13. Hukuk Dairesi 2016/17936 E. , 2018/1559 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
13. Hukuk Dairesi 2016/17936 E. , 2018/1559 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadığından onun yoklulğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı belediyece uygulanan ucuz konut edindirme projesine katılarak sözleşme ile adına bir adet taşınmaz tahsis edildiğini, satış bedelini ödediği halde tapuyu alamadığını, davalı belediyenin imar planında değişiklik yaptığını, bu nedenle sözleşme gereğini yerine getirmediğini, davalı belediyeye başvuru yaparak asıl alacağa değer artış oranı eklenerek ödeme yapılmasını talep ettiği halde herhangi bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine icra takibi yaptığını, davalının takibin tamamına itiraz ettiğini, takibin satış bedeli tahsil edilmesine rağmen teslim edilmeyen nüve konut arsasının değer olarak hesaplanan bedeli istemine ilişkin olduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına, % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-20.08.2016 tarihinde kabul edilen 6745 sayılı kanunun 12. maddesi ile 775 sayılı Gecekondu Kanununa eklenen geçici 10. maddesi ile “... ili, ... ilçesi sınırları içerisinde bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce bu Kanuna göre ilgili idarelerce yapılan arsa veya konut tahsis işleminin gerçekleştirilememesi hâlinde; arsa veya konut tahsisi için ödenen bedeller, ilgili idarece yapılacak tebligatı müteakip en geç üç ay içerisinde, ödeme gününden itibaren hesaplanacak kanuni faizi ile birlikte hak sahiplerine veya kanuni mirasçılarına ödenir. Hak sahipleri bunun dışında ilgili idareden herhangi bir hak, bedel ve tazminat talebinde bulunamazlar.
Bu maddenin birinci fıkrası hükmü; bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce hak sahipleri tarafından, ilgili idarelerce yapılan arsa veya konut tahsis işleminin gerçekleştirilememesi nedenleriyle arsa veya konutların adlarına tescili, bedel veya tazminat ve benzeri taleplerle açılan ve henüz kesinleşmeyen her türlü davada da uygulanır. Bu hükmün mahkemelerce uygulanması nedeniyle reddedilen davaların yargılama giderleri davalı idare tarafından ödenir. Bu madde kapsamında kalan davalarda mahkeme harçları ile her türlü vekâlet ücreti maktu olarak belirlenir.” hükmü düzenlenmiştir. Anılan yasa kuralı uyarınca mahkemece değerlendirme yapılmak üzere hükmün bozulması gerekir.
2-Bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 2.bent gereğince davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 1630,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadığından onun yoklulğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı belediyece uygulanan ucuz konut edindirme projesine katılarak sözleşme ile adına bir adet taşınmaz tahsis edildiğini, satış bedelini ödediği halde tapuyu alamadığını, davalı belediyenin imar planında değişiklik yaptığını, bu nedenle sözleşme gereğini yerine getirmediğini, davalı belediyeye başvuru yaparak asıl alacağa değer artış oranı eklenerek ödeme yapılmasını talep ettiği halde herhangi bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine icra takibi yaptığını, davalının takibin tamamına itiraz ettiğini, takibin satış bedeli tahsil edilmesine rağmen teslim edilmeyen nüve konut arsasının değer olarak hesaplanan bedeli istemine ilişkin olduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına, % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-20.08.2016 tarihinde kabul edilen 6745 sayılı kanunun 12. maddesi ile 775 sayılı Gecekondu Kanununa eklenen geçici 10. maddesi ile “... ili, ... ilçesi sınırları içerisinde bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce bu Kanuna göre ilgili idarelerce yapılan arsa veya konut tahsis işleminin gerçekleştirilememesi hâlinde; arsa veya konut tahsisi için ödenen bedeller, ilgili idarece yapılacak tebligatı müteakip en geç üç ay içerisinde, ödeme gününden itibaren hesaplanacak kanuni faizi ile birlikte hak sahiplerine veya kanuni mirasçılarına ödenir. Hak sahipleri bunun dışında ilgili idareden herhangi bir hak, bedel ve tazminat talebinde bulunamazlar.
Bu maddenin birinci fıkrası hükmü; bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce hak sahipleri tarafından, ilgili idarelerce yapılan arsa veya konut tahsis işleminin gerçekleştirilememesi nedenleriyle arsa veya konutların adlarına tescili, bedel veya tazminat ve benzeri taleplerle açılan ve henüz kesinleşmeyen her türlü davada da uygulanır. Bu hükmün mahkemelerce uygulanması nedeniyle reddedilen davaların yargılama giderleri davalı idare tarafından ödenir. Bu madde kapsamında kalan davalarda mahkeme harçları ile her türlü vekâlet ücreti maktu olarak belirlenir.” hükmü düzenlenmiştir. Anılan yasa kuralı uyarınca mahkemece değerlendirme yapılmak üzere hükmün bozulması gerekir.
2-Bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 2.bent gereğince davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 1630,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.