11. Hukuk Dairesi 2017/2325 E. , 2018/8031 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

11. Hukuk Dairesi 2017/2325 E. , 2018/8031 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada ... 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05/04/2016 tarih ve 2014/433-2016/65 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili şirketin 09, 16, 28, 35 ve 38. sınıflarda 2012/70713 nolu “... Kitap Dağıtım” ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, davalı şirketin ... ibareli tescilli markalarına dayanarak itirazda bulunduğunu ve itirazın kabul edilerek marka başvurusunun reddine karar verildiğini, kararın hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkilinin sadece kitap dağıtım işiyle iştigal ettiğini ve hedefledikleri müşteri portföyünün de farklı olduğunu, davalı şirketin öncelikli faaliyet alanının ise hipermarket olduğunu, taraf markalarının kolaylıkla ayırt edilebileceğini ve benzemediğini ileri sürerek ... YİDK kararın iptali ile 2012/70713 sayılı '... Kitap Dağıtım' ibareli marka başvurusunun tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili; YİDK kararının usule ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili; ... markasının Türkiye’de tanınan ve bilinen bir marka olduğunu ve markanın satışa arz edilen çok çeşitli malların üzerinde de kullanıldığını, ihtilaf konusu markaların karıştırılma, ilişkilendirilme riskinin mevcut olduğunun sabit olduğunu, taraf markalarının görsel ve işitsel anlamda 556 sayılı KHK madde 8/1-b gereğince benzer olduğunu savunarak davanın reddni istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacıya ait 09, 16, 28 ve 38. sınıfta yer alan tüm mal ve hizmetler davalı markasında aynen yer aldığı, davalıya ait 2007 23034 ... ibareli markanın 45. sınıfın neredeyse tamamında tescil edildiği, davalının 09, 16, 28. sınıfta yer alan malları aynen davacı gibi satabileceği, bu nedenle taraf markalarının 35. sınıfta yer alan “satış hizmetleri” anlamında benzer olduğu, markalar arası anlamsal bir değerlendirme yapmanın mümkün olmadığı, markalar arasında fonetik benzerlik olduğu, markalar arasında ufak da olsa görsel benzerlik olduğu, davalı markasının davacı markasına göre tanınmışlığı sebebiyle davalı markasının akla gelme ve hatırlanmasının kuvvetle muhtemel olduğu, tüketicinin ayrı markalar karşısında olduğunu anlasa dahi markalar/firmalar arasında idari/ekonomik bir birlikteliğin bulunduğu kanısına varabileceği, dava konusu markanın davalı tarafından yaratılan seri marka olarak algılanabileceği, markalar arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi uyarınca benzerlik ve iltibas tehlikesi bulunduğu, itiraza mesnet markanın başlangıçtan itibaren veya kullanımla sonradan kazanılmış yüksek bir ayırt ediciliğinin olduğundan söz edilemeyeceği gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içindeki bilgi ve belgelere, Mahkeme kararının gerekçesindeki dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davacının tescilini istediği 28. sınıf mallar bakımından 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesindeki koşulların oluşmuş bulunmasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, ... YİDK kararının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının 2012/70713 sayılı marka başvurusu ile davalının tescilli markaları arasında 556 sayılı KHK'nın 8/1-b. bendi anlamında benzerlik ve iltibas tehlikesi bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Ancak, Dairemizin 25.10.2017 tarih 3563/5709 sayılı kararında da benimsendiği üzere başvuru konusu 9, 16 ve 38. sınıf mal ve hizmetler bakımından işaretlerin benzer olmasına karşın başvuru kapsamına alınan mal ve hizmetlerin ortalama alıcılarının dikkatli ve seçici kişilerden oluşacağı ve bu nedenlerle bahse konu mal ve hizmetler bakımından iltibas tehlikesine yol açmayacağının kabulü gerekirken, mahkemece aksine düşüncelerle bu sınıflardaki mal ve hizmetler bakımından da davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Öte yandan, davacı tarafça başvuru kapsamında 35. sınıf toptan ve perakende mağazacılık hizmetleri kapsamında müşterilere arz edilecek malların neler olduğu sayma yöntemi ile belirlenmiştir. Dairemizin yerleşik kararlarında açıklandığı üzere, 35. sınıfta anılan mağazıcılık hizmetleri bakımından markanın tescili halinde aynı sınıftan olan sonraki tescillere engel olunabilmesi için, sonraki tarihli başvuruda sayma suretiyle belirlenmiş olan mallar yönünden önceki tarihli tescilli bir ticaret markasının varlığı ve başvuruda 35. sınıf kapsamında müşterilere arz edilmek üzere sayma suretiyle belirtilen sayılı mallar ile ilgili olarak aynı ya da benzer marka kapsamında perakende ya da toptan satış işlemleri yapıldığının öne sürülüp kanıtlanması gerekir. Bu bakımdan, mahkemece başvuru konusu 35. sınıf kapsamında sayılan mallar ile davalı şirketin aynı sınıfta teselli markası kapsamında sayılan mallar bakımından yukarıda açıklandığı şekilde inceleme ve araştırma yapılmadan 35. sınıfta yer alan toptan ve perakende mağazacılık hizmetleri yönünden de davanın reddi doğru görülmediğinden, kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) no'lu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) no'lu bentte açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 18/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön