11. Hukuk Dairesi 2017/884 E. , 2018/6203 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
11. Hukuk Dairesi 2017/884 E. , 2018/6203 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... . Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 24/11/2015 tarih ve 2014/523-2015/326 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı şirketin tescilli '...' markasının sahibi olduğunu, davalının, bu marka ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki '...' ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere 2013/16479 kod numarasıyla tescil talebinde bulunduğunu, tüketicilerin başvuruyu davacı şirketin seri markalarından birisi olarak algılayacağını, Markalar Dairesi Başkanlığı'na itirazda bulunulduğunu, ancak itirazın reddedildiğini, bu karara karşı yaptıkları itirazın ... tarafından yine reddedildiğini ileri sürerek, ...’nın 2014-M-13305 sayılı kararının iptali, tescili halinde markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, davacının itiraza dayanak markaları ile başvuruya konu markanın görsel, işitsel ve anlamsal düzeyde benzer olmadığını, haksız yararlanma, zarar verme ihtimalinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davacı vekilinin, son oturumda, 03.09.2015 tarih ve 21.09.2015 havale tarihli sulh sözleşmesi başlıklı ve davalı ... tarafından imzalanmış olan sözleşme çerçevesinde tescil başvurusunun geri çekildiğini, bu nedenle yenileme işlemi yapılmamak üzere davayı takip etmediklerini, dosyanın tümüyle HMK 150 uyarınca işlemden kaldırılmasına ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini beyan ve talep ettiği, dava konusunun tarafların üzerinde tasarrufta bulunabilecekleri hususlara ilişkin olduğu gerekçesiyle, takip edilmeyen davanın HMK’nın 150/1. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına, davalı ... için Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.200,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, ... ... kararının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, talep doğrultusunda HMK 150 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ve davalı ... yararına ...Ü.T.’de yazılı ücretin tamamına hükmedilmişse de, ...Ü.T. m. 7/1 gereğince, davanın açılmamış sayılmasına ilişkin karar ön inceleme tutanağı imzalanmadan önce verildiğinden, tarifede yazılı miktarın yarı oranında ücreti vekalet takdiri gerekirken, yazılı şekilde tam ücreti vekalete karar verilmiş olması doğru değil ise de, sözü edilen eksikliğin giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile yerel mahkeme hüküm fıkrasının 2 nolu bendinde davalı yararına hükmedilen “2.200,00 TL” vekalet ücretinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “1.100,00 TL” vekalet ücreti yazılması suretiyle kararın davacı yararına DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 10/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... . Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 24/11/2015 tarih ve 2014/523-2015/326 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı şirketin tescilli '...' markasının sahibi olduğunu, davalının, bu marka ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki '...' ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere 2013/16479 kod numarasıyla tescil talebinde bulunduğunu, tüketicilerin başvuruyu davacı şirketin seri markalarından birisi olarak algılayacağını, Markalar Dairesi Başkanlığı'na itirazda bulunulduğunu, ancak itirazın reddedildiğini, bu karara karşı yaptıkları itirazın ... tarafından yine reddedildiğini ileri sürerek, ...’nın 2014-M-13305 sayılı kararının iptali, tescili halinde markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, davacının itiraza dayanak markaları ile başvuruya konu markanın görsel, işitsel ve anlamsal düzeyde benzer olmadığını, haksız yararlanma, zarar verme ihtimalinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davacı vekilinin, son oturumda, 03.09.2015 tarih ve 21.09.2015 havale tarihli sulh sözleşmesi başlıklı ve davalı ... tarafından imzalanmış olan sözleşme çerçevesinde tescil başvurusunun geri çekildiğini, bu nedenle yenileme işlemi yapılmamak üzere davayı takip etmediklerini, dosyanın tümüyle HMK 150 uyarınca işlemden kaldırılmasına ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini beyan ve talep ettiği, dava konusunun tarafların üzerinde tasarrufta bulunabilecekleri hususlara ilişkin olduğu gerekçesiyle, takip edilmeyen davanın HMK’nın 150/1. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına, davalı ... için Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.200,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, ... ... kararının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, talep doğrultusunda HMK 150 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ve davalı ... yararına ...Ü.T.’de yazılı ücretin tamamına hükmedilmişse de, ...Ü.T. m. 7/1 gereğince, davanın açılmamış sayılmasına ilişkin karar ön inceleme tutanağı imzalanmadan önce verildiğinden, tarifede yazılı miktarın yarı oranında ücreti vekalet takdiri gerekirken, yazılı şekilde tam ücreti vekalete karar verilmiş olması doğru değil ise de, sözü edilen eksikliğin giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile yerel mahkeme hüküm fıkrasının 2 nolu bendinde davalı yararına hükmedilen “2.200,00 TL” vekalet ücretinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “1.100,00 TL” vekalet ücreti yazılması suretiyle kararın davacı yararına DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 10/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.