14. Hukuk Dairesi 2015/14967 E. , 2018/4281 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
14. Hukuk Dairesi 2015/14967 E. , 2018/4281 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 07.01.2014 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve tahliye, birleştirilen davada 21.02.2014 gününde verilen dilekçe ile TMK'nın 724. Maddesine dayalı ... iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat ve hapis hakkı tanınması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kabulüne, birleştirilen davada temliken tescil isteminin reddine, tazminat ve hapis hakkı isteminin kabulüne dair verilen 09.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Asıl dava, elatmanın önlenmesi; birleştirilen dava, temliken tescil ya da tazminat ve hapis hakkı tanınması istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, müvekkillerinin paydaşı olduğu 1618 parsel sayılı taşınmazda davalının payı bulunmamasına ve hiçbir hakkı olmamasına rağmen taşınmazı işgal ettiğini, taşınmaz üzerindeki binada oturduğunu ve ahırda hayvan beslediğini, bu şekilde taşınmazın büyük bir bölümünü kullandığını ileri sürerek davalının müdahalesinin önlenmesini ve taşınmazdan tahliyesini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin babası ...'in dava konusu taşınmazın tek başına maliki iken taşınmaz üzerinde tek katlı bir bina yaptığını, müvekkilinin de babasının izniyle 2007 yılında bu tek katlı binanın üzerine 2. kat olarak bir daire inşa ettiğini, davacıların ise muris muvazaasına dayalı olarak 2012 yılında açtıkları ... iptali ve tescil davasının kabulüne karar verilmesi üzerine dava konusu taşınmazda paydaş hale geldiklerini, kötüniyetli olarak bu davayı açtıklarını belirterek davanın reddini savunmuş; birleştirilen davada ise davalı vekili, müvekkilinin iyiniyetli olarak yaptığı daire ve babasının inşa etmiş olup müvekkiline satış yoluyla devrettiği ahır nedeniyle TMK'nın 724. maddesine dayalı olarak temliken tescil, olmadığı taktirde dairenin ve ahırın bedelinin tespit edilerek davalılardan tahsili ile bu bedel ödeninceye kadar müvekkili lehine hapis hakkı tanınmasını talep etmiştir.
Mahkemece, asıl davanın kabulü ile davalının 1618 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 2 katlı meskenin 2. katı ile 55 m2'lik ahıra elatmasının önlenmesine; birleştirilen davada temliken tescil isteminin reddine, tazminat isteminin kabulü ile 71.800 TL'nin faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, bedel ödeninceye kadar dava konusu taşınmaz üzerinde davacı lehine hapis hakkı tanınmasına karar verilmiştir.
Hükmü, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Temliken tescil istemli davalarda, dava konusu taşınmazın tüm ... maliklerinin davalı olarak davada yer almaları gerekmektedir.
Somut olayda ise; birleştirilen dava yönünden, dava konusu 1618 parsel sayılı taşınmazın ... kayıt maliklerinden ...'in davalı olarak davada yer almadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece, birleştirilen dava yönünden, dava konusu taşınmazın ... kayıt maliklerinden ...'in davalı olarak davaya katılımı sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Öte yandan, davacı-birleştirilen davada davalı ...'in reşit olmasına rağmen yargılamada velayeten verilen vekaletname ile temsil edilmesi de doğru görülmemiş, bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
30.05.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 07.01.2014 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve tahliye, birleştirilen davada 21.02.2014 gününde verilen dilekçe ile TMK'nın 724. Maddesine dayalı ... iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat ve hapis hakkı tanınması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kabulüne, birleştirilen davada temliken tescil isteminin reddine, tazminat ve hapis hakkı isteminin kabulüne dair verilen 09.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Asıl dava, elatmanın önlenmesi; birleştirilen dava, temliken tescil ya da tazminat ve hapis hakkı tanınması istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, müvekkillerinin paydaşı olduğu 1618 parsel sayılı taşınmazda davalının payı bulunmamasına ve hiçbir hakkı olmamasına rağmen taşınmazı işgal ettiğini, taşınmaz üzerindeki binada oturduğunu ve ahırda hayvan beslediğini, bu şekilde taşınmazın büyük bir bölümünü kullandığını ileri sürerek davalının müdahalesinin önlenmesini ve taşınmazdan tahliyesini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin babası ...'in dava konusu taşınmazın tek başına maliki iken taşınmaz üzerinde tek katlı bir bina yaptığını, müvekkilinin de babasının izniyle 2007 yılında bu tek katlı binanın üzerine 2. kat olarak bir daire inşa ettiğini, davacıların ise muris muvazaasına dayalı olarak 2012 yılında açtıkları ... iptali ve tescil davasının kabulüne karar verilmesi üzerine dava konusu taşınmazda paydaş hale geldiklerini, kötüniyetli olarak bu davayı açtıklarını belirterek davanın reddini savunmuş; birleştirilen davada ise davalı vekili, müvekkilinin iyiniyetli olarak yaptığı daire ve babasının inşa etmiş olup müvekkiline satış yoluyla devrettiği ahır nedeniyle TMK'nın 724. maddesine dayalı olarak temliken tescil, olmadığı taktirde dairenin ve ahırın bedelinin tespit edilerek davalılardan tahsili ile bu bedel ödeninceye kadar müvekkili lehine hapis hakkı tanınmasını talep etmiştir.
Mahkemece, asıl davanın kabulü ile davalının 1618 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 2 katlı meskenin 2. katı ile 55 m2'lik ahıra elatmasının önlenmesine; birleştirilen davada temliken tescil isteminin reddine, tazminat isteminin kabulü ile 71.800 TL'nin faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, bedel ödeninceye kadar dava konusu taşınmaz üzerinde davacı lehine hapis hakkı tanınmasına karar verilmiştir.
Hükmü, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Temliken tescil istemli davalarda, dava konusu taşınmazın tüm ... maliklerinin davalı olarak davada yer almaları gerekmektedir.
Somut olayda ise; birleştirilen dava yönünden, dava konusu 1618 parsel sayılı taşınmazın ... kayıt maliklerinden ...'in davalı olarak davada yer almadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece, birleştirilen dava yönünden, dava konusu taşınmazın ... kayıt maliklerinden ...'in davalı olarak davaya katılımı sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Öte yandan, davacı-birleştirilen davada davalı ...'in reşit olmasına rağmen yargılamada velayeten verilen vekaletname ile temsil edilmesi de doğru görülmemiş, bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
30.05.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.