açıktır. Bu halde çalışılan ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının karşılığı bir günlük yevmiye tutarı olarak kabul edilmeli ve buna göre hesaplama yapılmalıdır. Bu yön gözetilmeksizin davacının iki günlük yevmiyesi üzerinden hesaplama yapılması hatalıdır.
Temyiz edilen kararın açıklanan sebeplerle bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.10.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.