9. Hukuk Dairesi 2016/17031 E. , 2020/5749 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
9. Hukuk Dairesi 2016/17031 E. , 2020/5749 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 10/01/2004-12/01/2015 tarihleri arasında davalı işyerinde işçi olarak aralıksız çalıştığını, aldığı son maaşın 1.250 TL olduğunu, iş sözleşmesinin işçi tarafından iş güvenliğinin sağlanmaması ve işyeri amiri tarafından hakaret edilerek kovulması nedeniyle feshedildiğini ve son yıla ait yıllık iznini kullanmadığını ileri sürerek, kıdem tazminatı ve yıllık izin ücretinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 12/01/2004-28/01/2015 tarihleri arasında nokta kaynağı işçisi olarak davalı işyerinde çalıştığını, iş sözleşmesinin işçinin mazeretsiz ve bildirimsiz olarak işe gelmemesi nedeniyle haklı olarak feshedildiğini, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alındığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçi, işyerinde 15.09.2014 tarihinde başına araç parçası düşmesi şeklinde bir iş kazası geçirdiğini, işveren tarafından iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınmadığını, standart olmayan işçiler için tehlike analiz raporlarına göre her an iş kazası meydana gelebileceğinin doğrulandığını, son olarak 12.01.2015 tarihinde işyeri amirinin kendisine hakaret ederek güvenlik önlemlerinin mevcut haliyle devam edeceğini, istemiyorsa gidebileceğini belirterek işten ayrılmak zorunda kaldığını açıklamış ve kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti talep etmiştir.
Davalı işveren, işyerinde güvenlik önlemlerinin alındığını, davacının işe devamsızlığı sebebiyle iş sözleşmesinin haklı nedenle işveren tarafından feshedildiğini, daha önce geçirdiği iş kazasının da başına parça düşmesi şeklinde değil, davacının kafasını kapı aparat klavuz profiline vurması sonucu meydana geldiğini savunmuştur.
Mahkemece iş sözleşmesinin kıdem tazminatı ödemeyi engeller bir nedenle sona erdiğinin ispatlanamadığı belirtilerek tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmediği bir gerekçeyle kıdem tazminatı isteğinin kabulüne dair hüküm kurulmuştur.
Mahkemece, Sosyal Güvenlik Denetmeni bilirkişiden rapor alınmış ve iddia ile savunmaya konu hususlar yönünden ve yine dosyaya sunulan iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerine yönelik belgeler değerlendirilmeksizin işçilik alacakları bakımından hesaplamaya gidilmiştir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, Mahkeme kararı gerekçesiz olup, HMK'nın 297. maddesinde yazılı gerekli şartları taşımamaktadır. Dosya içinde bulunan deliller değerlendirilmemiş, işyerinde iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin alınıp alınmadığı davacının fiilen yaptığı işe göre herhangi bir riskin bulunup bulunmadığı Mahkemece tartışılmamıştır. Davalı cevap dilekçesinde bilirkişi ve keşif deliline de dayanmış olmakla, gerekirse işyerinde keşif de icra olunarak konunun uzmanlarından rapor alınmalı, dosya içindeki delil durumu değerlendirilmek suretiyle tarafların iddia ve savunmalarının reddi ya da üstün tutulma nedenleri açıklanmak suretiyle davacının iş sözleşmesinin feshinin haklı olup olmadığı noktasında bir karar verilmelidir. Mahkemece eksik incelemeyle hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 16/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 10/01/2004-12/01/2015 tarihleri arasında davalı işyerinde işçi olarak aralıksız çalıştığını, aldığı son maaşın 1.250 TL olduğunu, iş sözleşmesinin işçi tarafından iş güvenliğinin sağlanmaması ve işyeri amiri tarafından hakaret edilerek kovulması nedeniyle feshedildiğini ve son yıla ait yıllık iznini kullanmadığını ileri sürerek, kıdem tazminatı ve yıllık izin ücretinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 12/01/2004-28/01/2015 tarihleri arasında nokta kaynağı işçisi olarak davalı işyerinde çalıştığını, iş sözleşmesinin işçinin mazeretsiz ve bildirimsiz olarak işe gelmemesi nedeniyle haklı olarak feshedildiğini, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alındığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçi, işyerinde 15.09.2014 tarihinde başına araç parçası düşmesi şeklinde bir iş kazası geçirdiğini, işveren tarafından iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınmadığını, standart olmayan işçiler için tehlike analiz raporlarına göre her an iş kazası meydana gelebileceğinin doğrulandığını, son olarak 12.01.2015 tarihinde işyeri amirinin kendisine hakaret ederek güvenlik önlemlerinin mevcut haliyle devam edeceğini, istemiyorsa gidebileceğini belirterek işten ayrılmak zorunda kaldığını açıklamış ve kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti talep etmiştir.
Davalı işveren, işyerinde güvenlik önlemlerinin alındığını, davacının işe devamsızlığı sebebiyle iş sözleşmesinin haklı nedenle işveren tarafından feshedildiğini, daha önce geçirdiği iş kazasının da başına parça düşmesi şeklinde değil, davacının kafasını kapı aparat klavuz profiline vurması sonucu meydana geldiğini savunmuştur.
Mahkemece iş sözleşmesinin kıdem tazminatı ödemeyi engeller bir nedenle sona erdiğinin ispatlanamadığı belirtilerek tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmediği bir gerekçeyle kıdem tazminatı isteğinin kabulüne dair hüküm kurulmuştur.
Mahkemece, Sosyal Güvenlik Denetmeni bilirkişiden rapor alınmış ve iddia ile savunmaya konu hususlar yönünden ve yine dosyaya sunulan iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerine yönelik belgeler değerlendirilmeksizin işçilik alacakları bakımından hesaplamaya gidilmiştir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, Mahkeme kararı gerekçesiz olup, HMK'nın 297. maddesinde yazılı gerekli şartları taşımamaktadır. Dosya içinde bulunan deliller değerlendirilmemiş, işyerinde iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin alınıp alınmadığı davacının fiilen yaptığı işe göre herhangi bir riskin bulunup bulunmadığı Mahkemece tartışılmamıştır. Davalı cevap dilekçesinde bilirkişi ve keşif deliline de dayanmış olmakla, gerekirse işyerinde keşif de icra olunarak konunun uzmanlarından rapor alınmalı, dosya içindeki delil durumu değerlendirilmek suretiyle tarafların iddia ve savunmalarının reddi ya da üstün tutulma nedenleri açıklanmak suretiyle davacının iş sözleşmesinin feshinin haklı olup olmadığı noktasında bir karar verilmelidir. Mahkemece eksik incelemeyle hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 16/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.