14. Hukuk Dairesi 2020/1344 E. , 2020/8102 K.
Gönderilme zamanı: 18 Kas 2021, 20:30
14. Hukuk Dairesi 2020/1344 E. , 2020/8102 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastral parselin ihyası davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 19/12/2019 gün ve 2018/5761 Esas, 2019/8905 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı ... vekili ve ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Asıl ve birleştirilen dava, kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı vekili; davacının, davalı ... Belediyesiyle kayden paydaş oldukları 2303 ada 7 ve 8 sayılı imar parsellerinin dayanağı olan imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek, tapu iptali ve tescil istemiştir.
Davalı Belediyelerin vekilleri; dava konusu parsellerle ilgili imar düzenlemesinin idari yargı yerinde iptalinden sonra, iptal kararı doğrultusunda Bağcılar Belediyesinin 29.01.2008 tarih ve 245 sayılı encümen kararıyla yeniden imar uygulaması yaptığını ve bu işlemin halen geçerli olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
Diğer davalı idare vekili; husumet itirazında bulunarak, davayı kabul etmediğini beyan etmiştir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar Dairemizin 14.11.2016 tarih, 2016/4985 Esas, 2016/9357 Karar sayılı ilamı ile '... davacının imar düzenlemesinin iptali nedeniyle ihyasını istediği 2870 ve 3135 parsel sayılı taşınmazların kadastral sınırları üzerinde imar uygulaması ile oluşturulan imar parselleri ile malikleri tespit edilerek, dava dışı maliklerin bulunması halinde davada yer almalarının sağlanması, ondan sonra yukarıda değinilen ilkeler ve yasal düzenlemeler doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılması, tarafların tüm delillerinin toplanması, toplanan ve toplanacak olan deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, noksan soruşturmayla yetinilerek ve yanılgılı gerekçeyle yazılı olduğu üzere hüküm kurulması...’’ gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulüne dair verilen ikinci karar ise Dairemizin 19.12.2019 tarih, 2018/5761 Esas, 2019/8905 Karar sayılı ilamı ile '... anılan kadastral parsel sınırları üzerinde, iptal edilen imar uygulamaları ile oluşturulan alanlar ile miktarları açıkça belirlenerek, bu kısımlara ilişkin imar sicil kayıtlarının iptali ile 3135 ve 2870 sayılı kök parsellerin sınırları içinde kalan yol ve park vb. olarak ayrılan alanlarıyla birlikte kök parselin ihyası ve davacı adına tesciline karar verilmesi gerekirken, hükmüne uyulan bozma ilamının gerekleri yerine getirilmeden yazılı olduğu üzere infaza elverişsiz biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiş...’’ gerekçesiyle bozulmuştur.
Davalı ... Belediyesi vekili ve davalı ... Belediyesi vekili karar düzeltme talebinde bulunmuşlardır.
20 Şubat 2020 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 7. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesine yeni bir fıkra eklenmiştir.
Eklenen bu hükme göre, 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi kapsamında yapılmış imar uygulamalarının kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla iptal edilmesi nedeniyle; davaya konu parselin imar planı kararları ile umumi ve kamu hizmetlerine ayrılan alanlara denk gelmesi veya iptal edilen uygulama ile tahsis ve tescil edilmiş parsellerde hak sahiplerince yapı yapılmış olması ve benzeri hukuki veya fiili imkânsızlıklar nedeniyle geri dönüşüm işlemleri yapılarak uygulama öncesi kök parsellere dönülemeyeceğinin parselasyon planlarını onaylamaya yetkili idarelerin onay merciince tespiti halinde, öncelikle davaya konu parselin hak sahiplerinin muvafakati alınmak kaydıyla uygulama sahası içerisinde idarece uygun bir yer tahsis edileceği veya anlaşma olmaması halinde davacı hak sahibinin kök parseldeki yeri dikkate alınarak uygulamadaki düzenleme ortaklık payı kesintisi düşüldükten sonraki taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değerinin ödeneceği belirtilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık, eklenen bu hüküm uyarınca idareye başvuru yoluyla çözülmesi gerektiğinden, imar parselinin kadastral parsele ihyasına yönelik talebin dava konusu talebin, kanun değişikliği nedeniyle reddine karar verilmesi için kararın bozulması gerektiğinden davalı ... Belediyesi vekili ile davalı ... Belediyesi vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 19.12.2019 tarih, 2018/ 5761 Esas, 2019/8905 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılmasına ve hükmün belirtilen gerekçe ile bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... Belediyesi vekili ile davalı ... Belediyesi vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin, 19.12.2019 tarih, 2018/ 5761 Esas, 2019/8905 Karar sayılı sayılı bozma ilamının KALDIRILMASINA, yukarıda belirtilen nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 07.12.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastral parselin ihyası davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 19/12/2019 gün ve 2018/5761 Esas, 2019/8905 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı ... vekili ve ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Asıl ve birleştirilen dava, kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı vekili; davacının, davalı ... Belediyesiyle kayden paydaş oldukları 2303 ada 7 ve 8 sayılı imar parsellerinin dayanağı olan imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek, tapu iptali ve tescil istemiştir.
Davalı Belediyelerin vekilleri; dava konusu parsellerle ilgili imar düzenlemesinin idari yargı yerinde iptalinden sonra, iptal kararı doğrultusunda Bağcılar Belediyesinin 29.01.2008 tarih ve 245 sayılı encümen kararıyla yeniden imar uygulaması yaptığını ve bu işlemin halen geçerli olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
Diğer davalı idare vekili; husumet itirazında bulunarak, davayı kabul etmediğini beyan etmiştir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar Dairemizin 14.11.2016 tarih, 2016/4985 Esas, 2016/9357 Karar sayılı ilamı ile '... davacının imar düzenlemesinin iptali nedeniyle ihyasını istediği 2870 ve 3135 parsel sayılı taşınmazların kadastral sınırları üzerinde imar uygulaması ile oluşturulan imar parselleri ile malikleri tespit edilerek, dava dışı maliklerin bulunması halinde davada yer almalarının sağlanması, ondan sonra yukarıda değinilen ilkeler ve yasal düzenlemeler doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılması, tarafların tüm delillerinin toplanması, toplanan ve toplanacak olan deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, noksan soruşturmayla yetinilerek ve yanılgılı gerekçeyle yazılı olduğu üzere hüküm kurulması...’’ gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulüne dair verilen ikinci karar ise Dairemizin 19.12.2019 tarih, 2018/5761 Esas, 2019/8905 Karar sayılı ilamı ile '... anılan kadastral parsel sınırları üzerinde, iptal edilen imar uygulamaları ile oluşturulan alanlar ile miktarları açıkça belirlenerek, bu kısımlara ilişkin imar sicil kayıtlarının iptali ile 3135 ve 2870 sayılı kök parsellerin sınırları içinde kalan yol ve park vb. olarak ayrılan alanlarıyla birlikte kök parselin ihyası ve davacı adına tesciline karar verilmesi gerekirken, hükmüne uyulan bozma ilamının gerekleri yerine getirilmeden yazılı olduğu üzere infaza elverişsiz biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiş...’’ gerekçesiyle bozulmuştur.
Davalı ... Belediyesi vekili ve davalı ... Belediyesi vekili karar düzeltme talebinde bulunmuşlardır.
20 Şubat 2020 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 7. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesine yeni bir fıkra eklenmiştir.
Eklenen bu hükme göre, 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi kapsamında yapılmış imar uygulamalarının kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla iptal edilmesi nedeniyle; davaya konu parselin imar planı kararları ile umumi ve kamu hizmetlerine ayrılan alanlara denk gelmesi veya iptal edilen uygulama ile tahsis ve tescil edilmiş parsellerde hak sahiplerince yapı yapılmış olması ve benzeri hukuki veya fiili imkânsızlıklar nedeniyle geri dönüşüm işlemleri yapılarak uygulama öncesi kök parsellere dönülemeyeceğinin parselasyon planlarını onaylamaya yetkili idarelerin onay merciince tespiti halinde, öncelikle davaya konu parselin hak sahiplerinin muvafakati alınmak kaydıyla uygulama sahası içerisinde idarece uygun bir yer tahsis edileceği veya anlaşma olmaması halinde davacı hak sahibinin kök parseldeki yeri dikkate alınarak uygulamadaki düzenleme ortaklık payı kesintisi düşüldükten sonraki taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değerinin ödeneceği belirtilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık, eklenen bu hüküm uyarınca idareye başvuru yoluyla çözülmesi gerektiğinden, imar parselinin kadastral parsele ihyasına yönelik talebin dava konusu talebin, kanun değişikliği nedeniyle reddine karar verilmesi için kararın bozulması gerektiğinden davalı ... Belediyesi vekili ile davalı ... Belediyesi vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 19.12.2019 tarih, 2018/ 5761 Esas, 2019/8905 Karar sayılı bozma ilamının kaldırılmasına ve hükmün belirtilen gerekçe ile bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... Belediyesi vekili ile davalı ... Belediyesi vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin, 19.12.2019 tarih, 2018/ 5761 Esas, 2019/8905 Karar sayılı sayılı bozma ilamının KALDIRILMASINA, yukarıda belirtilen nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 07.12.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.