1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

10. Hukuk Dairesi 2015/17678 E. , 2018/718 K.

Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
gönderen İctihat
10. Hukuk Dairesi 2015/17678 E. , 2018/718 K.


'İçtihat Metni'


Mahkemesi :İş Mahkemesi


Dava, ödeme emri iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
6183 sayılı Kanunun “Ödeme emri” başlıklı 55. maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme emrine itiraz” başlığını taşıyan 58. maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir.
Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58.maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur.
Diğer taraftan 6183 sayılı Kanunun 54. maddesi hükmü uyarınca da süresinde ödenmeyen amme alacağı tahsil dairesince cebren tahsil olunur. Amme borçlusunun borcuna yetecek miktarda mallarının haczedilerek paraya çevrilmesi de maddede belirtilen cebren tahsil şekillerinden birisidir. Bu bağlamda, borçtan dolayı cebren tahsile geçmeden önce anılan Kanunun 55. maddesi hükmünde öngörülen bilgilerin tümünü içeren bir ödemeye çağrı yazısının “ödeme emri” nin tebliğ edilmesi yasal zorunluluktur. Bir başka ifade ile kamu alacağı için “ödeme emri” çıkarılmadan ve icra takibi kesinleştirilmeden haciz uygulanması ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulması kanuna aykırıdır.
Somut olayda; davacı hakkında 2012/29774 - 29775 takip numaralı, prim ve ferilerine ilişkin borçlarını içeren ödeme emirlerinin dava dışı Özbek Tekstil Kon. ve Mağ. San. Tic. A.Ş adına düzenlendiği ancak davacıya tebliğ edildiği anlaşılmakla, 6183 sayılı Yasanın 55. maddesi kapsamında davacı adına düzenlenmiş ve anılan Yasanın 58. maddesi uyarınca tebliğ edilmiş bir ödeme emrinin ya da başlatılmış bir icra takibinin bulunmaması, yapılan bu tebliğatın ödeme emri niteliğinde olmayıp borç bildirim yazısından ibaret bulunması karşısında, davanın menfi tespit davası olarak kabul edilip esastan karara bağlanması gerekirken, yazılı biçimde davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; gerekçe bölümünün ''Yapılan yargılama neticesinde davacının ortağı olduğu Özbek Tekstil Konfeksiyon ve Mağazacılık Sanayi Ticaret Anonim Şirketinin... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2013/104 sayılı dosyasında 27/01/2012 tarihinde (..... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/39 Esas sayılı dosyası üzerinden verilen tedbir kararı) İİK 179. maddesi kapsamında verilen tedbir kararlarından sonra 10/04/2013 tarihinde tebliğ edilen icra takiplerinin başlatılması ve devamına yasal olanak bulunmadığından dava konusu takiplerin iptaline karar vermek gerekmiştir.' ibaresinin silinerek yerine “Yapılan yargılama neticesinde davacının ortağı olduğu Özbek Tekstil Konfeksiyon ve Mağazacılık Sanayi Ticaret Anonim Şirketinin ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2013/104 sayılı dosyasında 27/01/2012 tarihinde (..... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/39 Esas sayılı dosyası üzerinden verilen tedbir kararı) İİK 179. maddesi kapsamında verilen tedbir kararlarından sonra 10/04/2013 tarihinde tebliğ edilen icra takiplerinin başlatılması ve devamına yasal olanak bulunmadığından dava konusu takipler nedeniyle borcu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir.” ibarelerinin yazılmasına, kısa kararın ve gerekçenin bu şekilde düzeltilmesine ve hüküm fıkrasının 1. bendi silinerek yerine “Davanın KABULÜ ile davacı hakkında başlatılan takipler nedeniyle borçlu olmadığının tespitine,” ibarelerinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.