10. Hukuk Dairesi 2016/2667 E. , 2018/3760 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
10. Hukuk Dairesi 2016/2667 E. , 2018/3760 K.
'İçtihat Metni'
..........adına Av. ... ile ... arasındaki dava hakkında ....... 1. İş Mahkemesinden verilen 09.12.2015 günlü ve 2013/508-2015/745 sayılı hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Mahkemece, gerekçeli kararın Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre davalı ...'a 05.02.2016 tarihinde (mernis adresi ......... adresine) usulsüz olarak tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
Bazı maddeleri dışında 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10/2. maddesine göre “bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.”; Yine, 6099 sayılı Kanunun 5. maddesi ile 7201 sayılı Kanunun 21. maddesine eklenen ikinci fıkrasına göre, “gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.”
Tebligat Kanunu'nun 21/2 maddesine göre mernis adresine tebligat, tebligat yapılacak muhattabın adresinin elverişli olmaması ve tebligat yapılmaması halinde, adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat yapılır.
Tüm bu düzenlemeler gözetildiğinde, öncelikle davalı ...'a bilinen adresine normal tebligat çıkartılarak, tebligatın yapılmaması durumunda 21. maddenin ikinci fıkrasına göre tebliğ yapılması gerekecektir.
Mahkemece, gecikmeye ve yeni bir geri çevirmeye mahal verilmeksizin, gıyabi hükmün davalı ... 'a usulüne uygun tebliğ yapılarak takiben, temyiz süresi geçtikten ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi yollamasıyla gerektiğinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 19.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
......
'İçtihat Metni'
..........adına Av. ... ile ... arasındaki dava hakkında ....... 1. İş Mahkemesinden verilen 09.12.2015 günlü ve 2013/508-2015/745 sayılı hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Mahkemece, gerekçeli kararın Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre davalı ...'a 05.02.2016 tarihinde (mernis adresi ......... adresine) usulsüz olarak tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
Bazı maddeleri dışında 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10/2. maddesine göre “bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.”; Yine, 6099 sayılı Kanunun 5. maddesi ile 7201 sayılı Kanunun 21. maddesine eklenen ikinci fıkrasına göre, “gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.”
Tebligat Kanunu'nun 21/2 maddesine göre mernis adresine tebligat, tebligat yapılacak muhattabın adresinin elverişli olmaması ve tebligat yapılmaması halinde, adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat yapılır.
Tüm bu düzenlemeler gözetildiğinde, öncelikle davalı ...'a bilinen adresine normal tebligat çıkartılarak, tebligatın yapılmaması durumunda 21. maddenin ikinci fıkrasına göre tebliğ yapılması gerekecektir.
Mahkemece, gecikmeye ve yeni bir geri çevirmeye mahal verilmeksizin, gıyabi hükmün davalı ... 'a usulüne uygun tebliğ yapılarak takiben, temyiz süresi geçtikten ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi yollamasıyla gerektiğinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 19.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
......