14. Hukuk Dairesi 2016/10528 E. , 2019/5238 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

14. Hukuk Dairesi 2016/10528 E. , 2019/5238 K.


'İçtihat Metni'

14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23/12/2015 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesinin iptali talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 04/01/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Yapılan yargılamaya ve dosya içeriğine göre mahkeme kararı ve dayanılan gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 16/09/2019 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Davada, İstanbul Anadolu 10. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından 2014/23 Esas, 2014/32 Karar sayılı dosyasından verilen mirasçılık belgesinin iptali ile yeni mirasçılık belgesi verilmesi talep olunmuştur.
Mahkemece, mirasçılık belgesinin iptali davasının hasımlı olarak açıldığı, çekişmeli yargı kapsamında kaldığı ve 6100 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 01/10/2011 tarihinden sonra açılan bu tür davalarda görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gerekçe gösterilerek görevsizlik kararı verilerek talep halinde dosyanın görevli Edremit Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Sayın çoğunluk, mirasçılık belgesinin iptali davalarının hasımlı olduğunu, çekişmesiz yargı kapsamından çıkıp çekişmeli yargı mahiyetini aldığını, görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemeleri olmayıp, asliye hukuk mahkemeleri olduğu gerekçesiyle kararın onanmasına karar vermiştir.
I- Bilindiği gibi,
A) 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun, “Mirasçılık belgesi” kenar başlıklı 598. maddesinin birinci fıkrasında, başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince veya noterlikçe mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verileceği,
B) 1512 sayılı Noterlik Kanununun “İtiraz” kenar başlıklı 71/C maddesinde, noterlerin verdikleri mirasçılık belgesi hakkında, menfaati ihlal edilen kişilerin sulh hukuk mahkemesine itirazda bulunabilecekleri, sulh hukuk mahkemesinin, itiraz üzerine verdiği kararın bir örneğinin ilgili notere ve Türkiye Noterler Birliğine bildirileceği,
hükmüne yer verilmiştir.
Bu hükümlere göre; mirasçılık belgesi, başvuru üzerine sulh hukuk mahkemeleri veya noterler tarafından verilebilecektir. Noterler tarafından verilen mirasçılık belgesine karşı, menfaati ihlal edilen kişilerin sulh hukuk mahkemesine itiraz edebilme imkânı bulunmaktadır.
Dava, 23/12/2015 tarihinde açılmış olup, görev hususu 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre belirlenecektir.
II- 6100 sayılı Kanunun;
1- “Görevin belirlenmesi ve niteliği” kenar başlıklı 1. maddesinde, mahkemelerin görevinin, ancak kanunla düzenleneceği ve göreve ilişkin kuralların, kamu düzeninden olduğu,
2- “Çekişmesiz yargı işleri” kenar başlıklı 382. maddesinin ikinci fıkrasının, “Miras hukukundaki çekişmesiz yargı işleri” başlıklı “c” bendinin “6” nolu alt bendinde yer alan “Mirasçılık belgesi verilmesi”nin çekişmesiz yargı işi olduğu,
3- “Görevli mahkeme” kenar başlıklı 383. maddesinde çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin, aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesi olduğu,
4- “Kararlara karşı başvuru yolları” kenar başlıklı 387. maddesinde, çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlara karşı hukuki yararı bulunan ilgililerin, özel kanuni düzenlemeler saklı kalmak kaydıyla, kararın öğrenilmesinden itibaren iki hafta içinde, bu Kanun hükümleri dairesinde istinaf yoluna başvurabilecekleri hükmüne yer verildiği,
5- Geçici 3. maddesinin üçüncü fıkrasında, bu Kanunda bölge adliye mahkemelerine görev verilen hallerde bu mahkemelerin göreve başlama tarihine kadar 1086 sayılı Kanunun bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanacağı,
hüküm altına alınmıştır.
III- 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun, sulh hukuk mahkemesinin görevlerini düzenleyen 8. maddesinin ikinci fıkrasının 6.bendinde, mirasçılık belgesi verilmesi hakkındaki isteklerle, bu belgenin değiştirilmesi veya iptali davalarını sulh hukuk mahkemesinin göreceği hüküm altına alınmaktaydı. 6100 sayılı Kanun, mirasçılık belgesinin düzenlenmesi konusunu, yukarıda belirtilen hükümler çerçevesinde çekişmesiz yargı işlerinden saymış ve görevli mahkemenin sulh mahkemesi olduğunu belirterek, 1086 sayılı Kanundan ayrılmamıştır. Mirasçılık belgesinin değiştirilmesi veya iptali konusunda 1086 sayılı Kanundan farklı bir düzenlemeye giden 6100 sayılı Kanun, bu konularda ilk derece mahkemelerini görevlendirmemiş, 387. madde uyarınca hukuki yararı bulunan ilgililerin kararı öğrenmelerinden itibaren iki hafta içinde, ancak istinaf yoluna başvurabileceklerini öngörmüştür.
6100 sayılı Kanun, mirasçılık belgesinin değiştirilmesi veya iptali konusunda sulh veya asliye hukuk mahkemelerine görev vermemiş, bu konudaki görevli mahkemenin istinaf yoluna başvurulmak suretiyle bölge adliye mahkemesi olduğuna hükmetmiştir,
Temyiz incelemesine konu dava 23/12/2015 tarihinde açılmış ve bu tarih itibarıyla bölge adliye mahkemeleri henüz faaliyete geçmediğinden, mirasçılık belgesinin iptali konusunda görevli mahkemeyi belirlemek için 6100 sayılı Kanunun intikal hükümlerine bakmak gerekecektir.
Kanunun, geçici 3. maddesinin üçüncü fıkrasında, bölge adliye mahkemelerine görev verilen hallerde bu mahkemelerin göreve başlama tarihine kadar 1086 sayılı Kanunun bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.
Yukarıda da belirtildiği gibi, sulh hukuk mahkemesinin görevlerini düzenleyen 1086 sayılı Kanunun 8. maddesinin ikinci fıkrasının 6. bendinde, mirasçılık belgesi verilmesi hakkındaki isteklerle, bu belgenin değiştirilmesi veya iptali davaları sulh hukuk mahkemesinin görevleri arasında sayılmış ve bu davalar sulh hukuk mahkemeleri tarafından karara bağlanmıştır.
6100 sayılı Kanunun 1. maddesinde de belirtildiği gibi mahkemelerin görevi ancak kanunla düzenlenebilir. Yukarıda sayılan kanun hükümleri çerçevesinde mirasçılık belgesinin iptali davalarına, bölge adliye mahkemeleri faaliyete geçene kadar eskiden olduğu gibi sulh hukuk mahkemeleri bakmakla görevlidir. Bu nedenlerle, yerel mahkemenin işin esasına girmeksizin verdiği görevsizlik kararı doğru olmayıp bu gerekçeyle bozulması gerektiğinden, hükmün onanmasına yönelik sayın çoğunluğun kararına katılamıyorum.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön