10. Hukuk Dairesi 2019/569 E. , 2019/7922 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
10. Hukuk Dairesi 2019/569 E. , 2019/7922 K.
'İçtihat Metni'
... ile 1-SGK Başkanlığı adına Av. ... 2-... 3-... 4-... 5-... 6-... 7-... 8-... aralarındaki dava hakkında Bakırköy 22. İş Mahkemesinden verilen 26.10.2018 günlü ve 2016/241-2018/419 sayılı hükmün, davacı Kurum avukatı ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Bazı maddeleri dışında 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10/2. maddesine göre “bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.”; Yine, 6099 sayılı Kanunun 5. maddesi ile 7201 sayılı Kanunun 21. maddesine eklenen ikinci fıkrasına göre, “Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.”; Yine, 6099 sayılı Kanunun 9. maddesi ile değişik 7201 sayılı Kanunun 35. maddesinin ikinci fıkrasına göre, “Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği vet adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Tüm bu düzenlemeler gözetildiğinde, artık, adres kayıt sisteminde yazılı adresi bulunanlara, 7201 sayılı Kanunun 35. maddesine göre tebligat yapılamayacak olup; bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, adres kayıt sisteminde yazılı adresine, 21. maddenin ikinci fıkrasına göre tebliğ yapılması gerekecektir.
Eldeki dosya incelendiğinde, davalı ...’na yapılan gıyabi hükme dair tebligatın belirtilen mevzuat hükümlerine aykırı şekilde, adı geçen davalı tarafından sunulmayan bir adreste ve davalının çarşıda olduğundan bahisle adreste daimi çalışan bir şahsa yapıldığı görüldüğünden, bu şekildeki tebliğlerin geçersiz olduğu tespit edilmiştir. Buna göre yeni bir geri çevirmeye mahal verilmeksizin, verilen gıyabi hükmün adı geçen davalı hakkında yapılacak araştırma ile adres kayıt sisteminde yazılı adresine Tebligat Kanununun 16-17 ve 21. maddelerine göre usulünce tebliğ edilerek; temyiz süresi geçtikten ve gerektiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3.maddesi gereği, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere, dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
... ile 1-SGK Başkanlığı adına Av. ... 2-... 3-... 4-... 5-... 6-... 7-... 8-... aralarındaki dava hakkında Bakırköy 22. İş Mahkemesinden verilen 26.10.2018 günlü ve 2016/241-2018/419 sayılı hükmün, davacı Kurum avukatı ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Bazı maddeleri dışında 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10/2. maddesine göre “bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.”; Yine, 6099 sayılı Kanunun 5. maddesi ile 7201 sayılı Kanunun 21. maddesine eklenen ikinci fıkrasına göre, “Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.”; Yine, 6099 sayılı Kanunun 9. maddesi ile değişik 7201 sayılı Kanunun 35. maddesinin ikinci fıkrasına göre, “Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği vet adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Tüm bu düzenlemeler gözetildiğinde, artık, adres kayıt sisteminde yazılı adresi bulunanlara, 7201 sayılı Kanunun 35. maddesine göre tebligat yapılamayacak olup; bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, adres kayıt sisteminde yazılı adresine, 21. maddenin ikinci fıkrasına göre tebliğ yapılması gerekecektir.
Eldeki dosya incelendiğinde, davalı ...’na yapılan gıyabi hükme dair tebligatın belirtilen mevzuat hükümlerine aykırı şekilde, adı geçen davalı tarafından sunulmayan bir adreste ve davalının çarşıda olduğundan bahisle adreste daimi çalışan bir şahsa yapıldığı görüldüğünden, bu şekildeki tebliğlerin geçersiz olduğu tespit edilmiştir. Buna göre yeni bir geri çevirmeye mahal verilmeksizin, verilen gıyabi hükmün adı geçen davalı hakkında yapılacak araştırma ile adres kayıt sisteminde yazılı adresine Tebligat Kanununun 16-17 ve 21. maddelerine göre usulünce tebliğ edilerek; temyiz süresi geçtikten ve gerektiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3.maddesi gereği, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere, dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 24.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.