11. Hukuk Dairesi 2019/2571 E. , 2019/8295 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

11. Hukuk Dairesi 2019/2571 E. , 2019/8295 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada Bodrum 2. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 21.06.2017 tarih ve 2016/426-2017/319 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalının teknesinin müvekkiline ait Marina Tersanesinin bir bölümünde aylık sundurma çekek ücreti karşılığı muhafazası maksadıyla 2013 yılında tersaneye çekilmesi konusunda anlaştıklarını, davalının eksik ödeme yaptığını, borcunu ödemesine ve 2014 yılı itibariyle de aylık 500 Euro sundurma kirası talep ettiğine ilişkin ihtarname gönderdiğini, borcunu ödemeyen davalı hakkında takip başlattığını, davalının aralarındaki sundurma ücretine ilişkin anlaşmayı kabul etmesine rağmen kısmi ödeme yaparak takibe itirazda bulunmasında kötü niyetli olduğunu, itirazın iptali davasının kabulü ile kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında yazılı ve sözlü sözleşmenin olmadığını, emanet sözleşmesi kapsamında teknenin davacı tarafa bırakılmış olup bedelin de ödendiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki anlaşmanın TBK'nın 561 ve devamı maddelerinde düzenlenen vedia (saklama) sözleşmesi olduğu tespitiyle davacıya alacağını ispat için tüm delillerini sınırlayarak yasal sonuçları da açıklanarak kesin süre verilmiş; davacı dava dilekçesi ve ekleri dışında başka delil sunmayacağını açıkça beyanla ticaret odasından gönderilen tarifeye göre hesaplama yapılmasını talep etmiş, alacak iddiasının hesabı ve icra dosyasındaki ödemeler itibariyle değerlendirme ve hesaplamalar için bilirkişi incelemesi yaptırılması lüzumlu görülmüşse de bilirkişi ücretini yatırmak üzere davacıya kesin süre verildiği halde ara karar gereği yerine getirilmeyen ve ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, davalıya ait teknenin davacının tersanesinde bırakılarak işgaliye bedelinin ödenmediği iddiasıyla düzenlenen faturaya istinaden başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Mahkemece 24/02/2017 tarihli 4. celsede 1 numaralı ara kararı; “İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'ne talimat yazılarak, dosyanın re'sen seçilecek emanet sözleşmesi (denizcilikle ilgili) alanında uzman bir hesap bilirkişisine tevdii ile, davacı tarafın talepleri hakkında, davalı tarafın itiraz ve savunmaları gözetilerek gerekçeli ve denetime elverişli rapor düzenletilmesinin istenilmesine, bilirkişiye emek ve mesaisi karşılığı 350,00 TL ücret takdirine, bilirkişi ücreti ve posta-tebligat giderine karşılık takdiren 400,00 TL delil avansını depo etmek üzere davacı vekiline 2 haftalık kesin süre verilmesine, aksi takdirde bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçilmiş sayılacağının ihtarına (ihtar yapıldı)” ile bilirkişi incelemesine karar verilmiştir.
Yargılama aşamasında davacı vekili ekli belgeler başta olmak üzere bilirkişi incelemesi dışında sair delillere dayandığını bildirmiş olmasına rağmen kesin süre verilip de masrafı karşılanmayan bilirkişi incelemesinin yapılmadığı gerekçesiyle uyuşmazlıkta kesin hüküm oluşturacak şekilde davacı aleyhine karar verilmiş olması yerinde değildir. Zira somut olaydaki işgaliye bedelinin belirlenmesi, bilirkişinin rey ve mütalaasına başvurulması zorunlu hallerden değildir ve davacı tarafından Deniz Ticaret Odası'ndan gelen müzekkere cevaplarındaki çekek hizmetine ilişkin asgari ve rayiç tarifelerdeki tutarların taleplerine yaklaşık olduğu, rayiç bedele göre Mahkemece yapılacak hesaplamayı kabul ettikleri beyanı da mevcuttur.
Somut olayda davacının önceki yıllarda teknesine ilişkin işgaliye bedeli ödediği sabit olup müzekkere cevaplarındaki tarifelere göre de asgari ödenmesi gereken miktar belli iken Mahkemece dava konusu teknenin marinedeki kira bedeli, hakimin genel ve hukuki bilgisi dahilinde basit hesaplama ile belirlenebilecekken dosyanın hesap bilirkişisine gönderilmesi için gerekli masrafın kesin süreye rağmen ödenmediği gerekçesiyle davacı tarafından ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş olması yerinde olmamış bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 18/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön