11. Hukuk Dairesi 2016/5949 E. , 2018/78 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
11. Hukuk Dairesi 2016/5949 E. , 2018/78 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 02/03/2016 tarih ve 2013/640-2016/65 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkiline ait 2011/04328, 2012/07221, 2012/03669 numaralı tasarımlara konu ürünlerin davalı tarafından izinsiz üretildiğini, 'www.....com' adlı internet sitesinde tanıtımı yapıldığını, davalıya ait iş yerinde satıldığını, bu surette müvekkiline ait tasarımlara tecavüzde bulunduğunu, ileri sürerek tecavüz oluşturan ürünlerin, üretim ve satışlarının durdurulması, internet sitesinden kaldırılması, dağıtılan katalogların toplatılması ve üretmeye yarayan kalıp ve makinelere el konulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, tecavüz oluşturan ürünlerin, üretim ve satışlarının durdurulmasını, internet sitesinden kaldırılmasını, dağıtılan katalogların toplatılmasını, üretmeye yarayan kalıp ve makinelere el konulmasını, davalın elde ettiği kâra 554 sayılı KHK'nin 53. maddesine göre makul bir artış yapılarak maddi tazminat olarak tahsilini ve 60.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini ve hükmün ilanını talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili tarafından üretilen ürünlerin davacı tasarımlarına benzer olmadığını, ayrıca davacı tasarımlarının yeni olmadığını, tasarımların da ürünlerin de piyasada çokça üretilen ürünlerden olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı tarafça üretilen mobilya ayaklarının yenilik ve ayırt edicilik özelliğini taşımadığı, davacının tescilli tasarımlarına benzer olduğu, bu nedenle davalı eyleminin davacın tarafın tasarımlarına tecavüz oluşturduğu, davacı tarafın tecavüz oluşturan ürünlerin üretiminde doğrudan doğruya kullanılan araçlara el konulmasını talep edilebileceği, fakat bununla ilgili davalı iş yerinde herhangi bir tespit yapılmadığı ve mahkemece bu aşamada bunun tespiti söz konusu olamayacağı, bu nedenle makinelere el koyma talebinin reddine, tecavüze konu ürünlerle ilgili üretim ve satışların durdurulmasına, internet sitesinden kaldırılmasına, bu ürünlerin yer aldığı katalogların toplatılmasına, karar kesinleştiğinde masrafı davalı tarafça karşılanmak suretiyle kararın ulusal gazetede ilanına, alınan raporda 554 sayılı KHK'nin 52/2-b bendi gereğince 149,87 TL 53. maddesine göre 14,99 TL olmak üzere toplam 164,86 TL tazminat hesaplandığı, fakat tazminat miktarının mevcut duruma göre düşük olduğu, bu durumda TBK'nin 50/2 maddesi gereğince takdiren 1.500,00 TL maddi tazminata ve 15.000,00 TL manevi tazminata karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili ve davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- 554 sayılı KHK 49. maddesi uyarınca tasarıma tecavüzün varlığı halinde hak sahibi maddi ve manevi zararının tazminini isteyebilir.
Mahkemece davacının maddi zararının 1.500 TL olduğu takdir edilmiştir. Bu durumda bu tecavüz nedeniyle takdir olunan manevi tazminatın da tarafların sosyal ekonomik durumları, ihlal eyleminin niteliği, zararın ağırlığı dikkate alınmak suretiyle belirlenmelidir. Az önce de açıklandığı üzere davacının maddi zararı 1.500 TL olduğu kabul edildiğine göre, bu zarar miktarı dikkate alınarak ve zararla orantılı makul miktarda manevi tazminatın takdiri gerekirken bu oranın çok üzerinde olacak şekilde takdiri doğru görülmemiş manevi tazminat yönünden hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 09/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 02/03/2016 tarih ve 2013/640-2016/65 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkiline ait 2011/04328, 2012/07221, 2012/03669 numaralı tasarımlara konu ürünlerin davalı tarafından izinsiz üretildiğini, 'www.....com' adlı internet sitesinde tanıtımı yapıldığını, davalıya ait iş yerinde satıldığını, bu surette müvekkiline ait tasarımlara tecavüzde bulunduğunu, ileri sürerek tecavüz oluşturan ürünlerin, üretim ve satışlarının durdurulması, internet sitesinden kaldırılması, dağıtılan katalogların toplatılması ve üretmeye yarayan kalıp ve makinelere el konulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, tecavüz oluşturan ürünlerin, üretim ve satışlarının durdurulmasını, internet sitesinden kaldırılmasını, dağıtılan katalogların toplatılmasını, üretmeye yarayan kalıp ve makinelere el konulmasını, davalın elde ettiği kâra 554 sayılı KHK'nin 53. maddesine göre makul bir artış yapılarak maddi tazminat olarak tahsilini ve 60.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini ve hükmün ilanını talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili tarafından üretilen ürünlerin davacı tasarımlarına benzer olmadığını, ayrıca davacı tasarımlarının yeni olmadığını, tasarımların da ürünlerin de piyasada çokça üretilen ürünlerden olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı tarafça üretilen mobilya ayaklarının yenilik ve ayırt edicilik özelliğini taşımadığı, davacının tescilli tasarımlarına benzer olduğu, bu nedenle davalı eyleminin davacın tarafın tasarımlarına tecavüz oluşturduğu, davacı tarafın tecavüz oluşturan ürünlerin üretiminde doğrudan doğruya kullanılan araçlara el konulmasını talep edilebileceği, fakat bununla ilgili davalı iş yerinde herhangi bir tespit yapılmadığı ve mahkemece bu aşamada bunun tespiti söz konusu olamayacağı, bu nedenle makinelere el koyma talebinin reddine, tecavüze konu ürünlerle ilgili üretim ve satışların durdurulmasına, internet sitesinden kaldırılmasına, bu ürünlerin yer aldığı katalogların toplatılmasına, karar kesinleştiğinde masrafı davalı tarafça karşılanmak suretiyle kararın ulusal gazetede ilanına, alınan raporda 554 sayılı KHK'nin 52/2-b bendi gereğince 149,87 TL 53. maddesine göre 14,99 TL olmak üzere toplam 164,86 TL tazminat hesaplandığı, fakat tazminat miktarının mevcut duruma göre düşük olduğu, bu durumda TBK'nin 50/2 maddesi gereğince takdiren 1.500,00 TL maddi tazminata ve 15.000,00 TL manevi tazminata karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili ve davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- 554 sayılı KHK 49. maddesi uyarınca tasarıma tecavüzün varlığı halinde hak sahibi maddi ve manevi zararının tazminini isteyebilir.
Mahkemece davacının maddi zararının 1.500 TL olduğu takdir edilmiştir. Bu durumda bu tecavüz nedeniyle takdir olunan manevi tazminatın da tarafların sosyal ekonomik durumları, ihlal eyleminin niteliği, zararın ağırlığı dikkate alınmak suretiyle belirlenmelidir. Az önce de açıklandığı üzere davacının maddi zararı 1.500 TL olduğu kabul edildiğine göre, bu zarar miktarı dikkate alınarak ve zararla orantılı makul miktarda manevi tazminatın takdiri gerekirken bu oranın çok üzerinde olacak şekilde takdiri doğru görülmemiş manevi tazminat yönünden hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 09/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.