1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

13. Hukuk Dairesi 2016/26438 E. , 2019/9721 K.

Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
gönderen İctihat
13. Hukuk Dairesi 2016/26438 E. , 2019/9721 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki çek iptali ve alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı; nakliyecilik yaptığı kamyonunda davalının uzun süre sigortalı olarak çalıştığını, kamyonlarının akaryakıtını anlaştığı istasyondan veresiye aldığını, davalıya akaryakıt ödemesini yapması için 1.165,00 TL nakit ve 835,00 TL çek verdiğini, ancak ödeme yapılmayarak bu paranın ve çekin davalıda kaldığını, davalıya kamyonun tamiri için verdiği 1.000,00 TL’nın da tamir için harcanmayıp davalıda kaldığını öğrendiğini, ayrıca kendisinden gizli taşıma işi yaparak kazandığı 800,00 TL parayı kendisine ödemeden işten ayrıldığını, iş yaptığı kişiler tarafından kendisine verilmesi için davalıya teslim edilen henüz vadesi gelmemiş Bankasya ... şubesine ait keşidecisi ... İnşaat Ltd. Şti, lehdarı ... Kiremit Fb. Olan 3151299 numaralı 2.000,00 TL bedelli, 28/07/2010 vade tarihli çekin iptalini, nakliye karşılığı olarak ... tarafından arkası ciro edilerek davalıya verilmiş olan çek bedeli de dahil davalının zimmetine geçirdiği toplam 3.800,00 TL'nin iadesini talep etmiştir.
Davalı; davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece; çek iptaline yönelik davanın reddine, davacı tarafın alacak davasının (07/07/2015 tarihli duruşmada çek iptali talebine konu çek bedeli yönünden yapılan ıslah dahil) kısmen kabulü ile 5.000 TL'nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Somut olayda; davacı, nakliye işi yaptığını, davalıyı da şoför olarak yanında çalıştırdığını, davalıya ilgili yerlere ödeme talimatıyla elden verdiği nakit paranın ve çekin teslim edilmediğini, davalının zimmetinde kaldığını, ayrıca müşterisi tarafından kendisine teslim edilmesi için davalıya verilen 2.000,00 TL lık çeki de iade etmeden işten ayrıldığını iddia ederek, henüz vadesi gelmemiş Bankasya ... şubesine ait keşidecisi ... İnşaat Ltd. Şti, lehdarı ... Kiremit Fb. Olan 3151299 numaralı 2.000,00 TL bedelli, 28/07/2010 vade tarihli çekin iptali ile davalının zimmetinde kalan 3.800,00 TL’nın tahsilini talep etmiştir. Yargılama aşamasında çekin tahsil edildiği anlaşılmakla davacı alacağını ıslah ederek 5.800,00 TL çıkarmıştır. Mahkemece taraflar arasında dava konusu uyuşmazlığa ilişkin görülen ceza yargılamasındaki kabule göre davalıya verilmiş olan 2.000,00 TL bedelli çeki tahsil etmesine rağmen parayı davacıya vermediği, kamyonun tamiri için aldığı 1.000,00 TL parayı uhdesine geçirdiği, Çerkez Petrol isimli işyerine vermesi gereken 835 TL bedelli ... AŞ'ye ait olan çek ile 1.165 TL nakit parayı da teslim etmediği anlaşıldığından davacıya ait toplam 5.000 TL'nin davalı uhdesinde kaldığı, buna karşın, dava dilekçesinde bahsi geçen davalının davacıdan habersiz ...'a 800,00 TL nakliye işi alarak bunun karşılığında aldığı 800,00 TL'yi davacıya vermediği yönündeki iddianın ispat edilemediği kanaatine varılmıştır. Ancak ceza yargılamasında mahkeme davacının sadece 2.000,00 TL’lık çeki aldığını kabul etmiş, diğer alacakların varlığını kabul etmemiştir. Zira davalı yargılama aşamasında alınan savunmasında çeki, alacaklarına karşılık aldığını ikrar etmiştir. Bu karar da temyiz incelemesi neticesinde onanmıştır. Senetle ispat zorunluluğunu düzenleyen HMK'nun 200/1. maddesinde, 'Bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri iki bin beş yüz Türk Lirasını geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir. Bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri ödeme veya borçtan kurtarma gibi bir nedenle iki bin beş yüz Türk Lirasından aşağı düşse bile senetsiz ispat olunamaz.” hükmü düzenlenmiştir. Dava konusu uyuşmazlık hizmet akdinden kaynaklanan bir alacak olup bu vakıa HMK 200. maddesi kapsamında ve madde de açıkça belirtildiği şekli ile ikibinbeşyüz Türk Lirasını geçen miktara ilişkin olduğundan tanıkla ispatı mümkün olmayan hallerdendir. Bu yasal düzenleme gereğince davacının dava konusu parayı davalıya verdiğini yazılı delille ispat etmesi gerekir ve bu durum tanıkla ispat edilemez. Davacı ibraz ettiği delillerle iddiasını kanıtlayamamış, yazılı bir delil sunmamıştır. Ne var ki, davacının delil listesinde yemin deliline dayandığı anlaşıldığından davalıya yemin teklif etme hakkı olduğu hatırlatılarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi bozma nedeni yapılmıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte belirtilen nedenle davalının ikinci bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.