13. Hukuk Dairesi 2015/43011 E. , 2018/4968 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
13. Hukuk Dairesi 2015/43011 E. , 2018/4968 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı banka, davalının dava dışı ...'dan konut alması sebebiyle konut kredisi kullandığını kendisine bu kredi karşılığında ödeme yapıldığını ancak dava dışı ...'ın taşınmaz bedelinin kendisine ödenmediği ve kredi bedelinin kendisine verilmediğinden bahisle ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/219 Esas ve 2009/22 Karar sayılı dosyası ile dava açtığını, dava sonunda ... 'a ödenmesi gereken kredinin davalıya ödendiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiğini, dava dışı ... 'ın icra yoluyla bu krediyi aldığını, aynı kredi nedeniyle davalının dava dışı ... 'a kredi bedelini vermemesi nedeniyle mükerrer ödeme yapmak zorunda kalındığını, bu nedenlerle davacı bankanın bu bedeli ... 3. İcra Müdürlüğü'nün 2012/7831 esas sayılı dosyası ile talep ettiğini ancak davalının borçlu olmadığı gerekçesiyle takibe itiraz ettiğini, davalının konut kredisi bedelini taşınmaz malikine vermeyerek haksız kazanç sağladığını, hem evin tapusunu hem de krediyi aldığını, bankanın aynı krediyi iki kez ödemek zorunda kaldığını bu nedenle davalının ... 3. İcra Müdürlüğü’nün 2012/7831 Esas sayılı dosyasındaki itirazının iptali ile takibin devamına, borçlunun dava konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddi ile reddedilen miktarın % 20’sinden az olmamak üzere davacının tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece, davacının davasının kısmen kabulü ile takibin 12.132,52 TL olarak takibin takip tarihinden itibaren Merkez Bankası kısa vadeli avans faizi üzerinden devamına, bunu aşan takibin iptaline, şartlar oluşmadığından % 20 icra inkar tazminatı talebinin reddine, davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı banka, davalının dava ... 'dan konut alması ve bankadan kullanmış olduğu konut kredisini dava dışı ... 'a vermemesi nedeniyle mükerrer ödeme yapmak zorunda kaldığı ve bu bedelin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı, dava dışı ... ’ın ... 3.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2007/219 esas sayılı mahkeme ilamını icraya konulduktan sonra ilamda yazılı olan borç miktarının üzerine düşen kısmını haricen ödediğini,davacı bankanın söz konusu meblağı icra dosyasına yatırırken gerekli araştırmayı yapmamasının kendi kusuru olduğunu, bu kusurun meydana getirdiği zararın ve fazla yapılan ödemenin tazmini talebinin hukuka aykırı olduğunu savunmuştur. Mahkemece, hesap uzmanı bilirkişi ... 'ndan 12.05.2014 tarihinde bilirkişi raporu alındığı, yapılan itiraz üzerine alınan 25.11.2014 tarihli bilirkişi raporundaki gerekçe ve içerik kısmının oluş, kabul ve dosya içeriğine uygun olduğu, taraflar arasındaki müteselsil dosya borcundan kaynaklanan alacak takibinde davacının davalı yandan talep edeceği miktarın 12.132,52 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkemece, davaya konu uyuşmazlıkla ilgili olarak alınan 12.05.2014 tarihli bilirkişi raporunda; davalı tarafından takibe yapılan itirazın 21.374,00 TL açısından dayanağı olmadığı bildirilmiş ve itiraz üzerine alınan 24.11.2014 tarihli raporda taraflar arasındaki müteselsil dosya borcundan kaynaklanan alacak takibinde davacının davalı yandan talep edebileceği miktarın 12.132,52 TL olarak hesap edildiği bildirilmiştir. Bu durumda, bilirkişi raporları çelişkilidir. Hal böyle olunca, mahkemece, konusunda uzman bir bilirkişiden önceki rapora yapılan itiraz da karşılanmak üzere açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp hasıl olacak sonucu göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı gerekçe ile hüküm tesis edilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı banka, davalının dava dışı ...'dan konut alması sebebiyle konut kredisi kullandığını kendisine bu kredi karşılığında ödeme yapıldığını ancak dava dışı ...'ın taşınmaz bedelinin kendisine ödenmediği ve kredi bedelinin kendisine verilmediğinden bahisle ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/219 Esas ve 2009/22 Karar sayılı dosyası ile dava açtığını, dava sonunda ... 'a ödenmesi gereken kredinin davalıya ödendiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiğini, dava dışı ... 'ın icra yoluyla bu krediyi aldığını, aynı kredi nedeniyle davalının dava dışı ... 'a kredi bedelini vermemesi nedeniyle mükerrer ödeme yapmak zorunda kalındığını, bu nedenlerle davacı bankanın bu bedeli ... 3. İcra Müdürlüğü'nün 2012/7831 esas sayılı dosyası ile talep ettiğini ancak davalının borçlu olmadığı gerekçesiyle takibe itiraz ettiğini, davalının konut kredisi bedelini taşınmaz malikine vermeyerek haksız kazanç sağladığını, hem evin tapusunu hem de krediyi aldığını, bankanın aynı krediyi iki kez ödemek zorunda kaldığını bu nedenle davalının ... 3. İcra Müdürlüğü’nün 2012/7831 Esas sayılı dosyasındaki itirazının iptali ile takibin devamına, borçlunun dava konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddi ile reddedilen miktarın % 20’sinden az olmamak üzere davacının tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece, davacının davasının kısmen kabulü ile takibin 12.132,52 TL olarak takibin takip tarihinden itibaren Merkez Bankası kısa vadeli avans faizi üzerinden devamına, bunu aşan takibin iptaline, şartlar oluşmadığından % 20 icra inkar tazminatı talebinin reddine, davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı banka, davalının dava ... 'dan konut alması ve bankadan kullanmış olduğu konut kredisini dava dışı ... 'a vermemesi nedeniyle mükerrer ödeme yapmak zorunda kaldığı ve bu bedelin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı, dava dışı ... ’ın ... 3.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2007/219 esas sayılı mahkeme ilamını icraya konulduktan sonra ilamda yazılı olan borç miktarının üzerine düşen kısmını haricen ödediğini,davacı bankanın söz konusu meblağı icra dosyasına yatırırken gerekli araştırmayı yapmamasının kendi kusuru olduğunu, bu kusurun meydana getirdiği zararın ve fazla yapılan ödemenin tazmini talebinin hukuka aykırı olduğunu savunmuştur. Mahkemece, hesap uzmanı bilirkişi ... 'ndan 12.05.2014 tarihinde bilirkişi raporu alındığı, yapılan itiraz üzerine alınan 25.11.2014 tarihli bilirkişi raporundaki gerekçe ve içerik kısmının oluş, kabul ve dosya içeriğine uygun olduğu, taraflar arasındaki müteselsil dosya borcundan kaynaklanan alacak takibinde davacının davalı yandan talep edeceği miktarın 12.132,52 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkemece, davaya konu uyuşmazlıkla ilgili olarak alınan 12.05.2014 tarihli bilirkişi raporunda; davalı tarafından takibe yapılan itirazın 21.374,00 TL açısından dayanağı olmadığı bildirilmiş ve itiraz üzerine alınan 24.11.2014 tarihli raporda taraflar arasındaki müteselsil dosya borcundan kaynaklanan alacak takibinde davacının davalı yandan talep edebileceği miktarın 12.132,52 TL olarak hesap edildiği bildirilmiştir. Bu durumda, bilirkişi raporları çelişkilidir. Hal böyle olunca, mahkemece, konusunda uzman bir bilirkişiden önceki rapora yapılan itiraz da karşılanmak üzere açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp hasıl olacak sonucu göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı gerekçe ile hüküm tesis edilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.